Yaz aylarının başlamasıyla artan meyve çeşitliliği iştahları kabartsa da fazla meyve tüketimiyle kilo olarak geri döndüğünü kaydeden uzmanlar mevsim meyveleri tüketirken ölçülü bir şekilde tüketilmesi tavsiyesinde bulundu. Diyetisyen Sevgi Gökçen Erkün Eryılmaz, yaz mevsimiyle birlikte meyvelerin adeta tablo gibi durduğunu ancak ölçülü bir şekilde tüketilmesi uyarısında bulundu. Meyvelerin her birinin içerisinde antioksidan ve flavonoidler bulunduğunu kaydeden Eryılmaz, o yüzden hepsinin kansere karşı koruyucu ve kalp damar sağlığını iyileştirici özellikleri bulunduğunun altını çizdi.
Yararı kadar zararı da var Haziran ayının en güzel meyvelerinin erik, kayısı, şeftali, karpuz, yenidünya, kiraz gibi meyveler olduğunu belirten Eryılmaz, "Bu meyvelerin sağlığa yararı olduğu kadar zararları da var. O yüzden ölçülü miktarda tüketmek en doğrusu olacak. Bu meyvelerin her birinin içerisinde antioksidan ve flavonoidler bulunuyor o yüzden hepsi kansere karşı koruyucu ve kalp damar sağlığını iyileştirici özellikler taşıyor” dedi.
Yenidünya meyvesinin tok tutucu özelliğine sahip olduğunu vurgulayan Eryılmaz, “Kalorisi düşüktür, uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur. Yenidünyanın en çok sevdiğim özelliğiyse B6 vitamininden zengin olması. Yani gergin ve sinirli bir yaşam tarzınız varsa yenidünya sakinleşmeniz için size yardımcı olacaktır” diye konuştu.
Eriğin kabızlık problemi yaşayanlar için birebir olduğunu ifade eden Eryılmaz, "Özellikle şu anda Ramazan ayında son dönemlere giriyoruz, kabızlık problemlerimiz artıyor. Erik bağırsakları da rahatlatacaktır. Liften zengin olduğu için daha kolay tuvalete çıkacaksınız ve aynı zamanda da C vitamini yönünden zengin. Yani bağışıklık sistemini de güçlendiriyor. Kolesterolleri dengeleyici özelliği var. Kötü kolesterolü düşürüp iyi kolesterolü artırıyor. Tansiyon dengeleyici özelliği var. Özellikle tansiyon rahatsızlıkları çekenler için erik bu konuda yardımcı olacaktır. Eriğin bir de şöyle sıkıntısı var; asitli bir meyve olduğu için bu dönemde eriği ağaçtan taze taze toplayayım derken ölçüleri kaçırabilirsiniz. Bu da mide rahatsızlığına sebep olacaktır. Aynı zamanda enfeksiyon rahatsızlıkları olanlarda da erik biraz daha fazla sıkıntıya sokabiliyor. Bu dönemlerde özellikle eriğin tüketimini azaltmanız gerekiyor” şeklinde konuştu.
Kayısı ciltteki yağı azaltıyorC vitamini yönünden zengin olan kayısı hakkında da bilgi veren Eryılmaz, “Kayısının en sevdiğim özelliği şu; cildiniz eğer yağlı bir ciltse yağlanmayı azaltıcı bir etkisi var. Bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve lif yönünden yine zengin bir meyve. Ramazanayının son zamanlarında bağırsakların daha iyi çalışması için tüketmenizde fayda var" ifadelerini kullandı.
Lif bakımından zengin meyvelerden biri olan şeftalinin kolesterolü dengelediğini vurgulayan Eryılmaz, "Şeftali A ve C vitaminleri yönünden zengin. Yani bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiği gibi göz sağlığınıza da destek oluyor. Şeftalinin şöyle can alıcı bir özelliği var; antienflamatuar ve antibakteriyel özelliklere sahip. Yani sizin gut ve eklem rahatsızlıklarınız varsa şeftali bu konuda size yardımcı olacaktır” diye konuştu.
“Kirazın faydaları hepsinden fazla” Kirazı ‘Sezonun en güzel meyvelerinden biri’ olarak tanımlayan Eryılmaz kirazı hem çok sevdiğini hem de faydasının diğer meyvelerden oldukça fazla olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Tok tutucu özelliği var, lif yönünden zengin o yüzden bağırsakları çalıştırıcı özelliği var. Kirazın aynı zamanda antosiyanin özelliği var. Yani vücudunuzda iltihaplanmayı artırıcı enzimleri baskıladığı için eklem rahatsızlıkları ve enfeksiyonlara iyi gelecek bir meyve. Kiraz da aynı zamanda melatonin salgısını artırıcı bir özellik var. Yani siz uykusuzluk çekiyorsanız gece yatmadan 2 saat önce kiraz yiyerek daha rahat bir uykuya dalabilirsiniz. Kolesterol dengeleyici özelliği var. C vitamini yönünden zengin olduğu için kiraz da bağışıklık sistemimizi kuvvetlendiriyor."
Yaz sezonunun en fazla tüketilen meyvesi olan karpuzun ise çok fazla tüketilmesinin yarardan ziyade zararı olacağını söyleyen Eryılmaz, "Asıl mevsim meyvemiz ise karpuz. Karpuzda ölçü genelde çok tutulmuyor ve bu kadar sıcak aylarda tükettikten sonra içiniz rahatlıyor biliyorum, fakat bu bir porsiyon meyveye denk geliyor. Karpuzun yüzde 90’ı su. Yalnız kan şekerini hızlı yükselten bir meyve. Lif yönünden zengin, bağırsakları daha iyi çalıştırıyor ama tüketimine dikkat edilmesi gerekiyor. Bağışıklık sistemimizi güçlendirici bir meyve" dedi.
Glisemik indeksi en yüksek karpuz, en düşüğü kiraz Her meyvenin üzerinde glisemik indeks olduğunu kaydeden Eryılmaz açıklamasını şöyle tamamladı:
"Glisemik indeks dediğimiz olay şu; besinleri vücudumuza aldığımızda kana karışma hızı yüksek ve düşük şekilde ayarlanıyor. Yüksek olan besinleri biz besin tüketiminde çok yer vermenizi istemiyoruz açıkçası. Burada en değeri en yüksek olan meyve karpuz. Yani bu diyabeti tetikler, insilün direncinizi tetikler ve kilo almanıza biraz daha yardımcı olur. O yüzden karpuzu tüketirken porsiyon ölçüsüne çok dikkat edilmesi gerekiyor. Haftada 2-3 porsiyon meyveyi geçmeyecek şekilde karpuz tüketilmesi en iyisi olacak. Bu mevsimin en önemli meyvesi yine söylüyorum bence kiraz. Glisemik indeksi en düşük olan meyve kiraz. Kirazı karpuza göre biraz daha rahat tüketebiliriz. İnsanların genel anlamda alması gereken günlük porsiyon çok ekstrem bir durum olmadığı sürece 2-3 belki 4 porsiyon meyveye denk gelecek. Yani tabaklar dolusu meyve yerine gördüğünüz her meyveyi bir porsiyon olarak alarak günlük tüketiminizi alabilirsiniz.”
Sadık Cangel
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com