İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Akşener, partisinin Meclis grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Konuşmasının büyük bölümünü Barış Pınarı Harekatı ve sonrasında gelişen olaylara ayıran Akşener, ABD Başkanı Donald Trump'un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gönderdiği mektubu eleştirdi.
Meral Akşener, şöyle konuştu:
"ABD Başkanı, 9 Ekim'de bir mektup yazıyor. 'Daha önce ekonomini yerle bir ettim, yine ederim' diye alenen tehdit ediyor. Hakaret dolu sözler sarf ediyor. Mektubun sonuna da 'seni arayacağım' diye not düşüyor. Mektupta bir tek gülücük emojisi eksik. Bu denli ciddiyetsiz, bu denli dejenere bir mektup. Aynı ABD Başkanı, harekat durduktan sonra ne dedi biliyor musunuz? 'Okul bahçesindeki çocuklar gibi kavga etmeleri gerekiyordu. Bıraktım kavga ettiler, sonra da ayırdım.' dedi. Bizi yönetenlerin 'Zafer' diye pazarladıkları olay, 'Dostum' Trump'a göre bu kadar basitmiş. Peki sonra ne oldu? Sayın Erdoğan çıktı, dedi ki 'Karşılıklı olan sevgi ve saygımız, bunları gündemde tutmaya müsaade etmiyor. Bu konuyu önceliğimiz olarak görmüyoruz.' Aynen böyle dedi. Türk Milleti'nin birlik sembolü olan, Cumhurbaşkanlığı makamına saygısızlığı, Mehmedimin canı pahasına, kanı pahasına verdiği mücadeleyi, okul bahçesindeki çocukların dalaşmasına benzeten bu hadsizliği, öncelikli mesele olarak görmüyormuş Cumhurun Başkanı. Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum; Kasımpaşalıların başını öne eğdin. Türk Milleti'nin başını öne eğdin. 'Görüşmem' dediğin adamla, denginmiş gibi koltukları yan yana koyarak poz verdin. Şak diye 'Dur' dediler, 'Tak' diye durdun. Yazıklar olsun."
"Türkiye dost ve düşmanlarını da görme fırsatını yakaladı"Akşener, Harekat sayesinde, sadece milli birlik ve beraberliğin öneminin ortaya çıkmadığını aynı zamanda Türkiye'nin dost ve düşmanlarını da görme fırsatını yakaladığını vurguladı.
"Dostu gördük, düşmanı gördük" diyen Akşener, şunları kaydetti:
"Harekat süresince, Filistin'le İsrail'in bize karşı saf tutmalarını izledik. Avrupa Birliği'nin, terörist propagandasını sahiplenmesini bir kenara yazdık. Amerikan Senatosu'nda Türk dostu sandığımız bazı grupların bir anda nasıl Türk düşmanı kesildiğini gördük. Yıllardır dizlerinin dibinden ayrılmadığın, yere göğe sığdıramadığın Arap ülkeleri, Birinci Dünya Savaşı'na dönüş yaptılar. Bizi arkadan bıçakladıkları o kanlı hançerin, hala ellerinde durduğunu hatırladık.
Tüm bunlar olurken, öte tarafta var olan, değişmeyen ve değişmeyecek dostluğa, kardeşliğe bir kez daha şapka çıkardık. Bu vesileyle Attila'nın torunu Macar ülkesine selam olsun. Can Azerbaycan'a selam olsun. Orta Asya bozkırlarının yiğitlerine, Türk devletlerine selam olsun. Babür Türk devletinin mirasçısı, Pakistanlı kardeşlerimize selam olsun. Turan illerinin has evlatları, sizlere selam olsun. Demek ki neymiş Sayın Erdoğan? Kime dost, kime düşman dediğine dikkat etmek lazımmış. Demek ki neymiş? Kimin için ağladığına, kimin ardından yas tutup, bayrakları yarıya indirdiğine özen göstermek lazımmış."
"Türkiye'yi tekrar 17. büyük ekonomi yapacağız"Türkiye'nin İYİ Parti iktidarında üretime dayalı ve verimliliği esas alan bir modele geçiş yapacağını kaydeden Akşener, iktidar olduklarında ülkenin ekonomide kalitesiz büyüme hastalığından da kurtulacağını ileri sürdü.
Akşener, projelerini şöyle anlattı.
"Türkiye ilk aşamada 1 trilyon dolarlık hasılaya ulaşıp, tekrar 17. büyük ekonomi olacak, sonrasında da 1 buçuk trilyonluk milli gelir hedefine hızla yürüyecek, tarımın milli gelirdeki payını, yüzde 10'un üzerine çıkaracağız. Sanayideki KOBİ'ler gibi, tarımda da küçük ve orta ölçekli aile işletmelerini esas alacağız. Bizim çiftçiye bakışımız, girişimciye bakışımızdan farksızdır. Yaklaşık 2,5 milyon aile işletmesini güçlendirmek, temel hedefimiz olacak. Gençlerin aile işletmelerinde devam etmelerini teşvik edeceğiz. Tarımda girişimci olarak devam eden gençlerin şayet evliyseler, eşlerinin de Bağ-Kur primlerini 5 yıl boyunca devlet olarak biz karşılayacağız. Onların sağlayacağı üretim bu maliyeti kat be kat karşılayacak.
Teknoloji odaklı sanayi dönüşüm programı vasıtasıyla, üretim ve ihracatımızda, orta ve ileri teknolojili ürünlerimizin payını artıracağız. Ülkemizde 3 buçuk milyon KOBİ var. Bu, çok ciddi bir istihdam potansiyeli demek. Yeni nesil girişimcilik yanında, teknoloji gelişim merkezleri aracılığıyla hem verimliliği hem de istihdamı artıracağız. KOBİ'lerde mevcut teknoloji seviyesini yükselttiğimizden, istihdam edilen kişi sayısı da artacak. Bu plan çerçevesinde 2 milyondan fazla vatandaşımıza iş sağlayacağız."
Akşener, Türkiye'de şu anda 28 milyon insanın istihdam edildiğini, görevi devraldıklarında bu rakamı 36 milyonun üzerine çıkaracaklarını söyledi.
İYİ Parti'nin güçü ve mutlu bir Türkiye'yi hayal ettiğini kaydeden Akşener, "Böyle bir Türkiye karşısında herkes hareketlerine dikkat edecek. Çünkü bilecekler ki güçlüyüz. Peluş kafalı biri çıkıp ülkemize ve milletimize hakaret edemeyecek. Bilecek ki Türkiye'yi onca hakaretine rağmen hala, 'Dostum' diyebilen birileri yönetmiyor. Bölgemizdeki meselelerde, figüran olmayacağız. Çünkü herkes kabul edecek ki Türkiye ele güne muhtaç değildir. İmkanları, kaynakları vardır ve bunları doğru kullandığı için güçlüdür. İşte o zaman Türkiye, ikna olmaya giden değil, ikna eden bir ülke olacak."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com