İsrail hükümetini uyaran Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, İsrail hükümetine çağrıda bulunarak, 'Mescid-i Aksa’nın statüsüyle oynanırsa bu İsrail hükümeti tarafından son derece yanlış bir karar olur ve dünyada böyle bir şeye asla müsaade etmez' dedi.
MUSİAD 4. Filistin İş Forumu İstanbul’da başladı. Forumun açılışına Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Filistin Ekonomi Bakanı Muhammad Mustafa, MÜSİAD Başkanı Nail Olpak ve çok sayıda davetli katıldı. Programda bir açılış konuşması gerçekleştiren Prof. Dr. Numan Kurtulmuş Mescid-i Aksa’da yapılanlara değinerek, "Bildiğiniz gibi Mescid-i Aksa’ya fiilen girilmiş, Mescid-i Aksa kirli postallarla girilmiş, Mescid-i Aksa kirli postalların sahibi olan kirli ruhlar tarafından çiğnenmiştir. Maalesef kirletilmiştir. Bu çerçevede bütün dünyanın neredeyse sessiz kaldığını biliyoruz. Ancak şunu bir kere daha açıkça ifade etmek istiyorum ki Mescid-i Aksa’nın statüsü Mescid-i Aksa ve Kudüs-ü Şerif’in Müslümanlara ait olduğu gerçeği hiçbir saldırganlık tarafından asla örtülemez. Mescid-i Aksa da herhangi bir statü değişikliğinin kabul edilmesi asla mümkün değildir. Bunu ne biz kabul ederiz ne diğer Müslüman ülkeler kabul eder ne de dünyanın demokratik ülkeleri Mescid-i Aksa’nın statüsünün değişmesini asla kabul etmez. Dolayısıyla bu yöndeki girişimlerin fayda vermeyeceğini bir kez daha ifade etmek isterim. İsrail hükümetine açıkça hatırlatmak isterim ki Mescid-i Aksa’nın statüsüyle oynanırsa bu İsrail hükümeti tarafından son derece yanlış bir karar olur ve dünyada böyle bir şeye asla müsaade etmez" dedi.
"İSRAİL DEVLETİ YENİ YASAYLA SALDIRGANLIĞINI YENİ BİR SAFHAYA İLERLETECEK"
Geçtiğimiz günlerde İsrail kabinesinde oylanan ve kabul gören yeni bir yasa teklifinin önümüzdeki günlerde İsrail parlamentosu gündemine geleceğini belirten Kurtulmuş “Yasanın adı ’İsrail ulusal yasası’. Bu yasayla ilgili İsrail saldırganlığını yeni bir safhaya ilerletmek istiyor. Bunların içerisinde iki önemli nokta var bunlardan bir tanesi bu yasayla birlikte Yahudi olmayan bütün İsrail vatandaşları açıkça ikinci sınıf vatandaş olarak kabul edileceklerdir. Yani çok açıkça söylüyorum Güney Afrika’daki ırk rejimi tarihe gömülmüşken bugün İsrail’de bu yasa dünyanın gözü önünde kabul edilirse yeni bir ırk ayrımcısı rejim dünyayla yüz yüze gelecektir. İkinci bir nokta ise bu yasayla birlikte İsrail diasporası Filistin topraklarına çağırılmaktadır. Dünyanın neresinde olursa olsun bütün Yahudilere İsrail vatandaşlığı verileceği ve onların bu topraklara çağrıldığı bir yasa teklifidir. Bu da şu demektir zaten şuan uluslararası bir sorun olan İsrail yerleşimcileri meselesini katlayarak büyüterek uluslar arası sistemin önüne koyacaklardır. Daha fazla Yahudi başka yerlerden gelerek hiç oturmadıkları topraklarda Filistinli Müslümanların topraklarını evlerini işgal ederek yeni yerleşimciler olarak oturacaklardır. Bunları kabul etmek mümkün değildir. İsrail devletinin saldırganlığının bütün dünya tarafından da ters yüz edileceğini ümit ediyorum. Bu çerçevede bir çağrıda bulunmak istiyorum. Ben bütün barış yanlısı İsrail’de ve Filistin topraklarında bir çözüm isteyen bütün İsrail vatandaşlarını ve yeryüzündeki bütün barış yanlısı Yahudileri İsrail hükümetinin bu yeni çılgınlığına dur demeye davet ediyorum. Böylelikle Ortadoğu da kalıcı bir barışın sağlanmasına ciddi katkı sunacaklarını düşünüyorum. Birleşmiş milletlerin ola ki önümüzdeki hafta bu yasa yasalaşırsa mutlaka bir tavır almasını ve yeni tedbirler geliştirmesini ümit ve teklif ediyorum. Filistin’de ki son durum karşısında öncelikli olarak öncelikle İslam ülkelerinin de konuşmayı bir tarafa bırakarak aktif bir şekilde bir takım tedbirler almasının zamanı gelmiştir" diye konuştu.
Kudüs temas grubunun geçtiğimiz haftaki toplantısında önemli kararlar alındığını hatırlatan Kurtulmuş, "Orada ki tekliflerimizden üç tanesi burada bulunan bütün Filistin diasporasına burada sunmak isterim. Bu tekliflerimizden birisi uluslararası Kudüs vakfının kurulmasıdır. Bunun amacı şu olmalıdır Kudüs’te bulunan İslami mirası korumak burada bulunan İslami mirasın korunması için bir takım mimari ve sosyal projeler yapmak ve ayrıca uluslararası camiaya Kudüs’ün İslami mirası tanıtmakla sorumlu olmalıdır. İkincisi yine İsrail’in en önemli meselelerden birisi uluslar arası alanda İsrail’e karşı bir takım davaların açılamıyor olmasıdır. Dolayısıyla İsrail’in kriminalize leze edilmesi için de bir çalışma grubuna ihtiyaç var. Avukatlardan hukukçulardan oluşacak uluslar arası bir camia olmalı. Üçüncü olarak uluslararası bir koalisyona ihtiyaç var ancak sadece Müslümanlardan oluşan değil gayrimüslimlerde de oluşacak bir uluslararası koalisyona da ihtiyaç var. Bunların takipçisi olacağız" ifadelerini kullandı.
"FİLİSTİN DAVASININ HER ZAMAN YANINDAYIZ"
Filistin davasında her zaman Filistin halkının yanında olunacağını belirten Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bütün dünya sırtını Filistin davasına dönse biz Türkiye olarak asla Filistin’e asla arkamızı dönmeyeceğiz, sırtımızı dönmeyeceğiz. Bu devran böyle devam etmez. İsrail’in bu saldırganlığı böyle devam etmez. Filistin’in yalnızlığı böyle devam etmez. Artık dünyanın dört bir tarafından destekler geliyor. Herkes biliyor ki Filistin’de açık bir zulüm vardır ve Filistin toprakları Filistinlilerin topraklarıdır. Herkes biliyor ki dünya barışının anahtarı Ortadoğu’dur. Orta doğuda barış olmadan dünya da barış olmaz. Ortadoğu’daki bu kapının anahtarı da Filistin’dedir. Eğer Filistin anahtarını açamazsa dünya barışı da asla sağlanamayacaktır"
VOLKAN KAYALAR'ın haberi -İHA