İSTANBUL
Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 6 Temmuz 2018 tarihli ve bu kararın ilk temyiz incelemesi yeri olan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin (istinaf) 25 Haziran 2019 tarihli kararlarına yönelik 24 Eylül 2020'de, 4 sanık yönünden bozma hükmü kurması sonrası, sanıkların yeniden yargılanmasına İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı.
Bu mahkemedeki ilk duruşmaya, sanıklar Mümtazer Türköne, Şahin Alpay ve Ali Bulaç avukatlarıyla katıldı.
Duruşmada, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 24 Eylül 2020 tarihli bozma ilamı okundu.
Bozma ilamına karşı diyecekleri sorulan sanıklardan Mümtazer Türköne, Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasını talep ederek, "Örgüt üyesi de değilim, örgüte yardım da etmedim. Örgüte yardım suçundan beraatimi ve adli kontrolümün kaldırılmasını talep ediyorum." dedi.
Sanıklardan Şahin Alpay, "İfade özgürlüğümü kullanarak yazdığım yazılardan suçlanıyorum. Karara uyulmasını ve aynı zamanda herhangi bir suç işlemediğim gerekçesiyle beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.
Sanıklardan Ali Bulaç da beraatini talep ederek, "Bilerek veya isteyerek örgüte yardım ettiğim yönündeki suçlamayı reddediyorum.
Bu kara lekeyi alnımda taşımak ve böyle ölmek istemiyorum. Ben 55 senedir yazarlık yapıyorum, suçsuzum." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin 24 Eylül 2020 tarihli bozma ilamına uyulmasına oybirliğiyle karar verdi.
Şahin Alpay hakkında kapsamlı araştırma, Hüseyin Gülerce'nin tanıklığı
İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne yazı yazılarak, sanık Şahin Alpay hakkında, sosyal medya (Twitter, Facebook ve benzeri) başta olmak üzere FETÖ ile ilgisinin tespiti açısından açık kaynaklardan araştırma yapılmasını kararlaştıran heyet, bunun sonucunda elde edilen bilgi ve belgelerle ByLock dışında FETÖ'nün kullandığı diğer haberleşme programlarını kullanıp kullanmadığının da araştırılarak mahkemeye bildirilmesine hükmetti.
Mahkeme, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne de bir yazı yazılarak, bugüne kadar FETÖ operasyonlarında alınan tanık ve etkin pişmanlık beyanları ile şüpheli savunmalarında, sanık Şahin Alpay'ın adının geçip geçmediğinin bildirilmesini ve bu beyanlarda ismi geçiyorsa buna ilişkin belge örneklerinin mahkemeye gönderilmesini kararlaştırdı.
Sanık Şahin Alpay hakkında ayrıca örgütlü suçlar bilgi bankasından araştırma yapılmasını da hükme bağlayan heyet, İstanbul Emniyet Müdürlüğüne bir yazı yazılarak gazeteci Hüseyin Gülerce'nin tanık olarak dinlenilmek üzere açık adres ve kimlik bilgilerinin mahkemeye gönderilmesinin istenmesine hükmetti.
Sanık Mümtazer Türköne hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına yönelik talebin reddine hükmeden heyet, sanık Şahin Alpay'ın dinlenilmesini istediği akademisyenler Binnaz Toprak, Ümit Erol ve Zekeriya Tüzen'in "tanık" olarak çağrılmasına karar verdi.
Heyet, hakkında verilen beraat hükmü, hukuki durumu araştırılmadığı gerekçesiyle bozulan sanık Mehmet Özdemir adına çıkartılan tebligatın geri döndüğüne işaret ederek, bu kişi hakkında ifadesinin alınmasına yönelik yakalama emri düzenlenmesi ve yakalandığında savunmasının SEGBİS aracılığıyla alınmasını da karara bağladı.
Mahkeme heyeti, duruşmayı 9 Eylül 2021'e erteledi.
Davanın geçmişi
FETÖ yayın organı olduğu gerekçesiyle kayyuma devredildikten sonra kapatılan Zaman gazetesinin eski yazarlarının da arasında olduğu 11 sanık, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde çeşitli suçlardan yargılanmıştı.
Mahkeme heyeti, 6 Temmuz 2018 tarihli duruşmada, sanıklar Ali Bulaç ve Şahin Alpay'ı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl dokuzar ay, Mümtazer Türköne ve Mustafa Ünal'ı ise aynı suçtan 10 yıl altışar ay hapisle cezalandırmıştı.
Sanık Ahmet Turan Alkan'ı da aynı suçtan 8 yıl 9 ay hapisle cezalandıran heyet, tutuksuz sanıklar Mehmet Özdemir, İhsan Duran Dağı, Lalezar Sarıibrahimoğlu, Nuriye Ural ve Orhan Kemal Cengiz'in ise "anayasal düzen, TBMM ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "silahlı terör örgütü üyeliği" suçlarının tümünden, suçların kanuni unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatlerine hükmetmişti.
İstinaf onadı, Yargıtay bir kısmını bozdu
Kararın ilk temyiz yeri olan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi (istinaf), yerel mahkeme kararını 25 Haziran 2019 tarihinde duruşmasız olarak değerlendirmişti. Daire, yerel mahkemenin 6 Temmuz 2018 tarihli kararını yerinde görerek onamıştı.
Kararın ikinci temyiz edildiği Yargıtay 16. Ceza Dairesi ise 24 Eylül 2020'de verdiği kararla bazı sanıklarla ilgili kısmı bozma, bazı sanıklarla ilgili ise kısmi onama kararı vermişti.
Buna göre, sanıklar Bulaç, Alpay ve Türköne hakkındaki hükümler, eksik inceleme nedeniyle bozulmuştu. Sanıkların eylemlerinin mevcut dosya durumuna göre "örgüte yardım" suçunu oluşturduğunu belirten yüksek daire, dosyadaki eksik incelemeler tamamlandıktan sonra karar verilmesi gerektiğini belirtmişti.
Ayrıca tutuklu sanık Mümtazer Türköne'nin tutuklu bulunduğu süre dikkate alınarak tahliyesine karar veren daire, uzun yıllardır Zaman gazetesinde çalışan ve en son sorumlu yazı işleri müdürlüğüne kadar yükselen sanıklardan Mehmet Özdemir ile ilgili verilen beraat hükmünü de hukuki durumu tayin ve takdir edilmeden, yetersiz gerekçe ve eksik araştırmayla karar verildiği gerekçesiyle bozmuştu.
AYM Alpay ile ilgili ihlal kararı vermişti
Sanıklardan Şahin Alpay, Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle başvuruda bulunmuştu.
AYM Genel Kurulu, 11 Ocak 2018'de tutuklu yargılanan Şahin Alpay'ın, "kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı" ile "ifade ve basın özgürlükleri"nin ihlal edildiğine karar vermişti.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM’nin ihlal kararına direnerek, Alpay'ın tahliye talebini reddetmişti. Alpay, ihlal kararının uygulanmaması nedeniyle "kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlal edildiği" gerekçesiyle yeniden AYM'ye başvurmuştu. AYM, 16 Mart 2018'de Alpay ile ilgili yeniden ihlal kararı vermişti.
Bu kararın ardından durumu yeniden değerlendirilen Alpay, 17 Mart 2018'de adli kontrol tedbiri uygulanarak tahliye edilmişti.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com