Kastamonu
36 yaşındaki Muharremoğlu, 11 yaşında gittiği İstanbul'da çeşitli işlerde çalıştı. En son özel bir bankada görev yapan Muharremoğlu, işten eve gelirken çöpte bir kutu içinde yavru kediler ve annelerini gördü. Muharremoğlu, bu kedilere evinde bir süre baktı.
Azdavay ilçesinin Kerpiçlik köyünde ikamet eden babasının alzaymır ve Parkinson hastalığının artması üzerine memleketine dönmeye karar veren Muharremoğlu, evinde baktığı 16 kediyi de yanında getirdi.
Köyde hem babasına bakan hem de kedileriyle ilgilenen Muharremoğlu'nun kedilerinin sayısı 28'e ulaştı.
Evinin altında bulunan ahıra yatak koyan Muharremoğlu, kedilerin üşümemesi için yatağın üzerini battaniye ve samanla kapattı. Muharremoğlu, kedilerine araba çarpmasın diye köydeki bazı noktalara "Dikkat hayvan çıkabilir" tabelaları astı.
Esin Emine Muharremoğlu, AA muhabirine, hayvanları çok sevdiğini söyledi.
İstanbul'da işten eve dönerken çöp konteynerinin içinde bulduğu kedilerden o günden sonra ayrılamadığını anlatan Muharremoğlu, şunları dile getirdi:
"Çok küçüklerdi, kıyamadım. Orada bırakıp gitmek bana göre değil. Saklı, gizli eve getirdim. Biraz bakabildiğim kadar baktım. Bunlar büyüyünce ses yapmaya başladılar. Babama bakmak için köye gelmem gerekiyordu. Ben de araba ayarladım. 'Bunların en uygun yeri köydür, orada kimse karışmaz, en azından sağlıklı bir yaşam sürecekler.' dedim. Üzerinden 3 yıl geçti. Kopamıyorum şu anda."
"Bir yerlerine bir şey olduğu zaman üzülüyorum"
Kedi sayısının 3 yılda arttığını belirten Muharremoğlu, "Onları çocuğum gibi görüyorum. Onlar benim bir parçam. Bir yerlerine bir şey olduğu zaman üzülüyorum. Çünkü onlara emek verdim. Bir karşılığı yok bunun. Evimizin altında eskiden büyükbaş hayvanlar için kullanılan ahır var. Ahıra yatak, battaniye, saman bıraktım bu şekilde soğuktan muhafaza edebiliyorum. En azından hasta olmadılar, üşümediler." diye konuştu.
Muharremoğlu, kedileri için ilaç ve mama kabul ettiğini ancak maddi yardım istemediğini belirtti.
Köy sakinlerinden Emine Muharremoğlu ise Esin Emine Muharremoğlu'nun İstanbul'dan kedilerle gelmesini ilk başta köydekilerin çok yadırgadığını dile getirerek, "Burada 'İstanbul'dan kedi getirilir mi?' diyenler oldu. Çok kedi beslemesini de yadırgadılar. Daha sonra alışmaya başladılar. Esin kedileri çok seviyor, çok bağlı. Bazen hastalanıp ölüyorlar arkalarından ağlıyor. Çok merhametli." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
