Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral, "İran Devrim Muhafızları’nın terör örgütü listesine alınması" konusunda Uluslar arası camiaya harekete geçmeleri çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral, "Ateşkes Masasında Suriye" başlıklı basın açıklamasında kutuplaşan dünyanın kutuplarında vicdanların donduğunu, insanlığın adeta buzullar altında kaldığını belirtti. Suriye’de kaos karanlığının biraz daha derinleştiğine işaret eden Saral, Suriye meydanında imtihan olan dünyanın bu imtihanı kaybettiğini vurguladı. Saral, ABD ve Rusya’nın üzerinde anlaştığı ve iki gün sonra yürürlüğe girmesi öngörülen ateşkesi "Suriye üzerinde oynanan tiyatronun yeni perdesi"ne benzetti. Suriye muhalefetinin suikastçılar tarafından savunulmasının söz konusu olamayacağını belirten Saral, "Bu ateşkes masası değil kan bezirganlarının hümanizma tiyatrosudur" dedi.
ABD ve Rusya’nın kurulan ateşkes masasıyla bağ sahibi rolünde, bağın gerçek sahipleri olan Suriye muhalefetine "cırıl muamelesi" yaptığını kaydeden Saral, masaya davet edilen ve dışında bırakılan gruplara bakıldığında gerçeğin görüleceğini vurguladı.
"ATEŞKES MASASI DEĞİL ATEŞİ YÜKSELT MASASI"
El Nusra, Ahrar-ı Şam, Ceyş’ül Şam, Türkmen Cephesi gibi Suriye’nin gerçek sahipleri denilebilecek grupların dışarıda bırakıldığını savunan Saral, "Cephetül Şamiyye, Ceyş’ul Suvvar, Sahil Tümeni, PYD ve Mukaveme Essuriye gibi kurgusal, güdümlü yapılar üzerinden bir masa teşkil edilirse ki öyle gözüküyor, o masa ateşkes değil ateşi yükselt masası olur. Bu şartlarda ateşkes anlaşmasının gerçekleşeceğine inanmıyorum. Çünkü masaya çağrılmayan gruplar, ateşkesi ve alınacak olan kararları peşinen tanımayacaklardır" ifadelerini kullandı.
İki gün önce Lazkiye’nin Ceble beldesinde Rusların yaptığı askeri toplantıyı Ahrar-ı Şam ve Beyan hareketinin ortaklaşa vurmasını ateşkes masasına gönderilen bir mesaj olarak değerlendiren Saral, "Diğer taraftan Rusya, Esed’e meşruiyet kazandırarak muhaliflerin her türü mukavemetini terörist eylem kapsamında değerlendirip, ilgili muhalif grupları da uluslararası planda terör örgütü olarak tanımlattırma gayretindedir. Yani masumun gırtlağına bıçak dayayan katilin kurbanının suratına ’terörist’ diye haykırarak kamuoyu oluşturma hamlesi" dedi.
"NE YANİ RUS PİLOTLARIN ÇOĞU VOTKA DÜŞKÜNÜ SARHOŞ ÇETESİ Mİ?"
PYD üzerinden Kuzey Suriye’yi kontrol etmek isteyen Rusya’nın esas hedefinin Akdeniz’e inmek olduğuna dikkat çeken Saral, ilgili devletlerin sermaye kasasından çıkan terör örgütleri PYD ve YPG’nin homojen bir bütünlük arzetmediğini kaydetti. Saral, "Bu noktada PYD’yi üç defa vuran Rusya’nın ’yanlışlıkla vurdum’ ifadesini nasıl değerlendirmek gerekir? Ne yani Rus pilotların çoğu votka düşkünü sarhoş çetesi midir? Bu sorunun elbette bu anlamda bir cevabı olamaz. Doğru cevap, PYD’yi kendine ram etmek istiyor ve örgüt içinde Avrupa ve ABD ile iş tutan grupları yanlışlıkla vurarak uyarıyor. Bu noktada bir öngörüde bulunmak istiyorum, bir taraftan PYD, diğer taraftan Suriye rejiminin zulmü altında ezilen Suriyeli Müslüman Kürt kardeşlerimizin de kendini, şahsiyetini ve inancını PYD’ye, Esed rejimine karşı koruma kastıyla örgütleneceğine inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu.
SARAL’DAN ULUSLARARASI CAMİAYA "DEVRİM MUHAFIZLARI" ÇAĞRISI
"Marksist ve Şia tabanlı 25 farklı terör grubunu örgütleyerek Suriye’de kendi mezhebine mensup olmayan Müslümanları kadın çocuk demeden katleden ’Devrim Muhafızları’nın terör örgütü listesine alınması namına Uluslar arası camianın harekete geçirilmesi gerekliliğine inanıyorum" diyen Saral, şunları söyledi:
"Türkiye’de haince yapılan birçok eylemin faili DHKP-C’nin geri planındaki Mihraç Ural denilen soysuzun başında bulunduğu Mukaveme Essuriye Devrim Muhafızları tarafından desteklenmektedir. İradesini bir mankurt gibi Rusya’ya, İran’a, ABD’ye rehnederek, onların verdiği silah ve emirle masumlara kasteden ve kendine ’özgürlük savaşçısı’ diyen gücün zebunu olmuş zavallılara diyorum ki Türkiye kendinde güç vehmedip de esiri olduğunuz devletlerden daha güçlüdür. Çünkü onlardan daha ihtişamlı bir tarihe ve insanın fıtratı üzerinden yükselen bir medeniyete varistir."
"MEDENİYETLER ANCAK HÜRRİYETLE ORTAYA ÇIKAR"
Amerikalı sosyolog Sorokin’in "Medeniyetler ancak hürriyetle ortaya çıkar" sözüne atıf yapan Saral, "Biz bu tarihe, bu medeniyete ve bu anlamda hür ve onurlu bir hayata ortak olmayı teklif ederken, onlar Moskof’un köpek kulübesine, teröristin taziye çadırına sığınırken meşrebini ve melceğini ortaya koymuşlardır. Suriye meselesinde Türkiye’ye yangını kartpostaldan seyretme melankolisini bir politika olarak teklif edenler bilsin ve bilinmelidir ki yangın sınırımızda ve yangının içinde yananlar bizim kardeşlerimiz" ifadelerini kullandı.
(Ä°HA)
Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral, "Ateşkes Masasında Suriye" başlıklı basın açıklamasında kutuplaşan dünyanın kutuplarında vicdanların donduğunu, insanlığın adeta buzullar altında kaldığını belirtti. Suriye’de kaos karanlığının biraz daha derinleştiğine işaret eden Saral, Suriye meydanında imtihan olan dünyanın bu imtihanı kaybettiğini vurguladı. Saral, ABD ve Rusya’nın üzerinde anlaştığı ve iki gün sonra yürürlüğe girmesi öngörülen ateşkesi "Suriye üzerinde oynanan tiyatronun yeni perdesi"ne benzetti. Suriye muhalefetinin suikastçılar tarafından savunulmasının söz konusu olamayacağını belirten Saral, "Bu ateşkes masası değil kan bezirganlarının hümanizma tiyatrosudur" dedi.
ABD ve Rusya’nın kurulan ateşkes masasıyla bağ sahibi rolünde, bağın gerçek sahipleri olan Suriye muhalefetine "cırıl muamelesi" yaptığını kaydeden Saral, masaya davet edilen ve dışında bırakılan gruplara bakıldığında gerçeğin görüleceğini vurguladı.
"ATEŞKES MASASI DEĞİL ATEŞİ YÜKSELT MASASI"
El Nusra, Ahrar-ı Şam, Ceyş’ül Şam, Türkmen Cephesi gibi Suriye’nin gerçek sahipleri denilebilecek grupların dışarıda bırakıldığını savunan Saral, "Cephetül Şamiyye, Ceyş’ul Suvvar, Sahil Tümeni, PYD ve Mukaveme Essuriye gibi kurgusal, güdümlü yapılar üzerinden bir masa teşkil edilirse ki öyle gözüküyor, o masa ateşkes değil ateşi yükselt masası olur. Bu şartlarda ateşkes anlaşmasının gerçekleşeceğine inanmıyorum. Çünkü masaya çağrılmayan gruplar, ateşkesi ve alınacak olan kararları peşinen tanımayacaklardır" ifadelerini kullandı.
İki gün önce Lazkiye’nin Ceble beldesinde Rusların yaptığı askeri toplantıyı Ahrar-ı Şam ve Beyan hareketinin ortaklaşa vurmasını ateşkes masasına gönderilen bir mesaj olarak değerlendiren Saral, "Diğer taraftan Rusya, Esed’e meşruiyet kazandırarak muhaliflerin her türü mukavemetini terörist eylem kapsamında değerlendirip, ilgili muhalif grupları da uluslararası planda terör örgütü olarak tanımlattırma gayretindedir. Yani masumun gırtlağına bıçak dayayan katilin kurbanının suratına ’terörist’ diye haykırarak kamuoyu oluşturma hamlesi" dedi.
"NE YANİ RUS PİLOTLARIN ÇOĞU VOTKA DÜŞKÜNÜ SARHOŞ ÇETESİ Mİ?"
PYD üzerinden Kuzey Suriye’yi kontrol etmek isteyen Rusya’nın esas hedefinin Akdeniz’e inmek olduğuna dikkat çeken Saral, ilgili devletlerin sermaye kasasından çıkan terör örgütleri PYD ve YPG’nin homojen bir bütünlük arzetmediğini kaydetti. Saral, "Bu noktada PYD’yi üç defa vuran Rusya’nın ’yanlışlıkla vurdum’ ifadesini nasıl değerlendirmek gerekir? Ne yani Rus pilotların çoğu votka düşkünü sarhoş çetesi midir? Bu sorunun elbette bu anlamda bir cevabı olamaz. Doğru cevap, PYD’yi kendine ram etmek istiyor ve örgüt içinde Avrupa ve ABD ile iş tutan grupları yanlışlıkla vurarak uyarıyor. Bu noktada bir öngörüde bulunmak istiyorum, bir taraftan PYD, diğer taraftan Suriye rejiminin zulmü altında ezilen Suriyeli Müslüman Kürt kardeşlerimizin de kendini, şahsiyetini ve inancını PYD’ye, Esed rejimine karşı koruma kastıyla örgütleneceğine inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu.
SARAL’DAN ULUSLARARASI CAMİAYA "DEVRİM MUHAFIZLARI" ÇAĞRISI
"Marksist ve Şia tabanlı 25 farklı terör grubunu örgütleyerek Suriye’de kendi mezhebine mensup olmayan Müslümanları kadın çocuk demeden katleden ’Devrim Muhafızları’nın terör örgütü listesine alınması namına Uluslar arası camianın harekete geçirilmesi gerekliliğine inanıyorum" diyen Saral, şunları söyledi:
"Türkiye’de haince yapılan birçok eylemin faili DHKP-C’nin geri planındaki Mihraç Ural denilen soysuzun başında bulunduğu Mukaveme Essuriye Devrim Muhafızları tarafından desteklenmektedir. İradesini bir mankurt gibi Rusya’ya, İran’a, ABD’ye rehnederek, onların verdiği silah ve emirle masumlara kasteden ve kendine ’özgürlük savaşçısı’ diyen gücün zebunu olmuş zavallılara diyorum ki Türkiye kendinde güç vehmedip de esiri olduğunuz devletlerden daha güçlüdür. Çünkü onlardan daha ihtişamlı bir tarihe ve insanın fıtratı üzerinden yükselen bir medeniyete varistir."
"MEDENİYETLER ANCAK HÜRRİYETLE ORTAYA ÇIKAR"
Amerikalı sosyolog Sorokin’in "Medeniyetler ancak hürriyetle ortaya çıkar" sözüne atıf yapan Saral, "Biz bu tarihe, bu medeniyete ve bu anlamda hür ve onurlu bir hayata ortak olmayı teklif ederken, onlar Moskof’un köpek kulübesine, teröristin taziye çadırına sığınırken meşrebini ve melceğini ortaya koymuşlardır. Suriye meselesinde Türkiye’ye yangını kartpostaldan seyretme melankolisini bir politika olarak teklif edenler bilsin ve bilinmelidir ki yangın sınırımızda ve yangının içinde yananlar bizim kardeşlerimiz" ifadelerini kullandı.
(Ä°HA)