Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kanlı darbe girişimi sırasında, aralarında Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin davada yargılanan 143 sanıktan biri olan eski binbaşı Ahmet Taştan, kendisine yöneltilen suçlamalara ilişkin inkar stratejisini "hatırlamıyorum" diyerek sürdürdü.
Hain darbe girişiminin ardından bağımsız mahkemeler önünde hesap sorulan terör örgütü üyeleri, yargılama aşamasında örgütün yönlendirmesiyle inkar taktiği uyguluyor.
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları yerleşkesinde 31 Ocak 2018'de yapılan duruşmada, köprüdeki darbe girişiminde aktif yer aldığı kamera görüntüleriyle de tespit edilen darbeci binbaşı Ahmet Taştan savunma yaptı.
Yaklaşık 6 saat süren savunmasında, başka davalardan ifadeler okuyan Taştan, köprüye neden çıktığını, kimden emir aldığını ve köprüde vatandaşlara ateş açılmasıyla ilgili sorulara yanıt veremedi.
"Allah'a çok şükür yalan söylediğini biliyoruz"
Duruşmada, 15 Temmuz gazisi Safiye Bayat, 18 aydır bugünü beklediğini, kendisine o gün müdahale eden Taştan ile birebir karşı karşıya kaldığını ve hemen yanı başında ateş açtığını anlattı.
Taştan'ın, 6 saat boyunca avukat gibi savunma yaptığını, kendisine isnat edilen suçlamalara yanıt vermediğini söyleyen Bayat, sanığa, "Tanktan kim ateş etti?" sorusunu yöneltti. Sanık Taştan, bu soruyu yanıtlamak istemediğini belirtti.
Bayat'ın "Beni tartaklaman, hırpalaman neyin neticesi?" sorusu üzerine Taştan, böyle bir olayın yaşanmadığını iddia etti.
Müşteki Bayat'ın, "Allah'a çok şükür yalan söylediğini biliyoruz. MOBESE görüntüleri mevcut. Askerlere yönelik 'İşte sizi anneniz bugün için doğurdu' dedin. Okuduğun metinde kimsenin zararına bir şey yapmadığını söylüyorsun. Bunu nasıl değerlendiriyorsun?" ifadelerine Taştan, "Sorunuzu anlamadım." diye karşılık verdi.
Görüntülere rağmen "Öyle bir şey olmadı" savunması
Bayat'ın, "Hatice Kübra Çiftçi'nin başkası tarafından vurulmuş olabileceğini söyledin. O kadına bir anda ateş açtılar, yere seken kurşunlar göğsüne geldi. Göğsünden vurulan birinin arkadan vurulma ihtimali var mı?" sorusuna Taştan, "Kimin vur emri verdiğini bilmiyorum." yanıtını verdi.
Safiye Bayat'ın "Sol bileğimi bükerek telefonumu attın. Sol bileğim hala sakat. Bu anı hatırlıyor musun?" sorusu üzerine de Taştan, "Siz yanlış hatırlıyorsunuz. Öyle bir şey olmadı." dedi.
Sanık Taştan, müşteki Bayat'a yapılan müdahalelerin görüntüleri olmasına rağmen hiçbir şeyi hatırlamadığını söyledi.
Sanık erlerden darbeci binbaşıya tepki
Davada sanık olan bir erin, "O gece hiçbir şeyi hatırlamıyorsun. Hiçbir soruya cevap vermiyorsun. Sen o gece köprüde miydin?" sorusunu yöneltmesi üzerine Taştan, "Cevap vermeyeceğim." ifadesini kullandı.
Bazı erler, sorularına "Cevap vermeyeceğim", "Hatırlamıyorum", "Öyle bir şey olmadı" şeklinde yanıtlar veren Taştan'a, tepki gösterdi.
Darbe girişimine katılan darbecilere ''nişan alma'' ve ''ateş'' emri verdiği ortaya çıkan Ahmet Taştan'ın, köprüdeki görevli polislerin silahını da zorla gasbettiği ortaya çıktı.
Buna ilişkin ifade veren müşteki polis, ''Yol kapatma ihbarına yönelik, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne gittiğimde olayla ilgili olarak orada bulunan askeri şahıslara konuyu sordum. İsmini sonradan öğrendiğim Ahmet Taştan beni, 'Gel kardeşim ne olduğunu öğrenirsin' diyerek askerlerin bulunduğu alana götürdü.
Sıkıyönetimin ilan edildiğini, emir komutanın kendilerinde olduğunu ve şu an kendilerine tabi olduğumuzu söyleyerek, direnmeyip silahımı teslim etmemi istedi. Ben de silahımı teslim etmeyeceğimi söyledim.
Yanımda bulunan astsubay silahımı almak için davrandı ve ben onu engelledim. Bunun üzerine Ahmet Taştan havaya G3 ile ateş ederek askerlere 'nişan al' diye emir verdi. Bunun üzerine yanımda bulunan başçavuş silah zoruyla silahımı gasbetti.'' dedi.
İddianameden
Davanın iddianamesinde, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde bulunan ve diğer şüphelileri emir - komuta eden darbecilerden eski yarbay Turgay Ödemiş ve eski binbaşı Ahmet Taştan'ın, darbeci eski kurmay albay Muammer Aygar'dan emir ve talimat aldıkları belirtilmişti.
Taştan, mahkemedeki savunmasında bu konudaki suçlamalara da cevap vermedi.
Sanık Taştan, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "kasten öldürme" suçlarından 35 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve "bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürmeye teşebbüs", "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma", "kasten yaralama" ve "mala zarar verme" suçlarından 3 bin 343 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Öte yandan, darbeci eski binbaşı Ahmet Taştan'ın, FETÖ'nün TSK yapılanmasında örgüt içi haberleşme aracı olarak kullanılan ankesör/sabit hatlardan iletişim kurduğu da ortaya çıktı. Bununla ilgili soruşturmasının ise sürdüğü öğrenildi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com