Kültür Sanat

Mezopotamya'nın tarihi mirası gün yüzüne çıkıyor

Dara Antik Kenti Ören Yeri Çevre Düzenlemesi ve Restorasyonu Açılış Törenine katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, "Yerin altında adeta cevher gibi gizli kalan tarihi eserlerimizi gün yüzüne çıkarıp vatandaşlarımızın ilgisine sunuyoruz." dedi.

Mezopotamya'nın tarihi mirası gün yüzüne çıkıyor
03-09-2021 22:21
Ankara

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'nin medeniyet mirasına büyük bir sevgiyle yaklaştıklarını belirterek, "Bizden önce maalesef hak ettiği değeri bulamayan bu eserleri bir bir ihya ediyoruz. Yerin altında adeta cevher gibi gizli kalan tarihi eserlerimizi gün yüzüne çıkarıp vatandaşlarımızın ilgisine sunuyoruz." dedi.

Varank, Dicle Kalkınma Ajansınca yapılan Dara Antik Kenti Ören Yeri Çevre Düzenlemesi ve Restorasyonu Açılış Töreni'ndeki konuşmasında, üç kıtanın buluştuğu, dört denize kıyısı olan Anadolu'nun, binlerce yıldır insanlığın en gözde yaşam alanlarından biri olduğuna dikkati çekti.

Binlerce yıldır farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan bölgenin her dönemde zengin bir tarihi mirası barındırdığına işaret eden Varank, şunları kaydetti:

"Bugün ülkemiz, İstanbul'daki tarihi yarımada başta olmak üzere Kapadokya'dan Hattuşaş'a, Efes'ten Çatalhöyük'e, Nemrut'tan Göbeklitepe'ye birçok medeniyetin yurdu konumunda. Dün 3 bin yıllık geçmişiyle hala büyük gizemler barındıran Zerzevan Kalesi'ndeydik. Özellikle Diyarbakırlı gençlerle uluslararası gözlem etkinliğimizi beraberce gerçekleştirdik. 1500'den fazla gök bilim meraklısıyla geceyi Zerzavan'da geçirdik. Zerzevan Kalesi ve Mithras Tapınağı 2020'de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne girdi. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde Türkiye'den 19 varlığımız bulunuyor ve bu sayı her geçen gün artıyor."

Geleceğin sadece maddi güçle inşa edilemeyeceğini belirten Varank, büyük medeniyetlerin, geçmiş birikimlerin üzerine kurulduğunu ve devletlerin manevi değerleri ölçüsünde uzun ömürlü olduğunu dile getirdi.

Varank, bu kapsamda ülkenin medeniyet mirasına büyük bir sevgiyle yaklaştıklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bizden önce maalesef hak ettiği değeri bulamayan bu eserleri bir bir ihya ediyoruz. Yerin altında adeta cevher gibi gizli kalan tarihi eserlerimizi gün yüzüne çıkarıp vatandaşlarımızın ilgisine sunuyoruz. Geçmişte bazen ihmal bazen de kasıtla başıboş bırakılan maddi ve manevi değerlerimizi vatandaşlarımızın kullanımına açıyoruz. Tabii bu eserler ülkemize salt kültür anlamında değil turizm yönüyle de büyük katkılar sağlıyor. Önemli turizm destinasyonları olan bu bölgelerimiz sayesinde, ülkemize gelen yabancı turist sayısı her geçen gün artıyor."

"Mezopotamya'yı küresel bir marka haline getirmeyi hedefliyoruz"

Ülkenin her bölgesinin kendi içinde farklı zenginlikleri barındırdığına dikkati çeken Varank, bazı bölgelerin sanayi, bazılarının tarımsal kapasite, bazılarının da turizmle ön plana çıktığını söyledi.

Bölgesel ölçeğe ve coğrafyalara uyumlu politikalar geliştirmek gerektiğini dile getiren Varank, "Bunu Bakanlığımıza bağlı kalkınma ajanslarımız vasıtasıyla gerçekleştiriyoruz. Mezopotamya örneği önümüzde müthiş bir başarı hikayesi olarak duruyor." ifadelerini kullandı.

Varank, GAP Bölge Kalkınma İdaresi aracılığıyla bölge turizminin geliştirilmesi, tanıtımı, markalaşması ve altyapısının geliştirilmesi amacıyla uzun soluklu bir proje başlattıklarına değinerek, haziranda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Mezopotamya markasının tanıtımını gerçekleştirdiklerini anımsattı.

Hedeflerinin Mezopotamya’yı küresel bir marka haline getirip hak ettiği noktaya taşımak olduğunu belirten Varank, şöyle devam etti:

"Mezopotamya uygarlık tarihinin başladığı noktadır. Medeniyetlerin beşiği olan Mezopotamya, Adıyaman'ı, Batman'ı, Diyarbakır'ı, Gaziantep'i, Kilis'i, Siirt’i, Şanlıurfa'sı, Şırnak'ı ve gece gerdanlık, gündüz seyranlık Mardin'i ile bir cazibe merkezi. Bu yüzden dünyanın dört bir tarafından turistleri kendine çekebiliyor. İnşallah ardı ardına attığımız bu adımlarla yeryüzünün simgelerinden biri haline Mezopotamya markasını getirmiş olacağız. Hamdolsun bugün dahi bölgenin tanınırlığı çok fazla artmaya başladı."

"Tesis edilen huzur ortamıyla hak ettiği değeri bulmaya başladı"

Varank, Mardin'in de Mezopotamya'nın incilerinden biri olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Yüzyıllardır farklı din, kültür, dil ve inançlara sahip insanların bir arada huzur içinde yaşadığı bir şehir. Yıllardır terör örgütlerinin çirkin saldırılarıyla anılan şehrimiz, maalesef turizm gündeme geldiğinde potansiyelinin çok gerisinde kalmıştı. Ancak bugün AK Parti hükümetleri sayesinde tesis edilen huzur ortamıyla hak ettiği değeri yeni yeni bulmaya başladı. Bundan kısa bir süre önce büyükşehir statüsü kazanan Mardin, hükümetlerimizin yatırımlarıyla büyük bir gelişme gösterdi. Yaptığımız yatırımlarla Mardin'e modern bir görünüm kazandırdık. Tarihin ötesindeki taş işçiliğiyle inşa edilen Mardin evleri, Deyrulzafaran Manastırı, Abbaralar, Mor Gabriel Manastırı, Kasımiye Medresesi, Eski Midyat ile ziyaretçilerine Mardin görkemli bir tarih ziyafeti yaşatıyor."

Varank, 2002'de 30 bin turistin geldiği şehri bugün 100 binlerce misafirin ziyaret ettiğini, bu rakamların kısa sürede milyonları geçmesi için çabaladıklarını bildirdi.

Bu kapsamda Mardin’e yatırımlara devam ettiklerini belirten Varank, şu bilgileri verdi:

"Şimdi de Doğu'nun Efes'i olarak tanımlanabilecek Dara Antik Kenti Ören Yeri'nin yeni düzenlemeler ve restorasyon çalışmalarıyla birlikte açılışını yapıyoruz. Dara Antik Kenti, Mardin’in tarihi Mardin yerleşiminden sonra en önemli ikinci turizm destinasyonu. Kent merkezine 32 kilometre mesafede bulunan Dara, birçok medeniyetten izler taşıyor. Açık hava müzesi hüviyetindeki bu antik kentin temellerinin 2 bin 300 yıl öncesine dayandığı tahmin ediliyor. Burası kayıtlarda Mezopotamya'nın en önemli ticaret merkezlerinden biri olarak geçiyor. Büyük savaşlara tanıklık eden kent yıllarca Bizans İmparatorluğu'nun Güneydoğu'daki son kalesi görevini icra etmiş. Kent içinde kilise, saray, çarşı, zindan, tophane, sarnıç ve su bendi kalıntıları bugün halen görülebilmekte. Özetle bu antik kent, tarih yolculuğuna çıkmak isteyenler için eşsiz fırsatlar sunuyor."

"4 milyon lira kaynak aktardık"

Dünyanın en önemli kent sur yapılarından Dara'nın turizm potansiyelini tam anlamıyla ortaya çıkarmak istediklerini anlatan Varank, şöyle devam etti:

"Cazibe Merkezleri Destek Programı ile desteklediğimiz bu projeyle antik kentin bir yıldız gibi parlamasını sağladık. Mardin Müze Müdürlüğünün yürütücüsü olduğu bu projeye, 4 milyon lira kaynak aktardık. Projeyle antik kentin altyapı koşullarını iyileştirdik. Kent surlarının restorasyonu ve korumasını büyük bir titizlikle gerçekleştirdik ve çevre düzenlemelerini yaptık."

Varank, büyük bir açık hava müzesi hüviyetine bürünen bölgenin hak ettiği ilgiyi görmeye başladığına dikkati çekerek, "Bu çalışmaların anlam bulması bölgede tesis ettiğimiz huzur iklimi sayesinde olabiliyor. Bölgemizde hem bu iklimin geri dönülmez şekilde sürdürülmesi hem de sanayiden turizme her alanda yatırımların artması için tüm irademizi ortaya koymaya devam edeceğiz." dedi.

Bakanlık olarak Dara Antik Kenti'nin kazı çalışmaları ve çevre düzenlemesine katkı sağlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Varank, "Buraya yatırımlarımıza devam edeceğiz. Tüm Türkiye'yi ve dünyayı Mardin'e davet ediyoruz, gelsinler, Mardin'imizi görsünler." diye konuştu.

Törene, Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mahmut Demirtaş, AK Parti Mardin Milletvekili Cengiz Demirkaya, AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, AK Parti İl Başkanı Faruk Kılıç ve Dicle Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Ahmet Alanlı da katıldı.

Varank'ın konuşmasının ardından kurdele kesilerek açılış gerçekleştirildi. Daha sonra Varank ve beraberindekiler, restore edilen Dara Antik Kenti Ören Yeri kazı alanını gezdi.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER