Aksaray
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Açtığımız üniversitelerimiz sayesinde özellikle kız çocuklarımız arasında üniversiteleşme oranı çok yükseldi. Bugün üniversitelerimizde okuyan 7 milyon 800 bin gencimizin yarısı kızlarımız." dedi.
Şentop, Aksaray Üniversitesi tarafından, üniversitenin konferans salonunda düzenlenen "12 Dev Eser Açılış Programı"nda, Aksaray'ın Anadolu'yu aydınlatan birçok ilim ve irfan insanını yetiştirdiğini, Aksaray'ın tarihine bakıldığında köklü medreselerinin görülebileceğini, şehir merkezinde ziyaret edilebilen ve 1136 tarihinde yapılan Zinciriye Medresesi'nin en önemli eserlerden olduğunu belirtti.
Aksaray'daki dönemin üniversitesi medreselerinin, 13. yüzyılın şehirde faaliyet gösteren ilim ve irfan yuvaları olduğuna işaret ederek, "Kılıçarslan'ın 12. yüzyılda şehre hakim olmasıyla, şehir imar edilerek İç Anadolu'nun değerli merkezlerinden biri haline geldi.
Zaman içerisinde çeşitli yönetimler arasında el değiştirse de Aksaray, bölge için önemini hep koruyan merkezlerimizden biri oldu. Daha Amerika kıtası keşfedilip 'Beyaz Saray' şemsiyesi altında birliğini kurmadan yüzyıllarca önce bu şehirde bir 'Aksaray' bulunduğunu hatırlatmak isterim." diye konuştu.
Medeniyetin toplumların gelişmişlik seviyesini gösterdiğini anlatan Şentop, bir toplumun medeniyet seviyesinin, eğitim imkanlarının genişliği, sağlık hizmetlerinin yaygınlığı, ahlak ve adalet değerlerinin yaşatılması ile doğru orantılı olduğunu kaydetti.
"Öğrenci sayımız da 7 milyon 800 bine ulaştı"
Şentop, üniversitelerin şimdiye kadar ülkenin gelişmesinde önemli görevler üstlendiğine atıfta bulunarak, şöyle konuştu:
"Bir zamanlar insanlığın örnek aldığı medeniyetimizi yeniden ihya etme mücadelemizin karargahı oldular. Üniversiteleşme konusunda devlet ve millet olarak dezavantajlı olduğumuz dönemler geçirdik. Bir dönem bizi takip eden, taklit eden ülkelerin gerisinde kaldık.
Daha sonra da onları takip eden, taklit eden konuma sürüklendik. Bugün de bizden ileride olan ülkelere yetişmek ve onları geçmek için daha fazla akıl ve alın teri dökmemiz gerekiyor. Cumhuriyet'i ilan ettiğimizde 1 üniversite, 307 öğretim üyesi ve 2 bin 914 öğrencimiz vardı.
Bu sayı 96 yıllık süreçte tedrici olarak arttı. 2000'li yıllardan sonra hızlıca aldığımız kararlar ve yaptığımız yatırımlarla, geçmişten gelen açığı büyük ölçüde telafi ettik. Böylece üniversite sayımız bugün 207'ye, öğretim üyesi sayımız 160 binin üzerine çıktı.
Öğrenci sayımız da 7 milyon 800 bine ulaştı. Bu başarı 780 bin kilometre kareye bir gözle bakanların başarısı."
"Kız çocuklarımız arasında üniversiteleşme oranı çok yükseldi"
Türkiye'de üniversitesi olmayan kentin kalmadığını anımsatan Şentop, şöyle devam etti:
"Her şehrimizde en az bir üniversitemiz var. Başta kızlarımız olmak üzere, birçok evladımız ekonomik, sosyal ve kültürel sebeplerle başka şehirlere gidemiyorlardı. Üniversiteyi dezavantajlı evlatlarımızın ayağına götürdük. Böylece büyük bir sosyal devrim gerçekleştirdik.
Açtığımız üniversitelerimiz sayesinde özellikle kız çocuklarımız arasında üniversiteleşme oranı hızlıca yükseldi. Bugün üniversitelerimizde okuyan 7 milyon 800 bin gencimizin yarısı kızlarımızdır.
Gayemiz ülkemizi aklın ve bilginin ışığıyla aydınlanan üniversiteler merkezi yapıp, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek. Hedefimiz bilim tarihimizin altın çağlarındaki aydınlığa ulaşıp, medeniyetimizi yeniden şahikasına eriştirmektir."
"Şimdi dağlarda sığınacak mağara arıyorlar"
Şentop, devletin zor bir coğrafyada kurulduğunu, burada yüzlerce yıl hür ve bağımsız bir şekilde yaşamanın sebebinin ise birlik, beraberlik içinde hareket etmek olduğunu aktardı.
Bölücü terör örgütünün binlerce insanı katlettiğini, bunların tek amacının birliği bozmak ve dayanışmayı zayıflatmak olduğunu vurgulayan Şentop, "Bunu da yüz yıl önce vatanımızı işgal eden emperyalist devletlerin çıkarları için yapıyorlar ama başaramadılar.
Kahraman askerlerimiz, polislerimiz hepsine haddini bildirdi. Şimdi dağlarda sığınacak mağara arıyorlar." ifadelerini kullandı.
Şentop, devletin içine sızan FETÖ'cü hainlere işaret ederek, bunların darbe yapmak suretiyle birliği bozmak ve Türkiye'yi işgale hazırlama girişimine milletin fırsat vermediğini anlattı.
"Düşmanlarımız kinlerini, öfkelerini toprağa gömmüyorlar"
Türkiye’yi içeriden yıkmayı ve bölmeyi beceremeyenlerin dışarıdan sınırları kuşatma harekatına giriştiğini belirten Şentop, şöyle devam etti:
"Suriye sınırımız boyunca kurulmak istenilen terör devletinin amacı buydu. Terör devleti hayali kuran hainlere Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatlarıyla hadlerini bildirdik. Emperyalistlerle iş birliği yaparak, bize kurşun atanların tepesine Suriye çölünde bindik.
Aynı şekilde Doğu Akdeniz’deki hak ve çıkarlarımıza göz dikenlere, pabucun pahalı olduğunu ve olacağını göstermeye devam ediyoruz. Eğer burada küçük bir zaaf gösterirsek anında tepemize bineceklerinden kimsenin şüphesi olmasın. Nitekim 100 yıl önce aynısını denemişlerdi.
O zaman kendi üniformalarıyla işgal etmeye kalkışmışlardı. Mersin, Adana, Osmaniye, Kahramanmaraş, Gaziantep ve Şanlıurfa'da verdiğimiz şanlı mücadele ile hepsini geldikleri gibi göndermiştik. Daha sonra İzmir'den hepsini denize dökmüştük.
Tarih tekerrür ediyor. Düşmanlarımız kinlerini, öfkelerini toprağa gömmüyorlar. Sadece müsait zaman kolluyorlar. Gelecekte de yöntem değiştirerek saldırmak isteyeceklerinden hiç şüpheniz olmasın. Hiçbirine meydan vermemeliyiz. Bunun için Türkiye'nin güçlü olması gerekiyor."
"İnsanlığı vahşice sömürmeye çalışanlar karşısında sesi en gür çıkan biziz"
Şentop, gelecekte de güçlü olmanın yolunun kendi savunma yeteneğine sahip olmaktan geçtiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Yapacağımız çalışmalarla sadece kendimizin ve ülkemizin değil, insanlığın geleceğinde müessir olacağız. Bugün bütün insanlığı vahşice sömürmeye çalışanlar karşısında sesi en gür çıkan ve adaleti haykıran tek ülke Türkiye'dir. Bu sebeple saldırıya uğruyoruz.
Buna rağmen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yeni bir dünya düzeni için 'dünya beşten büyüktür' uyarımızı yapmaya devam ediyoruz. Dünya daha adil, daha eşit, daha güvenli şekilde yaşanabilir hale gelene kadar mücadele etmeyi de sürdüreceğiz.
Bugün yeryüzünün sorunlarının altında sevgisizlik yatmaktadır. Merhamet ve vicdan medeniyetinin mensupları olarak görevimizin ve sorumluluğunun şuurunda olmalıyız."
Konuşmaların ardından, üniversite yerleşkesinde yer alan 12 eserin açılışı gerçekleştirildi.
Programa Aksaray Valisi Ali Mantı, AK Parti Aksaray milletvekili Cengiz Aydoğdu ile İknur İnceöz, Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin, Belediye Başkanı Evren Dinçer ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com