BEYRUT - Muhammed Ali Akman
Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Deniz Hayatı Müzesi'nde, toplanması 35 yıl süren deniz canlıları ve yabani hayvanların mumyaları sergileniyor.
Beyrut'un doğusundaki dünyaca ünlü Jeita Mağarası'nın yanında yer alan ve dağın içi kazılarak oluşturulan mağara şeklindeki "Deniz Hayatı Müzesi", gerçek deniz canlıları ve yabani hayvanların mumyaları ile ziyaretçilerini karşılıyor.
AA muhabirine konuşan Deniz Hayatı Müzesi Müdürü Linda Yunus, diş doktoru olan eşi Cemal Yunus'un özel ilgisi sayesinde, 35 yıl süren bir çalışmanın sonucu olarak müzedeki canlıların bir araya getirildiğini söyledi. Yunus, 4 bin 500 metrekarelik alana sahip ve dünya genelinde insan eliyle yapılmış en büyük mağaralardan bir tanesi olan bu müzenin inşasının da 11 yıl sürdüğünü belirtti.
İlk olarak 2006 yılında Lübnan'ın güneyindeki sahil şehirlerinden Sur'da amatör olarak açtıkları müzeyi, 2014 yılında Beyrut'a taşıdıklarını aktaran Yunus, "Lübnanlı balıkçılardan satın aldığı, kendi gezilerinden topladığı deniz canlıları ve yabani hayvanları mumyalayan eşim Cemal, Lübnan ve Ortadoğu'da türünün ilk örneği olan ve uzun yıllar hayalini kurduğu bu müzeyi açmayı başardı." dedi.
Müzede nesli tükenmekte olan bazı hayvanların da mumyası yer alıyor
Son zamanlarda Lübnanlıların ve yabancı turistlerin uğrak yeri haline gelen müzeyi bu hale getirmek için çok çalıştıklarını vurgulayan Yunus, nesli tükenmekte olan bazı hayvanlara ev sahipliği yapması nedeniyle müzenin, Köpek Balıklarını Koruma Örgütü ve Akdeniz'i Koruma Örgütü gibi uluslararası çevre örgütlerinden sertifika aldığını belirtti.
Yunus, Lübnan sahilinde çok az rastlanan bazı okyanus balıklarının da bölgeye yanlışlıkla geldiğini belirterek, şunları söyledi:
"Müzede bulunan 5 metre uzunluğundaki büyük camgöz olarak bilinen köpek balığı, bir Alman gemisinden atılan yemek artıklarını yiyerek Lübnan yakınlarına kadar gelmiş. Eşim, balıkçılara 5 bin dolar ödedi ve bu köpek balığını satın aldı. Ziyaretçilerin çok ilgisini çeken bu köpek balığı da böylece müzedeki yerini aldı. Çok büyük olan bu köpek balığını mumyalama işlemi bizi çok zorladı ve tam 3 gün sürdü."
Eşinin, hayvanları mumyalama konusunda gizli bir yöntem bulduğuna dikkati çeken Yunus, "Normal hayvanları mumyalama işlemini herkes yapıyor ancak balıkları mumyalamak çok zor ve biz bunu yapabileni şimdiye kadar görmedik. Eşim Cemal, balıkları mumyalarken kullandığı gizli yöntemini kimseye söylemiyor. Mesela ahtapot ve deniz kalamarını mumyalayan şimdiye kadar hiç duymadık. Ama bizim müzemizde bunların mumyalanmış halini görebilirsiniz." ifadelerini kullandı.
"Okyanus balıkları Süveyş'ten geçip Lübnan'a geliyor"
Müzede sergilenen balıkların çoğunun Lübnan deniz sahasında yakalanan balıklar olduğunu ifade eden Yunus, sözlerini şöyle tamamladı:
"Lübnanlı balıkçılar tarafından yakalanan okyanus balıkları, Süveyş Kanalı'ndan geçerek Lübnan sahillerine geliyor. Balon balığı ve kedi balığı gibi Süveyş Kanalı'ndan gelen balıkların çoğu Lübnan sahilindeki balıklar için çok tehlikeli. Bu balıklar, genellikle Mısır ile Lübnan'ın arasındaki bölgede yaşıyorlar. Müzeye gelen ziyaretçiler, karides ve ıstakoz gibi kabuklu hayvanları, yaklaşık 40 farklı türde köpek balığını ve Akdeniz'e özgü 400 civarında deniz kabuğunu görebilirler. Ayrıca 250 çeşit değerli taş ve eşimin dünyanın farklı yerlerinden toplamış olduğu deniz yıldızları, mercanlar ve süngerler de müzemizde bulunuyor."
Müzede, deniz hayvanlarının yanı sıra mumyalanmış farklı türlerdeki kuşlar ve yabani hayvanlar da sergileniyor. Müzenin giriş kapısı büyük bir köpek balığı şeklinde inşa edilirken müze önünde de büyük bir gemi heykeli yer alıyor.
dikGAZETE.com