Genel

İçişleri Bakanı Soylu: Spor sahaları siyasetin yapılacağı yer değildir

İçişleri Bakanı Soylu, "Spor sahaları siyasetin yapılacağı yer değildir. Spor sahaları, sporun yapılabileceği bir alandır, yapılması gerekli olan bir alandır." dedi.

İçişleri Bakanı Soylu: Spor sahaları siyasetin yapılacağı yer değildir
09-08-2017 16:41

TRABZON (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak'ın da katılımıyla Trabzon Valiliği B Toplantı Salonu'nda düzenlenen Spor Müsabakaları Güvenlik Tedbirleri Toplantısı'ndaki konuşmasında, Medipol Başakşehir-Atiker Konyaspor, Eskişehirspor-Göztepe ve Beşiktaş-Atiker Konyaspor maçlarına ilişkin, "Bu üç maçta da bizim şartlarımızın ve genel çizdiğimiz çizginin dışında olaylar söz konusu oldu. Allah'a şükürler olsun ki sonucunda bizi çok daha üzüntüye sevk edecek olaylar gerçekleşmedi ama biz bunu bir işaret ve sinyal olarak alıyoruz yani bununla yetinemeyiz." dedi.

Soylu, 2017-2018 spor sezonu başlamadan gerekli değerlendirmelerin yapıldığını belirterek, buna rağmen bir kere daha valiler ve ilgililerin değerlendirmelerini almak istediklerini söyledi.

Önemli bir dönemin daha başladığını ifade eden Soylu, "Bunun bizim için ana merceği sportif yanıdır yani özellikle bu konuda sporu ana mercekten çıkarmadan hep birlikte meseleye yaklaşmanın çok daha doğru olabileceğini, gerek spor kulüpleri açısından gerek sporcularımız açısından gerek spor yöneticileri açısından gerekse de seyircilerimiz, izleyicilerimiz açısından gerekse bu konunun tüm paydaşları açısından önemli bir döneme doğru gidiyoruz. Burada 6222 sayılı kanunla birçok kurum yetkilendirilmiş ve bu yetki çerçevesinde de hemen hemen her kurum elinden geleni yapmaya çalışıyor." diye konuştu.

Soylu, spor müsabakalarının her birinin kendine ait önemli bir özelliği olduğunu vurgulayarak, "Bu özellik bazen spor müsabakalarının çok dengede, daha doğrusu herhangi bir heyecana ve olaya sevk edilmeden devamını ve sonuçlanmasını gerektiriyor ama bazı müsabakalar var ki bu müsabakaların içerisinde cereyan eden olaylar veya müsabakaların ortaya koyduğu ve taraftarlar üzerinde, özellikle sporcular üzerinde oluşturduğu enerjiler ve yine müsabakalar öncesi oluşan kamuoyları ve müsabakalar sonrası oluşan kamuoylarında bizim de daha sonra değerlendirmesinde bulunduğumuz bazen müteessir olduğumuz olaylar, üzüntü duyduğumuz olaylar, bazen de hakikaten görüntülerinden bütün ülkemizin mutlu olduğu olaylar söz konusu oluyor." açıklamasında bulundu.

Önemli bir sezonun başlangıcında bu konuların, 81 vilayette valililerin başkanlığında gerçekleştirilen Spor Güvenlik Kurulları toplantılarında ele alındığına işaret eden Soylu, Gençlik ve Spor Bakanı Bak ile bu toplantıya Trabzon'dan katılmak ve gerekli değerlendirmeleri yapmak istediklerini anlattı.

Soylu, toplantının koordinasyonunun video konferans üzerinden Ankara'dan gerçekleştirileceğini belirterek, toplantının, kendileri toplantıdan ayrıldıkları zaman valiler başkanlığında aynı şekilde sürdürüleceğini dile getirdi.

"Gençlik ve Spor Bakanlığında toplantı düzenlenecek"

Özellikle üç maça güvenlik açısından dikkati çekmek istediğinin altını çizen Süleyman Soylu, şöyle devam etti:

"Sayın Spor Bakanımız da kendi cephesinden bu meseleyi değerlendirecek, esas itibarıyla konu Sayın Spor Bakanımızın konusu. Dün akşam yazılı ve görsel medyada da çıktı, yarın sabah da inşallah Spor Bakanımızın başkanlığında Adalet Bakanımız, federasyon başkanlarımız, bizler gene Spor Bakanlığında son bir toplantı daha gerçekleştireceğiz. Özellikle bugünkü toplantımızın bu açıdan büyük bir önemi olduğunu düşünüyoruz çünkü burada alınacak notlar, özellikle Ankara'daki arkadaşlarımızın alacağı, bize yarın sabah getireceği notlar bu sezonda da alacağımız tedbirleri tekrar şekillendirecek. Bu açıdan tüm valilerimizin bu konuya bu yönüyle eğilmelerini arzu ediyoruz."

Başakşehir-Konya maçı, Antalya'da gerçekleştirilen Eskişehir-Göztepe play-off maçı ve Samsun'daki Beşiktaş-Konya maçlarını hatırlatan Soylu, "Bu üç maçta da bizim şartlarımızın ve genel çizdiğimiz çizginin dışında olaylar söz konusu oldu. Allah'a şükürler olsun ki sonucunda bizi çok daha üzüntüye sevk edecek olaylar gerçekleşmedi ama biz bunu bir işaret ve sinyal olarak alıyoruz yani bununla yetinemeyiz. Onun için gerek saha dışı tedbirlerin alınması gerek saha içi tedbirlerin alınması gerek özellikle kritik müsabakaların tamamen şimdi yapacağınız Spor Güvenlik toplantılarında çetelelerin tutulması, buna ait kolluk kuvvetlerinin alabileceği tedbirlerin hem oradaki spor güvenlik başkanımızla hem de spor kulüplerimizle bir değerlendirme ortaya konularak adımların atılması ve gerekli tedbirlerin en üst seviyede alınması..." ifadelerini kullandı.

"Spor sahaları siyasetin yapılacağı yer değildir"

"Bir çok manipülasyon veya spekülasyon yapılıyor; işte provokasyonlar yapıldı, hemen hemen aynı kişilerin bu tip olayları orada sergilediği..." diyen İçişleri Bakanı Soylu, şunları kaydetti:

"Bir spor seyircisi olarak benim açımdan da en maalesef üzüntü verici tarafı, özellikle dönem dönem spora siyaset karıştırma konusunda bir takım ideolojik grupların yoğunlaşmasını görüyoruz. Bunu son derece spor açısından da sakıncalı görüyoruz. Spor sahaları siyasetin yapılacağı yer değildir. Spor sahaları, sporun yapılabileceği bir alandır, yapılması gerekli olan bir alandır. Bugün bir çok meseleyle karşı karşıyayız yani uyuşturucudan bir takım asayiş olaylarına kadar. Bunu sadece eğitimle çözemeyeceğimizi, sadece güvenlik kurullarımızla çözemeyeceğimizi hepimiz biliyoruz. Toplumumuzun çeşitli kesimlerini, çeşitli alanlara sevk ederek de bunu çözme sorumluluğumuz olduğunu hem devlet olarak hem de millet olarak biliyoruz."

Bu açıdan sporu da kültürel aktiviteler kadar, gelenek ve görenekler kadar önemli sığınak gördüklerini vurgulayan Soylu, "Hem gençlerimizin hem de insanlarımızın kendi değerlerimize sahip çıkabilmesi, doğru alanlarda kendilerini yönlendirebilmeleri açısından en önemli sığınağımızdır. Bunun siyasallaşması ve ideolojik bir takım noktalara doğru evrilmesi bizim şüphesiz ki hiç istemediğimiz, arzu etmediğimiz, esasen sporla beraber yan yana getiremeyeceğimiz de bir zincirdir, bunu da ifade etmek istiyoruz." dedi.

"Alınabilecek tedbirlerin kısıtlı"

Özellikle maç esnasında valiler ve kolluk kuvvetleri açısından alınabilecek tedbirlerin kısıtlı tedbirler olduğunu belirten Soylu, şöyle devam etti:

"Bunu son iki, üç maçta bizatihi kendim müşahade ettiğim için bir tecrübeyle size söylüyorum çünkü yaklaşık 10 bin, 20 bin, 30 bin, 40 binlik taraftar grubundan ve bunların toplumsal olarak bir takım meselelere göstermiş olduğu reaksiyonlardan hareket ederek bunu söylüyorum. Esas itibariyle tedbirler ön görülü bir şekilde ilgili maçlardan önce, ilgili müsabakalardan önce alınması gereken tedbirlerdir. Spor cenahının da bu konuda maçların refleksi konusunda ortak bir çalışma yapmaları doğru olandır."

Soylu, vali, emniyet müdürü ve jandarma komutanının bu konuda spora çok yakın olamayabileceğini vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bunu bir iş olarak görebilir ama burada meseleyi takip edecek arkadaşlar daha ziyade spor cenahındaki arkadaşlardır. O maçların tansiyonları, oradaki seyirciler bir de ben özellikle valilerimizden de çok rica ediyorum yani sporu orada bir seyir haline döndürebilmek, centilmen hale döndürebilmek sizinde temel görevlerinizden bir tanesidir. Şu önemli, bazen her şehrin kendi adına kabulleri var ama bu kabuller daha doğrusu taraftar grupları var, bu taraftar gruplarının kendi adlarına oluşturdukları iklimler var. Bu iklimleri siz kendi şehirlerinizde kabul edilebilir görebilirsiniz ama bunlar maalesef ifade etmek isterim ki müsabakanın içerisinde o kadar istenmeyen görüntülere sebebiyet teşkil ediyor ki bunu hem yönetmek hem de bu şehirden diğer taraflara vereceğimiz görüntünün maliyetini yüklenmek durumunda kalıyoruz. İstisna oluşturduğumuz andan itibaren, kuralları değiştiriyoruz demektir. Oysa hiçbirimizin genel olarak bir değerlendirme yapılmadan, bu konuda ortak bir karar verilmeden kuralı istisnaen değiştirme hakkına sahip olmadığımızı ifade etmek istiyoruz."

"Burada boşluk kalabilecek hiçbir nokta söz konusu değil"

Soylu, 6222 sayılı yasayı bir kez daha gözden geçirdiğine işaret etti. Soylu, "Acaba nerede bir eksik var da hangi eksikten bir boşluk doğuyor diye... Burada boşluk kalabilecek hiçbir nokta söz konusu değil." dedi.

Özellikle bunu Eskişehir-Göztepe maçında yaşadıklarına değinen Soylu, şu görüşlere yer verdi:

"Yani olaylar cereyan ettikten sonra 'acaba hangi ilden buraya jandarma ve kolluk kuvveti, polis takviye ederiz.' diye düşündük ama o bizim de eksikliğimiz. Biz bunu, olaylar olmadan evvel tertibatını almak durumundayız çünkü takdir edersiniz ki yani bütün illeri 20 bin, 30 bin kişilik bir maça göre kolluk kuvvetlerini konuşlandırmış değiliz yani böyle bir şey söz konusu değil, bir takım takviyeler söz konusu olabilir. Arkadaşlarımız bu konuda çalışıyorlar, özellikle önemli maçlarda neler yapılabilir, hangi takviyeler kullanılabilir. Şöyle bir eksiğimizin de olduğunu görüyoruz, bu konuda kendi kolluk kuvvetlerimizin de bu konuyu iyi şekilde kavrayabilecek, bu konuda eğitim almış kolluk kuvvetleri birimlerimize de ihtiyacımız var yani orada bizim bir eksiğimiz olduğunu söylemiyor değilim, orada da bizim bir eksiğimiz var çünkü içerinin ambiyansı ve psikolojisi farklı. Bu psikolojiyi anlayacak ve bu psikolojiyi iyi yönetebilecek bir sürece ihtiyaç var. Bunu da inşallah bugünkü toplantılar ve yarın yine sizlerin başkanlığında gerçekleştirilecek toplantılarda değerlendireceğiz."

"Spor en önemli ve birleştirici unsurumuzdur"

Bakan Soylu, 2017-2018 spor sezonunun bütün branşlarda hem ülke hem millet hem de spor camiası için hayırlara vesile olmasını temenni etti.

Soylu, "Amacımız gençlerimizi, insanlarımızı kötü alışkanlıklarıyla bezemeye çalışan ve bunu onlara bir bulaşıcı hastalık gibi, bir salgın gibi iletmeye çalışan grupların önüne elbetteki eğitimle, kültürümüzle, gelenek ve göreneklerimizle geçtiğimiz gibi sporla da bunu sağlayabilmek. Çünkü spor en önemli ve birleştirici unsurumuzdur, bir kardeşlik bayrağı ve centilmenlik bayrağı, fair play bayrağı dalgalandırır. Bu bizim için sadece kendi kardeşliğimizin değil, aslında insanlığın ortak dilidir ve bugün belirlenmiş bir dil değildir. Olimpiyatlardan başlayan ve kendi adına, kendi sürecini oluşturan bir dildir." ifadesini kullandı.

Muhabir: Tuğba Yardımcı



SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER