ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
<br class="k-br" />
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Bütçe disiplininin sağlanması, enflasyonla mücadele, gerekli yapısal reformların hayata geçirilmesi önceliklerimiz arasında yer alıyor." dedi.
Kalın, kabine toplantısının en önemli vurgularından bir tanesinin hiçbir hız ve vakit kaybetmeden çalışmalara devam edilmesi olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, bakanlara talimat ilettiğini aktardı.
Yeni bakanların, kendi bakanlıklarında brifing aldıklarını kaydeden Kalın, herhangi bir inkıtaya uğramaması için çalışmalarını tamamladıklarını bildirdi. Çalışmalar çerçevesinde bakanlıklara üst düzey atama yapılacağını bildiren Kalın, "Bununla ilgili bakan arkadaşlarımız, isim çalışmaları yapıp, Sayın Cumhurbaşkanı'mıza arz edecekler. Ardından da buralardaki üst düzey atamalar gerçekleştirilecek." diye konuştu.
"Ekonomi politikalarında yeni dönem için konu tespiti"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içerisinde oluşturulan yeni kurullar olduğunu hatırlatan Kalın, bu kurullara da atamaların gelecek günlerde yapılacağı bilgisini verdi.
Yeni kabine toplantısının önemli konu başlıklarından birinin ekonomi olduğunu belirten Kalın, şunları söyledi:
"Ekonomi politikalarında yeni dönem için öncelikli konularının tespit edilmesi toplantının önemli konu başlıklarından bir tanesiydi. Cumhurbaşkanlığı Kabinemiz tarafından ortaya konulan hedefler için tüm bakanlıklar ve ekonomide ilgili tüm kurumlar arasında tam bir eş güdümün, koordinasyonun sağlanması için gerekli çalışmalar yapıldı. Bundan sonra da bu koordinasyon, Cumhurbaşkanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve ilgili birimlerimiz tarafından sağlanacak. Bu çerçevede bütçe disiplininin sağlanması, enflasyonla mücadele, gerekli yapısal reformların hayata geçirilmesi önceliklerimiz arasında yer alıyor."
"Orta vadeli bir program, Cumhurbaşkanı'mıza arz edilecek"Türkiye'nin istikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme hedefi çerçevesinde atılması gereken adımların da tespit edildiğini, daha detaylı çalışmaların yapıldığını dile getiren Kalın, "Özellikle de ihracat odaklı büyüme noktasında birtakım yeni adımların da hazırlıkları şu anda yapılıyor. Bu çerçevede tüm paydaşlarla istişare halinde belirlenecek olan orta vadeli bir program önümüzdeki haftalarda hazırlanıp Cumhurbaşkanı'mıza arz edilecek. Kamuoyuyla paylaşılacak. Özellikle ekonomideki canlılığın devamı açısından önem arz eden bir orta vadeli program olacaktır." şeklinde konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konudaki detaylı açıklamanın bir kısmını paylaştığını hatırlatan Kalın, "Türkiye ekonomisinin son 16 yılda gösterdiği performansı, canlılığı ve bünyesinin sağlamlığını devam ettirecek olan adımlar da bundan sonra tüm ilgili kurumlarımızın eş güdümüyle devam edecektir." dedi.
"Devletimiz, ilgili kurumlarımız tam bir koordinasyon içinde çalıştı"15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Türkiye'de birtakım ekonomik krizler olacağına dair tahminlerde bulunulduğunu anımsatan Kalın, "Hamdolsun bunların hiçbirisi doğru çıkmadı. Türkiye ekonomisinin, siyasetinin, toplumunun, devlet kurumlarının bünyesinin ne kadar sağlam olduğunu göstermesi açısından da o toparlanma sürecinin çok hızlı bir şekilde gerçekleştiğini hatırlamakta fayda var. Böyle bir darbe girişimi bir başka ülkede olsaydı, o ülkede devlet kurumları çöker, ekonomi dağılır, toplumsal kaos ortaya çıkardı. Ama bunların hiçbirisi olmadı." değerlendirmesinde bulundu.
15 Temmuz darbe girişiminden bir kaç ay sonra Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılışının yapıldığını, Fırat Kalkanı Harekatı'nın gerçekleştirildiği belirten Kalın, "O günden bugüne hiç hız kaybetmeden, iç politikada, dış politikada, güvenlik alanında, ekonomi politikalarında, devletimiz, ilgili kurumlarımız tam bir koordinasyon içinde çalıştı." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Türkiye'nin geçen yıl yüzde 7,4 büyüme oranını yakaladığını belirterek, 2018'in ilk çeyreğinde de bu rakamlarda bir büyümenin gerçekleşmesinin memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Kalın, 15 Temmuz'un ikinci yılı dolayısıyla hazırlanan anma programlara ilişkin de bilgi vererek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın programını paylaştı.
Kalın, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanı'mızın programı, pazar günü sabah, bir şehit kabrini ziyaretiyle başlayacak. Ardından Millet Camisi'nde öğle namazında bir hatm-i şerif merasimi gerçekleştirilecek. Burada şehitlerimiz için okunan hatimlerin duası yapılacak. Hemen ardından yeni kongre merkezimizde Sayın Cumhurbaşkanı'mızın katılımıyla şehit yakınları ve gazilerle öğle yemeği yenilecek. Daha sonra İstanbul'a geçilecek ve orada da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde şehitler makamı ziyaret edilecek ve halkımızla buluşmak suretiyle de Cumhurbaşkanı'mızın bir hitabı olacak."
"FETÖ ile mücadele devam edecek"Kalın, 15 Temmuz hain darbe girişiminden önce başlayan, darbe girişiminden sonra da hız kazanan FETÖ ile mücadelenin hiçbir kesintiye uğramadan bugüne kadar devam ettiğini, bundan sonra da devam edeceğini vurguladı.
Yurt içinde OHAL'in önemli hedeflerinden bir tanesinin de bu darbe girişimini yapanların adalet önüne çıkartılması olduğunu dile getiren Kalın, OHAL uygulamasıyla sadece FETÖ değil, PKK, DHKP-C, DEAŞ gibi diğer terör örgütlerinin de ülkenin güvenliğine tehditlerinin ortadan kaldırılmasının hedeflendiğini belirtti.
Terör örgütleriyle mücadelenin kararlı bir şekilde devam edeceğinin altını çizen Kalın, şunları söyledi:
"Dünyanın neresinde olursa olsun, FETÖ mensupları eninde sonunda adaletin önüne çıkacaklardır. Bunun güzel bir örneğini de aslında dün gördük. MİT'in son derece başarılı bir operasyonuyla Azerbaycan ve Ukrayna'dan iki tane üst düzey FETÖ imamı ülkemize getirildi. Daha önce Kosova'da benzer bir operasyonla 6 FETÖ mensubu getirilmişti. Bunların arkası da gelecek. Ülkemize bu ihaneti yapan, 251 insanımızın kanına giren bu ihanet şebekesinin dünyanın hiçbir yerinde rahat nefes almasına izin vermeyeceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum."
"FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi hususunda sonuç odaklı bir sürecinin hayata geçirilmesi bizim temennimiz"Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iade sürecine ilişkin, "Biz açıkçası ucu açık bir süreçten yana değiliz. Aylar, yıllar sürecek bir süreçten bahsetmiyoruz. Aynı Münbiç meselesinde olduğu gibi takvimi belli, sonuç odaklı bir sürecinin hayata geçirilmesi bizim temennimiz." dedi.
Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başkan Erdoğan'ın Brüksel'de yapılan NATO liderler zirvesinde Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı güvenlik risklerini gündeme getirdiğini, özellikle Türkiye'nin aynı anda PKK, DEAŞ ve FETÖ'ye karşı mücadele eden tek NATO üyesi ülke olduğu gerçeğini oturumlar, yaptığı sunumlar ve ikili görüşmelerde aktardığını söyledi.
Başkan Erdoğan'ın NATO'nun genel manada gündemini oluşturan konularda 4 oturumda sunumlar ve birçok ikili görüşmeler yaptığını ifade eden Kalın, "NATO sonuç bildirgesi, bizim açımızdan memnuniyet verici olmuştur. Özellikle Türkiye'nin güvenlik kaygılarının dile getirilmesi ve Türkiye'ye terörle mücadelede daha fazla destek verileceğinin ifade edilmesi bizim açımızdan memnuniyet verici bir paragraf olmuştur." dedi.
Bunun dışında Başkan Erdoğan'ın ABD, Almanya, Fransa, Bulgaristan, Yunanistan ve Ukrayna devlet ve hükümet başkanlarıyla da görüşmeleri olduğunu belirten Kalın, burada da detaylı bir şekilde hem ikili ilişkilerin hem de bölgesel konuların etraflı bir şekilde ele alındığını kaydetti.
Gerek terörle mücadele gerek seçim sonrası kabinenin atacağı adımlar konusunda çalışmaların yoğun şekilde devam edeceğinin altını çizen Kalın, bu çerçevede özellikle içeriye dönük olarak da 24 Haziran seçimlerinde verilen, yapılan vaatlerin de hayata geçirilmesi için çalışmaların hızlandırılacağını vurguladı.
"Hızlı adım atılması gerektiğine inanıyoruz"Kalın, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kalın, "Ankara'da Amerika'dan bir heyet, ortak çalışma grubu bulunuyor. Gerek FETÖ ve gerekse terörle mücadele ile Fetullah Gülen'in iadesi konusunda somut bir adım nedir?" sorusu üzerine ABD ile geçen aylarda yapılan anlaşma çerçevesinde 3 tane ortak çalışma komisyonu kurulduğunu anımsattı.
Kalın, şöyle devam etti:
"Bunlardan bir tanesi terörle mücadele ortak komisyonu. PKK ve diğer terör örgütleri. Bir tanesi Suriye bağlamında Menbiç anlaşması da bu çerçevede sağlandı. Üçüncüsü de FETÖ ile mücadele bağlamında. Bu terör örgütünün lideri ve etrafındaki diğer militanlar Amerika'da yaşıyorlar. Biz bu konuyu müteaddit kereler çeşitli platformlarda hep dile getirdik ve bunun meyvelerini yavaş yavaş almaya başlıyoruz. Arzu ettiğimiz hızda gittiğini söyleyemem. Daha hızlı adım atılması gerektiğine inanıyoruz. Bununla ilgili yeteri kadar karinenin bulunduğu açık."
Kalın, 15 Temmuz iddianamelerinin bütün belgelerini, bilgilerini, mahkemelerde alınan kararları, verilen hükümleri Amerikalı mevkidaşlarıyla paylaştıklarını, bundan sonra da yeni bilgiler, belgeler ortaya çıktıkça paylaşmaya devam edeceklerini belirterek şunları söyledi:
"Burada birkaç konu var. Birincisi terör örgütü liderinin Türkiye'ye iadesi ve Türkiye'de yargılanması. Bununla ilgili Amerikalıların bize zaman zaman dile getirdiği birtakım hukuki zorlukların ya da süreçlerin olduğu meselesi var. Bunu Amerikan sisteminin kendi bağlamı içinde değerlendirmekle beraber, bu terör örgütünün Türkiye'de yaptığı darbe girişimi bu kadar açık seçik ortadayken artık bu konuda daha somut adımların atılması gerektiği hususunu da dile getiriyoruz, getirmeye de devam edeceğiz. Nitekim sayın Cumhurbaşkanımız da Amerikalı mevkidaşı ile yaptığı gerek telefon görüşmelerinde gerekse Brüksel'deki NATO zirvesi marjında bu konuyu da dile getirdi. Biz de mevkidaşlarımızla bu konuları detaylı bir şekilde dile getirmeye devam edeceğiz."
Bugün yapılan toplantının da bu açıdan önem arz ettiğine işaret eden Kalın, "Tabii biz gerekli bilgi ve belgeleri sunduk, şimdi Amerikalı yetkililerin bunları alıp, kendi sistemleri içerisinde nasıl adım atacaklarını göreceğiz. Ama biz açıkçası ucu açık bir süreçten yana değiliz. Yani aylar, yıllar sürecek bir süreçten bahsetmiyoruz. Aynı Münbiç meselesinde olduğu gibi takvimi belli, somut sonuç odaklı bir sürecin hayata geçirilmesi bizim temennimiz. İlgili arkadaşlarımız bu konuda çalışmalarını devam ettirecekler." değerlendirmesinde bulundu.
"Sayı artabilir, artmayabilir"Başkan Erdoğan'ın, "kurulların sayısında artırılma olabileceği" ifadesinin hatırlatılması üzerine Kalın, şu an itibariyle 9 politika kurulu inşa edildiğini ve bunların amacının çevre, ekonomi, dış politika, güvenlik ve kültür sanat gibi alanlarda makro düzeyde politika geliştirmeye dönük çalışmalar yapmak olduğunu söyledi.
Önce kurulların kanunen oluşturulduğunu, atamaların yapılacağını bildiren Kalın, "Çalışmaya başladıkları zaman da bu politika önerilerini, çalışmalarını Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edecekler. Çünkü her bir kurulun asli başkanı Cumhurbaşkanımız. Orada bir vekili olacak. Bir kurulun başkanı şeklinde ve onlar ilgili kurumlarla yapılan istişareler neticesinde talimata dönüştürülecek. İlgili bakanlıklar tarafından da hayata geçirilecek." dedi.
Mekanizmanın ana hatlarıyla bu olduğunu ifade eden Kalın, şu an itibariyle 9 politika kurulu belirlendiğini ve ama zaman zaman Başkan Erdoğan'ın iradesi çerçevesinde duyulan ihtiyaca göre yeni kurulların, geçici kurulların oluşturulabileceğini söyledi.
Kalın, şöyle konuştu:
"Yani konu bazlı ihtiyaca binaen süreli ve sınırlı birtakım kurullar da oluşturulabilir. Ama şu an itibariyle 9 kurulumuz var. O manada sayı artabilir, artmayabilir. Cumhurbaşkanı Yardımcılığı sayısı da yine ihtiyaca binaen önümüzdeki süreçte sistemin tam manasıyla oturma sürecini izledikten sonra sayın Cumhurbaşkanımızın tasarrufunda olan bir konudur. Sayı artırılabilir. Bir Cumhurbaşkanı Yardımcılığı daha ilave edilebilir. Bu Cumhurbaşkanımızın uhdesinde olan bir konu."
"Dar kapsamlı toplantılar yapılabilir"Cumhurbaşkanlığı kabinesinin hangi sıklıkla toplanacağı konusunda da çok kesin belirlenmiş bir takvim bulunmadığına işaret eden Kalın, "İhtiyaca binaen haftada bir olabilir, iki haftada bir olabilir. Ama bunun dışında ilgili konuyla bağlı olmak üzere Cumhurbaşkanımız 3, 4, 5 bakan arkadaşımızla daha dar kapsamlı toplantılar da yapabilir." dedi.
Yeni sistemin bu esnek ve etkin yapısını kabine toplantılarına da yansıtılacağını vurgulayan Kalın, "Dolayısıyla hafta bir, 15 günde bir yapılacak olan bütün bakanların katılımıyla gerçekleşecek kabine toplantıları yanında daha dar ilgili bakan arkadaşların katıldığı toplantılar da yapılacak." diye konuştu.
OHAL açıklamasıCumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Çok olağanüstü bir tehditle karşılaşmamız durumunda OHAL mekanizması tekrar hayata geçirilebilir ama şu an itibarıyla 18 Temmuz'da OHAL'in sona erdirilmesi, mevcut yasalar ve kanunlar çerçevesinde terörle mücadelenin devam ettirilmesi öngörülüyor." dedi.
Başkan Erdoğan'ın NATO Zirvesi sonrasında Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile görüşmesi hatırlatılarak, görüşmede, Yunanistan'daki Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının iadelerine ilişkin yeni bir gelişme olup olmadığının sorulması üzerine Kalın, iki liderin, uzun ve kapsamlı bir görüşme yaptıklarını söyledi.
Türkiye ile Yunanistan arasında FETÖ mensubu askerlerin iadesi dışında birçok konu bulunduğunu dile getiren Kalın, görüşmede, Ege meselesi, ikili ekonomik ilişkiler, Kıbrıs meselesi, Yunanistan'da yaşayan Türk-Müslüman azınlığın sorunları, Atina'daki cami ve müftülerin seçim yoluyla iş başına gelmesi konularının ele alındığını belirtti.
Kalın, görüşmede, Türkiye'den kaçan 8 darbeci askerle sınır ihlali yaptığı için şu anda Türkiye'de tutuklu bulunan 2 Yunan askerinin durumunun etraflı şekilde konuşulduğunu bildirdi.
"Hukuk adına da bir katliamdır"Erdoğan ile Çipras'ın görüşmesinin yapıcı bir ortamda geçtiğini aktaran Kalın, şöyle konuştu:
"Sayın Cumhurbaşkanımız da dün aslında toplantıdan sonra ifade ettiler. Çipras'ın konuya iyi niyetle yaklaştığını görüyoruz, bunu takdirle karşılıyoruz ama somut olarak baktığınız zaman hukuki süreç 2 yıla yaklaştı. Maalesef Yunan hukuk sistemi içinde 8 darbeci askerin tabiri caizse salıverilmeye doğru gittiğini adım adım müşahede ediyoruz. Bu bizim için endişe verici bir durum. Önce Yunan mahkemelerinde muhakeme edilen ardından iltica başvurularında bulunan ve bir kısmının ilticaları kabul edilen, bir kısmının reddedilen bu kişilerin şu anda belli bir süre sonunda bir şekilde serbest bırakılacağına dair bizde bir endişe var. Bu, açıkça hangi hukuki gerekçeyle olursa olsun Türkiye'de darbe girişiminde bulunmuş, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve ailesinin hayatına kastetmiş kişilerin bu hukuk sistemi içinde salıverilmesi gibi bir sonucu doğuracaktır ki bu hukuk adına da bir katliamdır."
Hukukun en önemli ilkelerinden birinin, demokratik kurumları, seçimle iş başına gelmiş kişileri koruması olduğuna dikkati çeken Kalın, "İkinci olarak da tabii ki ikili ilişkilerimiz anlamında da bunun yaratacağı bir gerginlik olacaktır. Umarız Yunan makamları, kendi mahkemeleriyle... Tabii bu Yunanistan'ın içişleri yani bizim oraya doğrudan müdahalemiz söz konusu değil, bizim muhatabımız Yunan hükümetidir, Sayın Çipras'dır. Bu konuyla ilgili darbecileri sevindirmeyecek adımlar atmalarını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
MİT'in Azerbaycan'daki FETÖ operasyonu"MİT, Azerbaycan'da FETÖ'ye yönelik operasyonu Azerbaycan güvenlik güçleriyle beraber mi gerçekleştirdi yoksa kendi operasyonu mudur?" sorusuna Kalın, "Tabii ki Milli İstihbarat Teşkilatımız, bunu Azerbaycan'daki karşıtlarıyla muhataplarıyla birlikte gerçekleştirdiler. Bu manada Azerbaycan makamlarına da teşekkürlerimizi ifade etmek istiyoruz. Aynı şekilde Ukrayna'da da benzer bir süreç işledi." karşılığını verdi.
Meclis takvimiMeclis takvimine ilişkin soru üzerine Kalın, Meclisin çalışma takviminin, Meclisin uhdesinde, tasarrufunda olan bir konu olduğunu söyledi.
Kalın, "Bize gelen haberlere göre şu anda komisyonlar oluşturuluyor, zannediyorum önümüzdeki birkaç gün içinde bununla ilgili süreç başlayacak, ardından bir kanun teklifi yapılacağına dair bir bilgi var bizde. Bunun ne kadar süreceği, kanun teklifinin kapsamının ne olacağı Mecliste belirlenecek. Meclisin birkaç hafta daha çalışacağı gibi bir intiba ediniyoruz. Nihai olarak Meclisin ne zaman kapatılacağı Meclisin uhdesinde olan bir konudur." diye konuştu.
"OHAL kalkacak mı?"Kalın, "Olağanüstü hal uygulamasının kaldırılmasından sonra yeni düşünülen sistem nasıl gerçekleşecek? Bölgesel OHAL ya da terör olaylarının yaşandığı alanlarda uygulanılacak 'kısmi OHAL' şeklinde mi olacak?" sorusunu da yanıtladı.
18 Temmuz gecesi mevcut OHAL'in süresinin sona ereceğine işaret eden Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hatırlarsanız, bunun uzatılmaması yönünde Sayın Cumhurbaşkanımızın da bir iradesi ve beyanı olmuştu. 'Bu, terörle mücadele, FETÖ, PKK, DEAŞ ve diğer terör örgütleriyle ilgili mücadelede bir zaafa, şüpheye ya da bir duraklamaya, yavaşlamaya yol açabilir.' şeklinde kimsenin bir düşüncesi ya da endişesi olmasın. Çünkü bu mücadele çok kararlı şekilde devam edecek. OHAL kalktıktan sonra da mevcut kanunlar içerisinde, terörle mücadele yasaları çerçevesinde bu mücadele devam edecek. Çok olağanüstü durumlarda, çok olağanüstü bir tehditle karşılaşmamız durumunda OHAL mekanizması tekrar hayata geçirilebilir ama şu an itibarıyla 18 Temmuz'da OHAL'in sona erdirilmesi, mevcut yasalar ve kanunlar çerçevesinde terörle mücadelenin devam ettirilmesi öngörülüyor."
Döviz kurundaki dalgalanmaDöviz kurundaki dalgalanma hatırlatılarak, bunun engellenmesine ilişkin alınacak tedbirlerin sorulması üzerine Kalın, konuyla ilgili kapsamlı çalışma yapıldığını bildirdi.
Ekonomiyle ilgili çalışmaların tek bir elde toplanmasının, bu sürecin aslında en önemli farklarından ve faydalarından biri olacağına dikkati çeken Kalın, şunları kaydetti:
"Daha önce biliyorsunuz 5-6 birimde ele aldığımız ekonomi konuları vardır. 5-6 bakanlık ekonomiyle ilgiliydi. Şimdi bunlar tek bir elden sevk ve idare edilecek. Bununla ilgili Orta Vadeli Program çerçevesinde atılacak adımlar hazırlanıp ilan edilecek. Bununla ilgili her gün spekülatif açıklama yapmak suretiyle piyasalara birtakım yanlış mesajların verilmesi de doğru olmaz. Hükümetimiz, Cumhurbaşkanlığımızın başkanlığında Hazine ve Maliye Bakanlığımız gerekli adımları atacaktır, gerekli açıklamaları yapacaktır. Bunun ne azı ne de daha fazlası kimseye bir fayda sağlamaz. Şu anda bu çerçevede bu adımların atılacağını ifade etmekle yetineyim ben de."