AMASYA - Cihan Okur
Amasya'nın Suluova ilçesinde yaşayan 11 yaşındaki Tuğçe Yalman, 6 yaşından bu yana yürüme güçlüğü çeken ikiz kardeşi Buse'ye günlük yaşamında büyük özveriyle yardımcı oluyor.
Yürüme güçlüğü çeken ve koltuk değneği kullanan kardeşinin günün her saatinde yanında olan Tuğçe, Buse'nin ödevlerine yardım ediyor, çantasını hazırlıyor, okula giderken ayakkabılarını giydiriyor.
Okul yolunda kardeşinin kolunu bir an olsun bırakmayan Tuğçe, teneffüslerde de ikizinin yanından hiç ayrılmıyor.
Tuğçe ve Buse Yalman kardeşler, birbirlerine duydukları sevgi ve derslerdeki başarılarıyla örnek oluyor.
Hasta çocuklarla ilgilenmek için çocuk nöroloji uzmanı olmak istiyorTuğçe Yalman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, en büyük isteğinin kardeşinin tekrar sağlığına kavuşması ve eski günlerdeki gibi birlikte oyunlar oynamak olduğunu söyledi.
Kardeşinin kendisi için çok değerli olduğunu vurgulayan Yalman, "Çocuk nöroloji uzmanı olmak istiyorum. Kardeşim gibi rahatsız olan çocuklarla daha iyi ilgilenmek için. Kardeşimin ihtiyaçlarını severek karşılıyorum, onu çok seviyorum. O benim her şeyim, ömür boyu onun yanında olacağım." dedi.
Buse Yalman da Tuğçe gibi bir kardeşi olduğu için çok mutlu olduğunu dile getirerek, "Kardeşim günlük hayatta hep bana yardımcı oluyor. Okulda, evde, egzersiz yaparken, ayakkabılarımı giyerken, yemek yerken hep bana yardımcı oluyor. Kendimi çok şanslı hissediyorum, kimsenin böyle iyi bir kardeşi olamaz. Kardeşim beni çok seviyor. Ben de ondan çok memnunum." ifadesini kullandı.
"Bu kadar özverili şekilde kardeşine sahip çıkacağını düşünmezdim"Baba Ensar Yalman ise kızlarının birbirlerine duydukları sevgi ve saygıya hayran olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"İki kardeş, Buse hastalanmadan önce çok didişir, tartışırlardı. Tuğçe'nin bu kadar özverili şekilde kardeşine sahip çıkacağını düşünmezdim. Tabii çocukların bu bilince ulaşmasındaki en büyük etken, annelerinin verdiği terbiye. Annelerine çok teşekkür ediyorum. Çocuğumla gurur duyuyorum. Tuğçe'nin bilinçli şekilde kardeşine sahip çıkması, koruyup kollaması bizim için çok büyük ödül. Ben onları iki çocuk gibi değil, bütünleşmiş tek çocuk gibi görüyorum. Bir babanın yaşayabileceği en büyük gururu yaşıyorum."
Anne Şakire Yalman da kızlarının 9 yıl süren tedavi sürecinden sonra dünyaya geldiklerini söyledi.
Buse'nin 6 yaşına kadar hiçbir sorunu bulunmadığına, yürüyüp koştuğuna işaret eden Yalman, yaşı ilerledikçe yürüme güçlüğü çekmeye başladığını anlattı.
Doktorların yıllarca tam bir teşhis koyamadığını, bir süre önce "spastik paraparezi" (beyin dokusunun herhangi bir nedenle hasara uğraması nedeniyle hareket ve zihinsel işlevin etkilendiği bir hastalık) olabileceğinin söylendiğine dikkati dikkati çeken Yalman, genetik test yaptırdıklarını, onun sonucunda teşhis konulmasını beklediklerini aktardı.
Anne Yalman, iki evladının da kendisini hiçbir konuda üzmediklerini vurgulayarak, "Onlarla gurur duyuyorum. Tuğçe, Buse'ye her konuda yardımcı oluyor. Tuğçe yanında olduğunda gözüm arkada kalmıyor, ona güvenle kardeşini emanet ediyorum. Tek sıkıntımız, Buse'ye tam bir teşhis konulamaması, bu yüzden de tedavisine başlanılmaması." diye konuştu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com