Ankara
New York Times gazetesinin David Kirkpatrick imzalı haberine göre, Hafter, Trablus'a yönelik saldırı emri vermeden önce Bolton ile telefonda görüştü.
Libya'nın o dönemde Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde sadece Libyalıların katılacağı bir ulusal diyalog konferansına hazırlandığı hatırlatılan haberde, "Hafter'in başkente yönelik saldırısına Bolton'ın 'hayır' yanıtı vermediği" belirtildi.
Gazeteye konuşan eski bir ABD'li yetkili, Bolton'ın Hafter'in Trablus'a saldırısına "yeşil veya kırmızı değil sarı ışık yaktığını" söyledi.
Ancak hem Hafter hem de ABD tarafından söz konusu telefon görüşmesi hakkında bilgilendirilen üç Batılı diplomat, "Bolton'ın 'Eğer ki saldıracaksan elini çabuk tut' dediğini" ve Hafter'in bunu örtülü bir "rıza" olarak algıladığını aktardı.
Haberde Beyaz Saray'ın Libya'daki ikircikli politikasının sadece uluslararası alanda değil Washington çevrelerinde de kafa karışıklığına yol açtığı ifade edildi.
Bin Zayid ve Sisi'den "Hafter'i parlatma" çabası
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin Hafter'e destek vermesi için ABD Başkanı Donald Trump'ı ikna etmeye çalıştığı aktarıldı.
Habere göre Bin Zayid, Aralık 2016'da Trump başkan seçildikten sonra New York'ta bir araya geldiği yeni başkanın ekibine Hafter'i tanıttı.
Ulusal Güvenlik Konseyinin eski bir çalışanı olan Andrew Miller da "Mısırlı ve BAE'lilerle gerçekleştirilen görüşmelerde Hafter'in her zaman birinci konu olarak gündeme taşındığını" söyledi.
Gazeteye konuşan eski Beyaz Saray yönetimi çalışanları, Sisi ve Bin Zayid'in, Hafter'in 4 Nisan 2019'da başlayan Trablus saldırısına Trump'ın desteğini açıklaması için yoğun çaba harcadığını aktardı. Sisi'nin 9 Nisan'da, Bin Zayid'in de 18 Nisan'da, Trump'a "Hafter'e desteğini açıklaması" yönünde telkinde bulunduğunu anlattı.
Haberde sadece bir gün sonra 19 Nisan'da Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Başkan Trump'ın Hafter ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve "Hafter'in terörle mücadelesini takdir ettiği" yönündeki beyanına yer verildiği hatırlatıldı.
Trablus'taki hükümetin başından beri terörle mücadelede ABD ile ortak hareket ettiği hatırlatılan haberde, İngiltere'nin 2018 yılına kadarki Trablus Büyükelçisi Peter Millett'ın bu adımla "Amerikalıların mantığa ters biçimde taraf değiştirir gibi göründüklerini" ifade ettiği açıklamasına yer verildi.
Ruslar hesaplamayı iyi yaptı
New York Times'ın haberinde, ABD'deki Beyaz Saray yönetiminin Arap liderlerin telkinleriyle adım atmasına karşın Rusya'nın sahadaki unsurlarının Libya konusunda Moskova'yı daha doğru bilgilendirdiği değerlendirmesi yapıldı.
Rus güvenlik şirketi Wagner'in sahibinin, Kremlin Sarayı'nın yemek işini yönettiği için "Şef" lakabıyla anılan Yevgeny Prigozhin'e ait bir düşünce kuruluşu için çalıştığını iddia eden iki araştırmacının hazırladığı raporlara ulaşan gazete, bu raporları hazırlayan Rusların "Hafter'i inatçı ve çalışılması zor bir kişi olarak" değerlendirdiğini aktardı.
Rusların hazırladığı raporda, "Hafter'in hatalı ve rakibine göre zayıf bir askeri lider olduğu" tespiti yapılırken, Hafter'in başkente saldırması durumunda Rusya'nın paralı askerler göndererek darbeci lider üzerinde tesir kazanabileceği paylaşıldı.
Haberde, Rusya'nın aynı şekilde Libya'nın devrik lideri Muammer Kaddafi yönetiminden isimlerle de iletişime geçtiği ve bunların gelecekte söz sahibi olmaları hesap edilerek Libya'ya tekrar dönmeye teşvik ettiği ileri sürüldü.
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, 4 Nisan 2019'da başkent Trablus'a yönelik saldırı emri vererek ülkesini bir şiddet sarmalına sürüklemişti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com