AFYONKARAHİSAR (AA) - AK Parti'nin 25. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı için Afyonkarahisar'a gelen Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti İl Başkanlığına gelişinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, "Suriye’de PYD/YPG'ye yönelik etkili bir operasyon yapıldı ve yaklaşık 200 PYD'li etkisiz hale getirildi. Bu harekatın ardından Suriye’den 'Hava sahamızı ihlalleri halinde elimizdeki imkanlarla uçakları düşüreceğiz' açıklaması geldi. Operasyonlar devam edecek mi?" sorusu üzerine Yıldırım, Türkiye'nin Suriye'de yaptığı faaliyetlerin, tamamen terör örgütlerini bertaraf etmeye ve ülkenin sınır güvenliğini sağlamaya yönelik olduğunu vurguladı.
Yıldırım, "Bir yandan da DEAŞ başta olmak üzere PYD, YPG, biz bunları terör örgütü olarak kabul ediyoruz. Terör örgütlerine karşı yaptığımız mücadelede de kimin ne dediğinin önemi yok. Biz ülkemizin, sınırlarımızın güvenliğini sağlamak için ne gerekiyorsa bugüne kadar yaptığımız gibi bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz. Kimsenin toprağında, yerinde, yurdunda gözümüz yok. Kendi ülkemizin güvenliği bizim için her şeyin önünde gelir." diye konuştu.
'Koalisyon güçleri ile konuşuluyor'
Yıldırım, "Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov Türkiye’nin Suriye’deki hamlesini endişeyle karşıladığını ifade etti. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna karşılık, "Bu tip açıklamaları böyle karşılıklı açıklamalarla olmayan şeyi olur hale getirmeye lüzum yok. Bütün bu operasyonlar yapılırken koalisyon güçleri muhataplarımızla konuşuluyor, görüşülüyor, bilgi alışverişi yapılıyor. O yüzden endişe verecek bir şey yok." cevabını verdi.
Musul operasyonu
Yıldırım, Afyonkarahisar'a gelmeden önce görüştüğü ABD Savunma Bakanı Ashton Carter'ın daha önce söylediği "Türkiye, Musul operasyonunda olmalıdır." sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Doğru demiş. Biz de aynı şeyi söylüyoruz. Musul'da ve Irak'ta olan işlerden Türkiye her yönüyle ilgilidir. Çünkü Irak'la bizim 350 kilometre sınırımız var. Irak topraklarından bu sınırları aşarak, maalesef bölücü terör örgütü bizim başımızı ağrıtıyor. Dolayısıyla Irak'ın her şeyden önce orada barınan ve Türkiye'nin başını ağrıtan bu terör örgütlerini zapturapt altına alması lazım. Bunu yapamadığı halde bizim de ülkemizin güvenliğini, barışını korumak için her türlü tedbiri almak gibi bir hakkımız var. Yaptığımız bundan ibarettir. Ayrıca gerek Suriye'nin gerek Irak’ın geleceği, en yakından Türkiye'yi ilgilendirir. Çünkü ne Suriye ile ne Irak ile bugün ortada dolaşan gözüken bu ülkelerin ne sınır birliği, ne kültür birliği var ne de tarih birliği var. Tüm bunları dikkate aldığımızda Türkiye’nin buralarla ilgilenmesi gayet doğaldır. Bunun aksini söylemek aslında normal olmayan bir şeydir."
'Münbiç'te hiçbir PYD/YPG unsuru kalmayacak'
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter ile görüşmesinde, ABD'nin PYD/YPG'nin Münbiç'ten çıkması için ne söylediğinin sorulması üzerine de Yıldırım, "ABD'nin bu konuda sözü var. Bu sözünün de arkasında olduğunu ABD Savunma Bakanı teyit etti ve Münbiç'te hiçbir PYD/YPG unsuru kalmayacak. Bunun teminatını tekrar verdiler. Bizim için PKK neyse PYD ve YPG de aynıdır, bunlar da terör örgütüdür. Bunlara maalesef silah verilmesi, DEAŞ'a karşı Amerika tarafından kullanılması, büyük bir yanlıştır. Bunu kendilerine açıkça söyledik." diye konuştu.
Yıldırım, "Hava veya kara harekatına ne zaman katılacağız" üzerine, "İhtiyaç olduğu her zaman. İnşallah ihtiyaç olmaz. İhtiyaç olmaması temennimizdir ama lüzum olduğunda şartlar oluştuğunda gereken neyse onu yapacak hazırlıklarımız vardır." karşılığını verdi.
'Yeter ki yüce Meclisimiz bu yolu açsın'
Referandum için nisan ayının uygun olduğunun söylendiğinin hatırlatılarak, en uygun tarihin ne olduğu sorusuna da Yıldırım, "Adım adım. Önce bir teklifi getirelim, komisyonlardan geçsin ondan sonra genel kurulda görüşülsün, ondan sonra da oturur uygun bir tarih kararlaştırılır. Yani o tarihler, günler şu an için geçerli değil. Adım adım gideceğiz. Yapmadığımız işin, atmadığımız adımın, geleceğe yönelik tahminlerini yapmak da sağlıklı olmaz" yanıtını verdi.
Yıldırım, "Bahçeli'yle görüşmesinde referandum yapılabilmesi için gereken 330 milletvekili için MHP'den destek sinyali alıp almadıklarının sorulması ve "Bahçeli'nin bu çıkışının aslında bir anlamda buna destek olabileceği yorumları yapılıyor" sözleri üzerine, "Ben yorum yapmayayım sizin yorumunuza tabi olayım." karşılığını verdi.
330 için destek verileceği ama referandumda "hayır" denileceği yönündeki değerlendirmelerin sorulması üzerine de Yıldırım, "Olabilir, siyasette her şey mümkün. Bizim istediğimiz, bu sorunu vatandaş çözecek. Vatandaş, hep siyasetin çözemediği sorunları bugüne kadar çözerek geldi. Biz, bu anayasa değişikliği vatandaşın önüne götürüldüğünde en makul, en doğru kararı vereceğine inanıyoruz. Yeter ki yüce Meclisimiz bu yolu açsın." ifadelerini kullandı.
'Haksızlık varsa düzeltilecek'
Yıldırım, yeni bir KHK ile kamudan çıkarılan bazı isimlerin yeniden alınacağına yönelik iddiaların ve FETÖ ile mücadele kapsamında kamuda görevden almalara yapılan itirazların sorulması üzerine ise "İtiraz sayısı çok fazla, 116 bin civarında ama tabii mükerrer itirazlar var, illerde, bakanlıklarda yapanlar var. Üzerinde çalışılıyor. Biz ne söyledik, haksızlık varsa düzeltilecek. Şu anda da bu çalışmaları bakanlıklarımız yapıyor. Başbakan Yardımcımız Nurettin Canikli'nin koordinasyonunda bu çalışma yürüyor. Tamamlandıkça peyderpey müracaatları, itirazları haklı görünenlerin işlemleri düzeltilecek." ifadelerini kullandı.
Bir gazetecinin, "Suriye’de PYD/YPG'ye yönelik etkili bir operasyon yapıldı ve yaklaşık 200 PYD'li etkisiz hale getirildi. Bu harekatın ardından Suriye’den 'Hava sahamızı ihlalleri halinde elimizdeki imkanlarla uçakları düşüreceğiz' açıklaması geldi. Operasyonlar devam edecek mi?" sorusu üzerine Yıldırım, Türkiye'nin Suriye'de yaptığı faaliyetlerin, tamamen terör örgütlerini bertaraf etmeye ve ülkenin sınır güvenliğini sağlamaya yönelik olduğunu vurguladı.
Yıldırım, "Bir yandan da DEAŞ başta olmak üzere PYD, YPG, biz bunları terör örgütü olarak kabul ediyoruz. Terör örgütlerine karşı yaptığımız mücadelede de kimin ne dediğinin önemi yok. Biz ülkemizin, sınırlarımızın güvenliğini sağlamak için ne gerekiyorsa bugüne kadar yaptığımız gibi bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz. Kimsenin toprağında, yerinde, yurdunda gözümüz yok. Kendi ülkemizin güvenliği bizim için her şeyin önünde gelir." diye konuştu.
'Koalisyon güçleri ile konuşuluyor'
Yıldırım, "Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov Türkiye’nin Suriye’deki hamlesini endişeyle karşıladığını ifade etti. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna karşılık, "Bu tip açıklamaları böyle karşılıklı açıklamalarla olmayan şeyi olur hale getirmeye lüzum yok. Bütün bu operasyonlar yapılırken koalisyon güçleri muhataplarımızla konuşuluyor, görüşülüyor, bilgi alışverişi yapılıyor. O yüzden endişe verecek bir şey yok." cevabını verdi.
Musul operasyonu
Yıldırım, Afyonkarahisar'a gelmeden önce görüştüğü ABD Savunma Bakanı Ashton Carter'ın daha önce söylediği "Türkiye, Musul operasyonunda olmalıdır." sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Doğru demiş. Biz de aynı şeyi söylüyoruz. Musul'da ve Irak'ta olan işlerden Türkiye her yönüyle ilgilidir. Çünkü Irak'la bizim 350 kilometre sınırımız var. Irak topraklarından bu sınırları aşarak, maalesef bölücü terör örgütü bizim başımızı ağrıtıyor. Dolayısıyla Irak'ın her şeyden önce orada barınan ve Türkiye'nin başını ağrıtan bu terör örgütlerini zapturapt altına alması lazım. Bunu yapamadığı halde bizim de ülkemizin güvenliğini, barışını korumak için her türlü tedbiri almak gibi bir hakkımız var. Yaptığımız bundan ibarettir. Ayrıca gerek Suriye'nin gerek Irak’ın geleceği, en yakından Türkiye'yi ilgilendirir. Çünkü ne Suriye ile ne Irak ile bugün ortada dolaşan gözüken bu ülkelerin ne sınır birliği, ne kültür birliği var ne de tarih birliği var. Tüm bunları dikkate aldığımızda Türkiye’nin buralarla ilgilenmesi gayet doğaldır. Bunun aksini söylemek aslında normal olmayan bir şeydir."
'Münbiç'te hiçbir PYD/YPG unsuru kalmayacak'
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter ile görüşmesinde, ABD'nin PYD/YPG'nin Münbiç'ten çıkması için ne söylediğinin sorulması üzerine de Yıldırım, "ABD'nin bu konuda sözü var. Bu sözünün de arkasında olduğunu ABD Savunma Bakanı teyit etti ve Münbiç'te hiçbir PYD/YPG unsuru kalmayacak. Bunun teminatını tekrar verdiler. Bizim için PKK neyse PYD ve YPG de aynıdır, bunlar da terör örgütüdür. Bunlara maalesef silah verilmesi, DEAŞ'a karşı Amerika tarafından kullanılması, büyük bir yanlıştır. Bunu kendilerine açıkça söyledik." diye konuştu.
Yıldırım, "Hava veya kara harekatına ne zaman katılacağız" üzerine, "İhtiyaç olduğu her zaman. İnşallah ihtiyaç olmaz. İhtiyaç olmaması temennimizdir ama lüzum olduğunda şartlar oluştuğunda gereken neyse onu yapacak hazırlıklarımız vardır." karşılığını verdi.
'Yeter ki yüce Meclisimiz bu yolu açsın'
Referandum için nisan ayının uygun olduğunun söylendiğinin hatırlatılarak, en uygun tarihin ne olduğu sorusuna da Yıldırım, "Adım adım. Önce bir teklifi getirelim, komisyonlardan geçsin ondan sonra genel kurulda görüşülsün, ondan sonra da oturur uygun bir tarih kararlaştırılır. Yani o tarihler, günler şu an için geçerli değil. Adım adım gideceğiz. Yapmadığımız işin, atmadığımız adımın, geleceğe yönelik tahminlerini yapmak da sağlıklı olmaz" yanıtını verdi.
Yıldırım, "Bahçeli'yle görüşmesinde referandum yapılabilmesi için gereken 330 milletvekili için MHP'den destek sinyali alıp almadıklarının sorulması ve "Bahçeli'nin bu çıkışının aslında bir anlamda buna destek olabileceği yorumları yapılıyor" sözleri üzerine, "Ben yorum yapmayayım sizin yorumunuza tabi olayım." karşılığını verdi.
330 için destek verileceği ama referandumda "hayır" denileceği yönündeki değerlendirmelerin sorulması üzerine de Yıldırım, "Olabilir, siyasette her şey mümkün. Bizim istediğimiz, bu sorunu vatandaş çözecek. Vatandaş, hep siyasetin çözemediği sorunları bugüne kadar çözerek geldi. Biz, bu anayasa değişikliği vatandaşın önüne götürüldüğünde en makul, en doğru kararı vereceğine inanıyoruz. Yeter ki yüce Meclisimiz bu yolu açsın." ifadelerini kullandı.
'Haksızlık varsa düzeltilecek'
Yıldırım, yeni bir KHK ile kamudan çıkarılan bazı isimlerin yeniden alınacağına yönelik iddiaların ve FETÖ ile mücadele kapsamında kamuda görevden almalara yapılan itirazların sorulması üzerine ise "İtiraz sayısı çok fazla, 116 bin civarında ama tabii mükerrer itirazlar var, illerde, bakanlıklarda yapanlar var. Üzerinde çalışılıyor. Biz ne söyledik, haksızlık varsa düzeltilecek. Şu anda da bu çalışmaları bakanlıklarımız yapıyor. Başbakan Yardımcımız Nurettin Canikli'nin koordinasyonunda bu çalışma yürüyor. Tamamlandıkça peyderpey müracaatları, itirazları haklı görünenlerin işlemleri düzeltilecek." ifadelerini kullandı.