Beyrut
Lübnan'ın güneyinde 3 Şubat akşam saatlerinde kaçırıldıktan sonra silahla öldürülmüş halde bulunan Şii aktivist Slim'in kız kardeşi Raşa Slim el-Emir ve annesi Selma Mirşak konuştu.
Ağabeyi Slim'in çok okuyan bir düşünür olmasının yanı sıra farklı dillerde birçok televizyon ekranında açıkça belirttiği siyasi bir duruşu olduğunun altını çizen Emir, "Ağabeyim, Hizbullah'ın, Akdeniz'e uzanan Suriye ve İsrail'le sınırlara sahip küçük bir ülke olan Lübnan'ı kendisinden büyük bölgelere taşıdığı görüşe sahip bir insandı." dedi.
Slim, Hizbullah'ın İsrail'le çekişmenin yanı sıra Suriye, Yemen, Irak, İran'a uzandığı ve kaçakçılık, captagon (uyuşturucu) ve amonyum nitrat şebekeleri üzerinden dünyaya açılan bir yapı olarak gördüğüne işaret eden Emir, "Slim, düşmanlarını korkutan asil bir Lübnanlıydı, Lübnan'ın bir grubun yönetiminden daha fazlasını hak ettiğine inanıyordu.
Bundan dolayı bu adam, Lübnan'ı tarihi ekseninden alarak bölgesel bir eksene sürüklemek isteyen Hizbullah'a karşı açık ve cesurca durdu." diye konuştu.
Ağabeyini ülkesini seven bir insan olarak anlatan Emir, Slim'in mücadelesinin çok çetin geçtiğini dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Slim'in kendi iddialarına göre (İsrail'in) Hayfa bölgesinin ötesine ulaşacak füzelere sahip insanlara karşı fikirleri ve insanları etkilemenin dışında bir silahı yoktu.
Slim konuştuğunda tüm dünyada ses getiriyordu. Bu kadar büyük etkiye sahip olduğu için ondan korkuyorlardı, hatta kurmuş olduğu araştırma merkezinin adı da Umem'di (milletler).
Kendisi Fransızca, İngilizce ve Almanca bildiğinden bu merkez üzerinden sesini dünyaya duyurmak istiyordu.
Tüm bunlara sahip bir insan olduğundan onlar için tehlike oluşturuyordu ve bu nedenle de öldürdüler."
"Olayla ilgili adalet veya gerçeklerin açıklanmasını istemiyorum, çünkü sonuç bellidir"
Ağabeyi Slim'in ölüm haberini, kayıp ihbarında bulunmak için gittiği Beyrut'un güney banliyösündeki polis merkezinde aldığını aktaran Emir, Lokman'ın akşam saatlerinden itibaren ortadan kaybolması üzerine polis merkezine geldiği ancak kayıp ihbarının kabulü için 24 saat beklemesi gerektiği cevabını aldığını kaydetti.
Tam da polis merkezindeyken bir gazetecinin kendisini arayarak Slim'in cansız bedenine ulaşıldığı haberini verdiğini söyleyen Emir, "Bunun üzerine Lübnan'da en kasvetli mekan olan polis merkezinden ayrılarak eve geçtim.
Ağabeyimin, ülkenin güneyinde kiralık bir araç içinde cansız bulunduğu haberini öğrenmiş oldum ve kimse benimle iletişime geçmedi." ifadelerini kullandı.
Acılı kız kardeş Emir, ağabeyi Slim'in cinayetiyle ilgili yürütülen soruşturmayı takip etmediğini belirterek, "Soruşturmanın güvenirliğine inanmıyorum.
Olayla ilgili adalet veya gerçeklerin açıklanmasını istemiyorum, çünkü sonuç bellidir.
Gece yarısı veya sabah öldürüldüğüne dair emniyetin vereceği bilgiler ciğerimizi soğutmayacağı için beni ilgilendirmiyor." dedi.
Soruşturmanın sadece aile avukatı tarafından takip edileceğini söyleyen Emir, kendilerinin ise Slim'in hatıralarını canlı tutmak ve 2,5 asırdan beri yaşadıkları bölgede hayatlarını sürdüreceklerini ifade etti.
Anne Mirşak: "Slim'i öldürenler devletin inşasını istemiyorlar"
Slim'in annesi araştırmacı yazar Selma Mirşak da üçüncü çocuğu olan Slim'in diğer kardeşlerinden farklı olarak çok kültürlü ve sosyal yönü güçlü bir insan olduğuna dikkati çekti.
Göz yaşlarını tutamayan acılı anne Mirşak, Slim'in oğlundan çok özellikle eski kitapları okumada kendisine arkadaşlık ettiğini belirterek, "Arkadaşımı kaybettim." dedi.
Mirşak, "Kayıp sadece bizim kaybımız değildir. Belki bir anne olarak oğlumu ve arkadaşımı kaybetmiş olabilirim ancak Lübnan, nadir bulunan bir enerjiyi kaybetmiştir. Slim'i öldürenler devletin inşasını istemiyorlar, suikastlar çiftliği istiyorlar." diye konuştu.
Oğlunun hüznünün kendisiyle mezara kadar gideceğini ifade eden anne Mirşak, Slim'in ölümünden sonra yıkıldığını anlatarak, "Onlar Lokman'ı değil, benim enerjimi ve ailece bizleri psikolojik olarak öldürdüler." dedi.
Mirşak, Slim'in araştırma çalışmalarının kesintiye uğramasına izin vermeyeceklerini belirtti.
Lokman Slim kimdir?
Hizbullah'ın kalesi olarak bilinen Beyrut'un güney banliyösünde 1962'de Şii bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Lokman Slim, Fransa'da 4 yıl felsefe alanında üniversite eğitimi aldıktan sonra 1982'de Lübnan'da Arap edebiyatıyla ilgilenmeye başladı.
Sonraki yıllarda Lübnan ve bölgesel tarihi konularında çalışmalarda bulunmak üzere bir araştırma merkezi kuran Slim, İran'ın desteklediği Hizbullah'a muhalefetiyle tanınıyordu.
Gazeteci aktivist Slim, ekonomik krize karşı 17 Ekim 2019'da ülke geneline yayılan protestolarda Şiilerin yoğun olduğu bölgelerde öne çıkan isimler arasında yer almıştı.
Resmi haber ajansı NNA, Lokman Slim'in, 4'ü kafasından ve biri sırtından olmak üzere 5 kurşunla öldürüldüğünün adli tıpta tespit edildiğini aktarmıştı.
Hizbullah'a muhalif Lübnanlı Şii aktivist Slim'in öldürülmesi, yerel ve uluslararası çapta yoğun tepkilere neden oldu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com