Sağlık

Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Erensoy: Sevdiklerimizi kaybetmek istemiyorsak mutlaka aşı yaptırmalıyız

Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Erensoy, Kovid-19 aşılamasının yapılmaması halinde ağır hasta ve vefat sayısının tekrar yükselebileceğini belirterek, "Sevdiklerimizi kaybetmek istemiyorsak mutlaka aşı yaptırmalıyız." dedi.

Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Erensoy: Sevdiklerimizi kaybetmek istemiyorsak mutlaka aşı yaptırmalıyız
14-01-2021 17:41

İZMİR 

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Viroloji Bilim Dalı Başkanlığını da yürüten Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Selda Erensoy, yaptığı açıklamada, tüm dünyanın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelede aşılamaya yöneldiğini vurguladı.

Türkiye'de uygulanan kısıtlamalar ve alınan tedbirlerle vaka ve ölüm sayılarında azalmaların yaşandığına işaret eden Erensoy, "Ancak virüs hala hızlı bir şekilde dolaşıyor.

Açılma olursa vaka rakamlarında yine hızlı bir yükselme olacaktır. Dolayısıyla bir bağışıklama sağlamamız gerekiyor. Bunun için aşılama çok önemli." dedi.

Erensoy, dünyanın birçok hastalıktan aşılar sayesinde kurtulduğunu anımsatarak, şunları söyledi:

"Kovid-19 salgını ile mücadelede, aşı çalışmalarının açıklanan sonuçlarına göre aşılanmayanların hastalık geçirme olasılığının aşı olanlara göre anlamlı oranda yüksek olduğunu görüyoruz.

Aşı, gönüllülerde ya Kovid-19 hastalığını engelliyor ya da hafif veya bulgusuz geçirmelerini sağlıyor ancak virüs bulaşmasını engelleyememe ihtimali olduğundan, aşılansak bile korunmaya mutlaka devam etmeliyiz.

Virüsün etkilerinden korunmak için maske, mesafe, hijyen kurallarına devam edilmesi, taze hava ile havalandırılmayan ortamlardan mutlaka kaçınılması gerekir. Eğer aşılama olmazsa, şu anda baskılamayla gördüğümüz vakaların azalmasına bağlı azalan ağır hasta sayıları da tekrar yükselecektir.

Ağır hasta sayısı ve ölüm sayında tekrar yüksek bir pik görme riskimizin olduğunu söylemek istiyorum."

Aşılamanın etkisinin ne kadar süreceği konusunda net bir veri olmadığını kaydeden Erensoy, bilim insanlarının bu süreyi en azından yaklaşık 5-6 ay olarak öngördüğünü belirterek, "Faz 3 çalışmaların daha ayrıntılı sayılarla açıklanmasının ardından ve daha uzun süreli izlem sonucunda etkinliklerinin boyutu ve süresi hakkında daha net bilgilere sahip olacağız." diye konuştu.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER