Aydın
Cumhuriyet Mahallesi'nde oturan ve bir şirkette kamyon şoförü olarak çalışan, iki çocuk babası 54 yaşındaki Ölçen, 4 ay önce arkadaşından yavru bir kazı alıp evinde bakmaya başladı.
Ölçen, mesai bitiminin ardından eve geldikten sonra kazıyla yürüyüşe çıkıyor.
Hayvanla birlikte her gün 2 kilometre yürüyen Ölçen, peşinden ayrılmayan kazla kahvehaneye, markete ve parka da gidiyor. Ölçen'in gözü gibi baktığı kaz, adıyla seslenildiğinde tepki veriyor.
Papatya, zaman zaman Söke'deki süs havuzlarının tadını da çıkarıyor.
"O bana, ben de ona bağlıyım"
Ölçen, AA muhabirine, çocuklarının evlendiğini, eşiyle yalnız yaşadıkları evde kedi de beslediklerini söyledi.
Papatya'yı çok sevdiğini anlatan Ölçen, şöyle devam etti:
"Geldiğinde iki haftalıktı. Evin içinde büyüttük. Büyüdükçe evin içine sığmaz oldu. Balkona, balkondan da bahçeye aldık. Beni çok sever. Benden başkasına gitmez. Her gün akşam işten çıktıktan sonra onu gezdiririm. Gezmeyi çok seviyor benimle. Bana bağlı. Ben de ona bağlıyım. Çok seviyorum. Güzel bir duygu. Parklara, markete, kahveye geliyoruz, kahvehanede oturuyoruz. Benden ayrılmıyor. Nereye gitsem bana eşlik ediyor."
"Çocuğumuz gibi oldu"
Ölçen, hayvanın evin içinde de dolaştığını belirterek, şöyle konuştu:
"Kendi çocuğumuz gibi oldu. Evde bunu beslemek iyi oldu. Hayvan beslemek iyi bir şey ama bunu beslemek daha bir değişik oldu bizim için. Onu görenler şaşırıyor. 'Nasıl alıştırdın?' diyorlar ama sevgi, ilk önce sevgi… Benim sevgimi anlıyor. Biz de onu sevdiğimiz için ondan bağlı bize. Hanım bazen kıskanıyor, 'Keseceğim onu' diyor. 'Sakın' dedim, 'Kesemezsin...' Şaka yapıyor tabi..."
Hayvanları çok sevdiğini dile getiren Ölçen, "İşten geldiğimde ilk önce onu gezdiririm. O da beni kapıda bekler. Sesimi duydu mu başlar bağırmaya. Çok güzel bir duygu. Herkese tavsiye ederim ama tabii kaz besleyen olur mu bilmiyorum. Bazen beni kolluyor. Birisi yanıma gelince izin vermiyor. İsmini de benimsedi. İsmiyle çağırdığımızda anlıyor." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com