Ankara
"Nature Climate Change" adlı dergide yayımlanan araştırmada, Birleşmiş Milletler (BM) bünyesindeki Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) yayımladığı rapordaki veriler yeniden incelendi.
Bu kapsamda, IPCC'nin raporunda yalnızca 2020'ye kadar olan verilere ilaveten, son 3 yıldaki tahmini karbon emisyonu ile ısınmayı etkileyen karbon dışı faktörlerin rolü de hesaba katılarak yeniden hesaplamalar yapıldı.
Araştırmacılar, fosil yakıt kullanımının küresel ısınmayı "2 kat daha hızlandırdığını" vurgulayarak, Paris İklim Anlaşması'nda belirlenen ısınmayı 1,5 santigrat derecede sabit tutma eşiğinin uzun yıllar sonra değil, 2029'a kadar geri dönülemeyecek şekilde aşılabileceğini tespit etti.
Atmosferdeki karbondioksit ve diğer gazların dünyadaki radyasyonu hapsederek sera gazı etkisi yarattığına ve bu nedenle sıcaklıkların yükselmesine neden olduğuna işaret eden araştırmacılar, sıcaklıkları uzun süre mevsim normallerinin üstünde tutmaya yetecek kadar sera gazı salınmış olabileceği konusunda uyardı.
Karbon bütçesi tahmin edilenden daha fazla azaldı
"Dünyanın yalnızca 500 milyar ton daha karbon salabileceği" tespitine ilişkin de yeni hesaplamalar yapan araştırmacılar, bu rakamın daha az olduğunu öngördü.
Araştırmacılar, önemli ölçüde hava kirliliğine neden olan ve genellikle fosil yakıt kullanımı sonrası ortaya çıkan "aerosol" isimli isli parçacıkların güneş ışığını geri yansıtarak atmosferin soğumasına "tahmin edilenden daha fazla" yardımcı olduğunu tespit etti.
Ancak, aerosollerin çeşitli nedenlerden azalıyor olmasının küresel ısınmanın 1,5 santigrat derece ile sabitleme hedefi için belirlenen karbon bütçesinden 100 milyar ton azalma anlamına geldiğini ifade eden araştırmacılar, diğer etkenlerle birleştirildiğinde toplam karbon bütçesinin 250 milyar tona indiğini kaydetti.
Araştırmacılar, 1,5 santigrat derecenin aşılmasından kaçınılacaksa, küresel karbon emisyonlarının 2050'ye kadar değil, 2034'e kadar sıfırlanması gerektiğini vurguladı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com