Gündem

'İsrail ve Rusya birbirleriyle kriz istemiyor'

Rusya ile İsrail arasında uçak düşürmeyle başlayan krizi değerlendiren uzmanlar, iki tarafın stratejik nedenlerden dolayı krizi görmezden gelebileceği görüşünü belirtti.

'İsrail ve Rusya birbirleriyle kriz istemiyor'
26-09-2018 17:57

İSTANBUL - GÜLSÜM İNCEKAYA

Rusya ile İsrail arasında uçak düşürmeyle başlayan krizi değerlendiren uzmanlar, iki tarafın stratejik nedenlerden dolayı krizi görmezden gelebileceği görüşünü belirtti.

Akdeniz'de Rus İl-20 askeri uçağı, Suriye rejimine ait S-200 hava savunma sistemi tarafından 17 Eylül'de düşürülmesinden sonra, Rusya'nın İsrail'e karşılık verip vermeyeceğini tartışmalarına ilişkin uzmanlar, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

"usya burada mağdur olarak duruyor"

Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, Rusya'nın, İsrail dahil bir çok oyuncunun Suriye'den geri çekilmesini sağlamaya çalıştığı bir süreçte, uçak krizinin yaşanmasının arkasında çok farklı nedenlerin olabileceğini söyledi.

Krizin bir çatışmaya dönüşüp dönüşmeyeceğine İsrail'in karar vereceğini dile getiren Dedeoğlu, şöyle konuştu:

''Soçi'de Erdoğan ile Putin arasında İdlib ile ilgili kararlar verildiği sırada İsrail’in manipülasyonuyla Rus uçağının Suriye'de düşürülmüş olması, Rusya için ikinci bir uçak krizine neden oldu. Bu kriz, iki ülke arasında bir çatışmaya da dönüşebilir ya da Türkiye ile olan birinci uçak krizi gibi uzlaşı zemini oluşturularak yeni bir başlangıca da dönüşebilir. Buna karar verecek oyuncu İsrail. Çünkü Rusya burada mağdur olarak duruyor. İsrail Başbakanı Netanyahu’nun özür dilemesi, Suriye'de manipülasyon ile karşı karşıya geldiklerini söylemesi, Rusya ile arasında büyük bir kriz oluşmasını istemediğini gösteriyor.''

"Rusya, ABD güdümündeki İsrail'den rahatsız"

Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, İsrail'in Rusya’yı tümüyle karşısına almayı arzulamadığını, Rusya'nın ise Doğu Akdeniz’deki üslerinde "hareket imkanı sınırlanır" kaygısıyla İsrail'i düşman ilan etmekten kaçındığını vurguladı.

İsrail’in bütünüyle ABD’ye eklemlenmiş bir ülke olmak da istemediğini ifade eden Dedeoğlu, şunları kaydetti:

''İsrail’in Rusya ile ilişkilerini düşmanlık düzeyine getirmeyi istememesinin en önemli nedeni, Rusya’nın bölgede ve Akdeniz'deki varlığı. Üstelik Rus varlığının gerileyeceğine dair herhangi bir işaret de yok. İsrail ayrıca Ortadoğu’da güç, dünyada prestij kaybeden ABD ile işbirliği yapan, başkalarıyla yapmayan ülke durumuna da düşmek istemiyor. ABD’nin İsrail ile bu kadar yakın bir siyaset uygulaması, İsrail’in sadece ABD’nin istediği ölçüde kıpırdayacağı anlamına gelir."

"Rusya, iyi bir koz almış durumda"

Prof. Dr. Dedeoğlu, İsrail'in, Rusya'nın oradaki varlığının farkında olduğunu dile getirerek, bir harekette bulunurken ABD'nin rızasını nasıl alıyorsa aynı şekilde Rusya'nın da rızasını alarak bir politika üretmesinin mümkün olduğunu söyledi.

İsrail'in, Rusya ile karşı karşıya geleceği bir politika uygulamak istemediğini belirten Dedeoğlu, "Yani gerilimi İran’la sınırlı tutma arzusunda. Uçak krizi bunun sınırlarını belirleyecek gibi gözüküyor. Aynı şekilde Rusya da ABD güdümünde hareket eden bir İsrail'den rahatsızlık duyuyor. Rusya'dan İsrail'e yönelik hamle gelir mi, gelmez mi orası çok açık değil. Gelse bile biraz zamana yayılacaktır. Ama Rusya bazı konularda İsrail üzerinde baskı oluşturmak için eline iyi bir koz almış durumda.'' değerlendirmesinde bulundu.

"İsrail'in tek amacı İran'ı kendinden uzak tutmak'

İsrail'in Suriye'de belirli bir hedefi olmadığını, müdahalelerin çok daha komplike nedenlere dayandığına dikkati çeken Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, şöyle devam etti:

''Suriye'de İsrail'in zaman zaman gerçekleştirdiği hareketleri tek bir nedene bağlamamak gerekiyor. Ayrıca İsrail orada tek başına hareket etmiyor. Bölgede ABD, Suudi Arabistan ve Mısır ile kurduğu bir ittifak var. Bu ittifak, Doğu Akdeniz bölgesinde Rus egemenliğinin fazla yaygınlaşmasına engel olmaya çalışırken, ABD’nin oradaki askeri varlığını koruyacak alanların da kısmen kalmasını sağlamaya çalışıyorlar. İsrail ve müttefiklerinin yürüttüğü bu siyasetin en temel amacı ise İran'ın bölgedeki etkinliğini azaltmak ve İsrail'den mümkün olduğunca uzak tutmak."

Dedeoğlu, İsrail burada İran'ı sınırlarken kendisine de rahat hareket edebileceği alanlar sağlamaya çalıştığını aktararak, bununla da Golan Tepeleri'nin yeniden gündeme gelmesine engel olmaya çalışacağını söyledi.

"İsrail, Rusya ile ilişkilerini gerilim düzeyine çıkarmaz''

İstanbul Aydın Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nadir Devlet ise şu değerlendirmelerde bulundu:

"Dolayısıyla İsrail, ne Suriye'ye ne İran'a karşı askeri bir hareketliklik içine girer ne de Rusya ile ilişkilerini gerilimli bir düzeye çıkarır. Netanyahu'nun Rusya'dan özür dilemesi de bunun bir göstergesi. İsrail'in dönem dönem Suriye'ye yönelik saldırılarının diğer bir nedeni de Golan Tepeleri'ndeki pozisyonunu korumak ve bu tepeleri Suriye'ye iade etmemek.''

"Rusya, İsrail'e saldırırsa karşısına ABD'yi alır''

İsrail'in uçağı düşürdüğü kesinleşse bile Rusya'nın ABD ile karşı karşıya kalmamak için İsrail'e yönelik bir hareketliliğe girmeyeceğini savunan Devlet, şöyle devam etti:

"Birkaç ay öncesine kadar bile Moskova ile Tel Aviv arasında sıkı ticari ve siyasi görüşmeler oldu. Rusya, doğrudan doğruya İsrail'i suçlamakla birlikte bunu ilişkilerine yansıtıp bozmak istemiyor. Bunun birçok sebebi var. İsrail'e yönelik askeri bir harekat durumunda ABD'yi karşısında alır. Şu an için Rusya böyle bir riski göze alamaz. Rusya güçsüz ülkelere çok rahat girebilir ama arkasında ABD ve güçlü müttefikler olan İsrail'e girmez hatta müeyyide bile uygulayamaz."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER