Ankara
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında video konferans yöntemiyle toplandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Bingöl'ün Karlıova ilçesindeki depremde hayatını kaybeden güvenlik görevlisine Allah'tan rahmet, depremde yaralananlara acil şifa diledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde yapılan adalet yürüyüşün üzerinden 3 yıl geçtiğini dile getiren Öztrak, o günden bugüne "adalet, demokrasi ve özgürlük" mücadelesinin devam ettiğini söyledi.
31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde, milletin hakkına, hukukuna, adalete sahip çıkan ve Millet İttifakı'nın etrafında toplananların, sandıkta önemli başarılara imza attığına işaret eden Öztrak, "hak, hukuk ve adalet mücadelesi"ne kararlılıkla devam edeceklerini dile getirdi.
Koronavirüsle mücadele eleştirisi
"AK Parti Genel Başkanı ne zaman ki Bilim Kurulu'nun yerine kendi gönül kurulunu koydu, üzerinden iki hafta geçmedi, vaka sayısı patladı." diyen Öztrak, bunun salgınla mücadelede iki hafta önce elde edilen başarının, Bilim Kurulu'na ait olduğunu gösterdiğini savundu.
Öztrak, günlük vaka sayısının yeniden 1600'lere yaklaştığını, 16 Mayıs'tan sonra en yüksek hasta sayılarına yeniden ulaşıldığını hatırlattı.
CHP'nin de hayatın normalleşmesini istediğini ancak bunun milletin bugüne kadar katlandığı büyük fedakarlıklar boşa gitmeyecek şekilde, yeni bir dalgaya yol açmadan yapılması gerektiğini ifade eden Öztrak, salgında ikinci dalgaya yakalanmanın hem insani hem de ekonomik kayıplarının çok ağır olacağına dikkati çekerek, bu konuda hükümeti uyardı.
Öztrak, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'nın (OECD) hesaplamalarına göre, Türkiye bu salgını tek dalga ile atlatırsa bu yıl ekonominin yüzde 4,8 daralacağını kaydetti. İkinci dalgaya yakalanılması halindeyse ekonomik daralma yüzde 8,1'e çıkacağını anlatan Öztrak, bu halde geleneksel işsizlik oranının dahi yüzde 17'ye dayanacağını öne sürdü.
TÜİK'in sadece son dört haftadır iş arayıp bulamayanları işsiz kabul ettiğini savunan Öztrak, bu sayının 5 milyonu aşacağını öne sürdü.
Sağlık Bakanının, bu tablo karşısında topu millete attığını, vatandaşları "hatalı iyimser" veya "tedbirsiz iyimser" olmakla suçladığını belirten Faik Öztrak, şöyle konuştu:
"İyi de Sayın Bakan, 'Yaz aylarında virüs etkisini yitirecek', 'salgın kontrol altında', 'ikinci dalga beklemiyoruz' diyerek milleti iyimserliğe sürükleyen kim? Bu sözler kimin Sayın Bakan? Bu sözleri söyleyen siz değil misiniz? Tüm bu söylediklerinizi unutup, milleti suçlamaya ne hakkınız var? Çuvaldızı başkasına batırırken kendinize iğneyi bile batıramıyorsunuz.
Saray, Bilim Kurulu'nu değil kendi gönlünü dinlerken nedense sesiniz çıkmadı ama millet kendi gönlünü dinleyince suçlu oldu. Saray hükümeti yakında milletimizi, 'virüsün yayılmasına fırsat vererek hükümeti zor durumda bırakmakla' suçlarsa şaşırmayacağız."
CHP Sözcüsü Öztrak, hükümetin milleti salgında bir başına bıraktığını, kimsesizlerin kimsesi olamadığını, sorumluluğu millete yıkmaya hazırlandığını ileri sürdü.
Bütçeden ihtiyaç sahibi ailelere üç aylık eve kapanma dönemini telafi için sadece bin lira verilebildiğine dikkati çeken Öztrak, iktidara çay simit hesabıyla gelenlerin salgın günlerinde canını korumak için evine kapanan darda olan vatandaşlara, üç öğün bir bardak çay, bir simit yiyecek parayı bile veremediğini kaydetti.
"Millet, ay yıldızlı bayrağı dünya gönderlerine çektirenlerin arkasından yürür"
Yeni tip koronavirüsle mücadele sürecinde dünyada hükümetlerin vatandaşlarını paraya boğup, çekler gönderdiğini, Türkiye'de ise devlete bağış için millete IBAN numarası gönderildiğini eleştirisini dile getiren Öztrak, vatandaşın CHP'li belediyelere yaptığı bağışlara da el konulduğunu söyledi.
Kamu kurumlarının internet sayfalarına IBAN numaraları konolduğunu ve "Biz bize yeteriz" denilip milletten para toplandığına vurgu yapan Öztrak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ama saray sosyetesinin 'Biz bize yeteriz' derken kastettiklerini şimdi anlamaya başlıyoruz. Önce sadece kendilerine yakın sanatçılara sanal konser verdirip gerçek para dağıttılar. Sonra da sen, ben, bizim oğlan arasında kamu bankalarının yönetim kurulu üyeliklerini pay ettiler.
Kamu bankalarının yönetim kurulları AK Parti'nin arpalığı oldu. Eski bakanlar, vekiller, bakan yardımcıları aldıkları maaşlar yetmezmiş gibi bir de buralara dolmuşlar. Sonra da bunları milli güreşçimiz, dünya şampiyonumuz, milletimizin gururu Hamza Yerlikaya'nın arkasına saklamaya kalktılar."
Hamza Yerlikaya'nın Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı olmasının, şeref aylığı almasının doğru olduğunu dile getiren Öztrak, ancak kamu bankasının yönetim kurulunda ne yapacağını sordu.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, şöyle devam etti:
"Hangi müktesebatıyla kamu bankasının kararlarına imza atacak? Doğruyu, yanlışı nasıl gösterecek? Damadın talimatlarına nasıl itiraz edecek? Bakan yardımcısı maaşı, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı maaşı ve şeref aylığından sonra, dördüncü bir maaşa Hamza Yerlikaya'nın ihtiyacı mı var? Varsa da bu millet ay yıldızlı bayrağını dünya gönderlerine çektirenlerin arkasından yürür, ona gerekli desteği verir.
Dünya şampiyonu milli sporcu Yerlikaya'nın imajının arkasına sığınarak, saray sosyetesinin liyakati umursamayan atamalarının üstünü örtmesi, müflis bezirgan siyasetinin bir başka kurnazlığıdır. Hamza kardeşim, seni banka yönetimine atayanlara teşekkür edip affını iste de herkes Mustafa Kemal Atatürk'ün sevdiği zeki, çevik ve ahlaklı sporcuyu bir defa daha görsün."
"Sendikaların vereceği ortak kararın yanında olacağız"
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'in, RTÜK Başkanlığı, Basın İlan Kurumu üyeliği ve Halkbank Yönetim Kurulu üyeliğini de eleştiren Öztrak, "Millet perişan, milletin üniversite bitirmiş çocukları dahi tek bir maaş alacak işi bulamazken, devlet atadığı 20 bin öğretmeni işe başlatmayarak maaş veremezken, sen, üç ayrı yerden maaş almadan ay sonunu getiremiyor musun?" diye sordu.
Kısa çalışma ödeneği, zorla ücretsiz izin uygulaması, işsizlik ödeneği kapsamında, emekçinin kendi parası olan İşsizlik Fonu'ndan 5,5 milyon emekçiye salgın döneminde adam başına ayda ortalama 858 lira verildiğini belirten Öztrak, "Kendi yandaşlarına her biri ayda 10 bin liradan az olmayan üçer, dörder maaş, 5,5 milyon çalışana ayda sadece 858 lira. Bu hak mı, hukuk mu, adalet mi?" diye konuştu.
Faik Öztrak, şunları kaydetti:
"Şimdi bir de şapkadan İstihdam Kalkanı çıkarıyorlar. İşçinin 84 yıllık kazanımı olan kıdem tazminatına göz koymuşlar. Bir de bu paketi 'tamamlayıcı emeklilik' diye yaldızlayıp, millete yutturmaya çalışıyorlar. Bu dar günde işini kaybedene İşsizlik Fonu'ndan bir asgari ücret dahi vermediler. Sonra salgını kendileri için fırsata çevirip işçinin kıdem tazminatına el koymaya kalkıyorlar. Buradan tekrar söylüyorum, CHP olarak kıdem tazminatı konusunda, sendikaların vereceği ortak kararın sonuna kadar yanında olcağız."
Hükümetin koltukta kalmak için istismar etmediği değer, etrafında harcamadığı kimse kalmadığını iddia eden Öztrak, parti yöneticilerinin iktidarda kalmak için FETÖ terör örgütüyle işbirliği yaptıklarını televizyonlarda itiraf ettiğini öne sürdü.
Bugün mayıs ayı bütçesinin geldiğini, ilk 5 ayda vergi gelirlerinin 281 milyar lira olduğunu dile getiren Öztrak, bu gelire karşı devletin faiz ödemeleri ile emekli ve personel maaşları için ödediği paranın 309 milyar lira olduğuna işaret etti.
Bütçenin bitirildiğine dikkati çeken Öztrak, "Şimdi, milletin son gümüşlerini, Cumhuriyetin mirasını rehin edip kurduğunuz, damat-kayınpeder yönetimine oturduğunuz Varlık Fonu'yla kuralsız, denetimsiz projeler götürmeye çalışıyorsunuz. Ama milletimizin, memleketimizdeki bu kötü huylu uru, ilk seçim sandığında söküp atacağını artık görüyorsunuz." ifadesini kullandı.
"Mahir Ünal partimizden özür dilemelidir"
AK Parti'nin algı operasyonlarında kullandığı 7 bin 340 hesabın Twitter tarafından kapatıldığını iddia eden Öztrak, konuşmasına şu sözlerle devam etti:
"AK Parti ile iltisaklı hesaplar kapatılırken, tepki AK Parti'den değil, sarayın pergola uzmanı propaganda memurundan geldi. Devlet ile parti iç içe geçince, birbirinden rol çalmalar da ortaya çıkıyor. Devlet görevlisi, sarayın propaganda memuru, AK Parti'yi ilgilendiren bir konuda üstüne vazife olmamasına rağmen çıkıp, saraydan açıklama yapıyor.
AK Parti'nin konuyla ilgili Genel Başkan Yardımcısı da partimizle ilgili gibi gösterdiği sahte mesaj üzerinden onları kullanarak sarayın propaganda memuruna laf çakıyor. Kendi aralarındaki itişip kakışmalara diyeceğimiz bir şey yok. Ama bu kavgada Mahir Ünal partimizle ilgili montaj iftira görüntülerini kullanıyor. Yeşil benek mucidi Mahir Ünal, kullandığı bu montaj görüntüler nedeniyle derhal partimizden özür dilemelidir.
Yok, eğer Mahir Ünal bu montaj görüntüleri kendi ürettirip milletimizi trollemeye kalktıysa, AK Parti siyasetinin iflasınının göstergesidir. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı'nın bu tavrı ne etik ne de ahlakidir. Derhal yardımcısının gösterdiği erdemi göstermeli ve istifa etmelidir. Biz Parti olarak bu konuyu yargıya taşıdık. Takipçisi olacağız."
Öztrak, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'a sosyal medya üzerinden yapılan saldırıyı kınadı, paylaşımda bulunan kişinin en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na edepsizlik yapıldığını ifade eden Öztrak, bunu yapan şahıs hakkında hukuki girişimleri başlattıklarını kaydetti.
"Şirketlere güven verecek bir dayanışma programı yok"
Nisan ayında sanayi üretimine değinen Öztrak, tüm avro bölgesinde üretimdeki daralmanın ortalama yüzde 28, Türkiye'de ise nisan ayında sanayi üretimindeki daralmanın yüzde 31,4 olduğuna işaret etti.
Öztrak, şirketlere ufuk ve güven verecek bir dayanışma programının ve bütçesinin hala olmadığını, finansmana erişim konusunda "yandaş" olmayan KOBİ'lerin sıkıntılarının devam ettiğini savundu.
Tarımın önemine işaret eden Öztrak, çiftçiye yasayla verilmesi taahhüt edilen 175 milyar lira desteğin ödenmediğini, bunun da yıllık ortalama kurlarla 60 milyar dolar ettiğini ileri sürdü.
İthalatla çiftçinin batırıldığını belirten Öztrak, salgın döneminde çiftçinin mağdur edildiğini ve hayvan ithal edildiğini savundu.
"Ne yaparlarsa yapsınlar millet gerekeni yapacaktır"
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Öztrak, "Kurutlayın tarihine ve yerine ilişkin bilgi verir misiniz?" sorusu üzerine şu bilgileri paylaştı:
"Kurultay sürecimizle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Konunun hijyen yanıyla ilgili yetkililerin görüşlerini alma safhasındayız. Kurultayımızı bir an önce yapmak için gerekli çabayı gösteriyoruz."
Öztrak, Siyasi Partiler ve Seçim Kanunlarında yapılacak değişikliklere ilişkin soruya da şu yanıtı verdi:
"Seçim kanununda ve siyasi partiler kanunundaki değişikliği, Türk parlementerlerinin lider sultasından kurtulması için istiyoruz. Dolayısıyla milletvekillerini millet seçsin istiyoruz. Ama bugün dönüp baktığımızda saray mutfaklarında, saray mahfillerinde süren çalışmanın hiç de bu yönde gitmediğini basından öğreniyoruz.
Yapılmak istenen iş, darbe dönemlerinin barajlarını düşürmek yerine seçim kanununa, siyasi partiler kanununa yeni barajlar koymak ve yine parti liderlerinin milletvekillerini tespitte elini güçlendirecek hükümleri oraya koymak. Bu aslında gideceğini gören bir siyasi hareketin gidişini geciktirmek bir başka ifade ile mızımak için son çabalarıdır. Ama ne yaparlarsa yapsınlar millet gerekeni yapacaktır."
"Cumhurbaşkanı Erdoğan 'objektifliğini, inandırıcılığını yitirmiş kredi derecelendirme kuruluşlarının tahminlerini nazarı dikkate almıyoruz' sözleri var. Bu konudaki yorumunuz nedir?" sorusuna Öztrak, "Bu değerlendirmeleri dikkate almıyoruz lafı, o kuruluşların büyüme tahminleri ile ilgili olarak söyleniyor. Türkiye ile ilgili bugün yurtdışında tahmin yapan kuruluşların hemen hepsi bu yıl Türk ekonomisini daralacağını söylüyor.
Bunu sadece derecelendirme kuruluşları söylemiyor aynı zamanda bizim üyesi olduğumuz uluslararası kuruluşlar da söylüyor." cevabını verdi.
Öztrak, salgın ve salgınla ilgili alınan tedbirlerin ekonomileri etkilediğini, Türkiye'de kriz bittikten sonra vatandaşı ayakta tutabilecek bir desteğin verilmediğini ifade etti.
Bedava maske işinin halledilmesini isteyen Öztrak, ihtiyacı olan her vatandaşın para vermeden maskeye ulaşabilmesi gerektiğini kaydetti.
"Bu paraları bir an önce hak sahiplerine ödeyin"
"15 Temmuz şehit yakınları ve gazileri kendilerine verilen sözlerin tutulmadığını belirterek eylem yaptılar, bu konuda CHP'nin değerlendirmesi nedir?" sorusuna karşılık Öztrak, şehidin parasına el koyan bir hükümet olduğunu öne sürdü.
Bazı şehit ailelerinin yardımları aldığını söylediğini ve şehit ailelerinin ikiye bölündüğünü ifade eden Öztrak, "Beşiktaş'taki polis şehitlerimize milletimizin yaptığı yardımlar ortada yok, 15 Temmuz şehitlerine milletimizin yaptığı yardımlar ortada yok.
Bunun hesabını bir tek Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz soruyoruz. Nerede bu paralar diyoruz? Çıt yok. Bugün insanlar darda, bu paraları bir an önce ödeyin, hak sahiplerine bu paraları verin. Veremiyorsanız da hangi bakan sorumluysa onurlu bir davranış içinde görevinden istifa etsin." diye konuştu.
Terörle mücadele vurgusu
"Dün gece PKK'ya en büyük hava harekatlarından biri yapıldı. Pençe-Kartal Operasyonu ile ilgili CHP'nin değerlendirmesi nasıl?" sorusu üzerine Öztrak, terörle mücadelenin kararlılıkla sürmesi gerektiğine dikkati çekerek, bu harekatın başarıyla gerçekleştirilmesi nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tebrik etti.
Öztrak, "CHP üyesi ve danışmanlarından Mücahit Avcı'nın CHPnet de Fahrettin Altun ile ilgili yazdıkları basına yansıdı. Altun ve eşinin Mücahit Avcı ve CHPnet aleyhine dava açmaya hazırlandığı da biliniyor. Parti olarak CHPnet'e ilişkin bir incelemeniz ya da denetiminiz söz konusu mu? sorusuna şu cevabı verdi:
"CHPnet, seçimde kullandığımız bir hesaptır ve bu hesap herkese de açıktır. Ancak CHPnet üzerinden üretildiği söylenen bu twit sahtedir. Bunun sahte olduğunu çeşitli göstergelerle çeşitli endikasyonlarla zaten ispat edebiliyoruz, mahkemede de ispat ederiz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com