MELBOURNE - Recep Åžakar
Avustralya'nın Ballarat kentindeki bir ortaokulda Hristiyan Kardeşler mensubu Edward Dowlan'ın cinsel istismarına uğrayan Peter Blenkiron, "Çocuklara yönelik cinsel istismar sadece Avustralya'nın değil dünyanın sorunu." dedi.
Victoria eyaletinin Ballarat kentindeki St Patrick's Ortaokulu'nda öğrenciyken Hristiyan Kardeşler üyesi Dowlan'ın cinsel istismarına uğrayan ve yaşadıklarını hiçbir zaman hafızasından çıkaramayan 53 yaşındaki Blenkiron, gelecek nesillerin benzer tacizlerle karşı karşıya kalmaması için yaşadıklarını, tacize uğradığı okulun önünde AA muhabirine anlattı.
"Aslında bu tecavüzdür"
Blenkiron, 11 yaşındayken başına gelen bu olaydan sonra yapılan haberlerden, soruşturmalardan ve açılan davalardan bir sonuç alınamadığını vurgulayarak, "Çocuk istismarı gibi yumuşak ifadeler kullanılıyor. Aslında bu tecavüzdür. Mağdurlarını hayatlarının sonuna kadar etkileyecek bir şey. Okul arkadaşlarımın çoğu erken yaşta öldü. Kendi yaşamlarına son verdiler. İçki içerek, ilaç ve uyuşturucu kullanarak kendilerini öldürdüler." diye konuştu.
"Yardım istemek güçsüz olduğunuz anlamına gelmez"
Özellikle tacize uğrayan erkeklerin, benzer durumdaki kadınlara oranla yardım istemekte geç kaldıklarını ifade eden Blenkiron, "Maalesef bu sorun dünya genelinde yaşanıyor, sadece Avustralya'da değil. Hepimiz zorlanıyoruz. Erkekler, adam olup bununla başa çıkmamız lazım diye düşünüyor. Bazen yardım istemek daha fazla cesaret ister." dedi.
Cinsel tacize uğrayanların büyük bölümünün uzun süre inkar dönemi yaşadıklarını aktaran Blenkiron, bunun kendisinde 38 yıl sürdüğünü anlattı. Blenkiron, "Şahsen ben 38 sene bu inkar döneminde kaldım. Çok başarılı biriydim. Çok çalıştım. 'Yaşananlar beni etkilemedi aslında' deyip, hayatıma devam ettim. Sonra bir gün dağıldım, durumum kötüye gitmeye başladı. Daha hızlı koşması gerektiğine inanan bacağı kırık bir adam gibiydim." ifadesini kullandı.
"Sessizlik istismarı besler"
Cinsel istismara uğrayanlara yardım istemeleri çağrısında bulunan Blenkiron, "Yaşananlar sizin suçunuz değil. Sessizlik istismarı besler. Sessizliği ve utancı kırarsan bütün toplum değişir ve iyileşmeye başlar." değerlendirmesini yaptı.
Cinsel tacize uğradığını açıkladıktan sonra kilisenin kendisine bir süre yardım ettiğini, daha sonra yardımı kestiğini ifade eden Blenkiron, bunun üzerine kiliseyle 4 yıl süren hukuk savaşına girdiğini söyledi.
Blenkiron, "Zorlu bir hukuki savaşa girdik. O süreçte çalışamadım. İşimi kaybettim, her şeyimi kaybettim. Erkenden yardım alsaydım o zaman farklı bir senaryo yaşardım. Hala bir işim olurdu, hala iyi kazanabilirdim." dedi.
Dünyada toplumların gelecek için atacakları adımlarda çocukları ilk sıraya yerleştirmeleri gerektiğine işaret eden Blenkiron, "Her toplum, her birey çocukların geleceği için iyi olacak mı diye kendilerine sorsa dünyayı değiştiririz." diye konuştu.
dikGAZETE.com