Antalya
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2016'dan geçen yıl sonuna kadar 550 mafya tipi organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek, "Kravat takan, beş yıldızlı otellerde soygun yapmaya çalışanlara bu ülkenin tahammülü yoktur. Kim olursa, hangi şekilde olursa olsun müsamaha etmeyeceğiz." dedi.
Soylu, Antalya Belek Turizm Merkezi'nde düzenlenen KOM Stratejik Araştırmalar Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, kurulun 56. toplantısı münasebetiyle bir araya geldiklerini belirterek, toplantının hayırlara vesile olmasını temenni etti.
İstikrarsızlığın sonuçlarından olan uyuşturucu ve göçten beslenen kaçakçılık ve terörün 21. yüzyılın iki güvenlik problemi olduğuna dikkati çeken Soylu, Batı'nın sömürgeci ve emperyalist politikalarının istikrarsızlığa hizmet ettiğini kaydetti.
Batı'nın bu yüzyıldaki temel stratejisinin, Orta Doğu ve Afrika'yı istikrarsızlık coğrafyası haline getirmek, o coğrafyaları sömürmek, yönetmek, silah satmak, misyonerlik faaliyetlerini arttırmak, bu sayede sözde küresel liderliklerini sürdürmek olduğunu dile getiren Soylu, şunları söyledi:
"Bugün iki sınır komşumuzda devlet otoritesi diye bir şey söz konusu değildir. Suriye ve Irak'ın kuzeyinde PKK, YPG devlet kurmaya çalışıyor. Ambargolarla yıllardır İran'ın da gelişmesine pranga vurulmuş durumdadır. Bizim bu üç ülkeyle ABD-Meksika sınırı gibi düz çöl değil, ağır coğrafi şartlara sahip yaklaşık 2000 kilometre sınırımız var. Sadece bu ülkeler değil, Libya, Lübnan, Yemen, Mısır ve aynı zamanda Orta Asya ülkeleri, Balkanlara ve Afrika'ya sirayet ettirilmeye çalışılan bir istikrarsızlık var. Bu istikrarsızlık aynı şekilde bu coğrafyaya maliyet ödettirmektedir."
Özellikle bu coğrafyada ve dünyada, insanın kendisi dahil kaçakçılık nesnesi haline getirildiğini belirten Soylu, bunu en net şekilde Suriye ve Irak'ta gördüklerini ifade etti.
BM'nin 2018'e ait göçmen kaçakçılığına ilişkin küresel araştırmasına göre 2016'da en az 2,5 milyon göçmenin 5-5,7 milyar ABD doları ekonomik getiri karşılığında kaçırıldığına dair kanıtlar olduğu bilgisini veren Soylu, dünyada giderek artan ekonomik ve sosyal uçurum olduğuna işaret etti.
Soylu, "Bir tarafta ekonomik açıdan zengin ve güvenli ülkeler, diğer tarafta fakirliğin ve ölümün kol gezdiği ülkeler. Bu ülkelerde adalet, eğitim, sağlık, gıda yok." dedi.
Bu uçurumun adaletsizlik, hukuksuzluk, gelir eşitsizliği ve dünyadaki suç ve suçlunun artmasını beraberinde taşıyacağının altını çizen Soylu, "Afganistan meselesi bitecek mi? Hayır. Afganistan dünyanın zengin veya yaşanabilir ülkeleri arasına ne zaman girer. Afrika'daki açlık, susuzluk, yoksulluk bitecek mi? Hayır. Hala Avrupa Afrika'yı sömürmeye devam etmektedir. Filistin, Yemen, Libya, Lübnan'daki ekonomik kiriz, Irak, Suriye, İran ambargosu etrafımızdaki ve dünyadaki bu coğrafyadaki dengesizlikler, adaletsizlikler, vekalet savaşları devam edecek. Bu devam ederken başka bir şey de devam ediyor gözden kaçırmamamız gerekiyor. Türkiye 20. yüzyılın altyapı eksikliklerini tamamladı, 21. yüzyılın altyapısını da tahkim etti ve gerçekleştirdi." ifadelerini kullandı.
"En büyük tehditlerden biri mali suçlar"
Dünyanın en büyük tehditlerinden birinin mali suçlar olduğuna dikkati çeken Soylu, sanal parayla yeni bir transfer modelinin ortaya çıkmasının, özellikle sanal bahis ve kumar gibi birtakım yaygın oyunların dünyanın birçok noktasında olmasının yeni tehditler ve sonuçlar ürettiğini anlattı.
Özellikle vekalet savaşlarına aktarılan paraların, kara paraların yaygınlaşıyor olmasına yönelik bambaşka noktalarda yeni tedbirler almaya yönelttiğini dile getiren Soylu, şöyle devam etti:
"Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya dahil dünyanın birçok ülkelerinde organize suç şebekeleri ve mafya tipi örgütlenmeler neredeyse suç gelirlerinin yaygınlaşması gibi fiziki olarak ülkelerde kök salmaya çalışıyorlar. Bunu hep beraber görüyoruz. Hangi mafyanın hangi ülkede kök salmaya çalıştığını birlikte takip ediyoruz. Kamu düzenini tehdit etmeye çalışan bir tabloyla da dünyada karşı karşıyayız. Dünyada bazı adaları suç adası haline getirdiler. Buna hep beraber şahidiz ve etkilerini görüyoruz. Bunun 21. yüzyıla olası tehditlerini, etkilerini hep beraber değerlendirmek ve tedbirlerini almak zorudayız."
Birçok suç örgütü elebaşının Türkiye'ye girmesini engellediklerini, birçoğunu da yakalayarak ülkelerine bazen göç marifetiyle bazen de adli kararlara istinaden gönderebilme kabiliyetine sahip olduklarını anlatan Soylu, bu mücadelenin devam ettiğini, geçen sene birçok operasyonu eş zamanlı gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
Soylu, hakkıyla para kazanan insanların rızıklarını, başka yöntemlerle cebirle, hileyle, baskıyla, şantajla, silahla, şiddetle almaya çalışan tüm unsurları yok etmenin millete namus borçları olduğunu vurguladı.
Bakan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kravat takan, beş yıldızlı otellerde soygun yapmaya çalışanlara bu ülkenin tahammülü yoktur. Kim olursa, hangi şekilde olursa olsun müsamaha etmeyeceğiz. Türkiye'nin birçok organize suç örgütü yöneticisi ya içeridedir ya da dışarı çıkmak zorunda kalmıştır, kaçmıştır. Alıp getiririz. Adalete teslim ediyoruz, edeceğiz de dünyanın neresine giderlerse gitsinler. Bir tek şeyi herkes bilmek zorundadır. Bu ülkede suç işlenmesini ve suçun üzerinden gelir elde edilmesine tahammülümüz söz konusu değildir. Gereğini en sert şekilde yerine getiriyoruz. Birçoğunu yurt dışında yakalattık, teker teker hepsini teslim alıyoruz, almaya da devam edeceğiz. Dünyanın neresine giderlerse gitsinler buradaki arkadaşlarımız tarafından takip edilmektedir. İnterpol tarafından iyi bir organizasyonla KOM birimlerimiz ve istihbarat tarafından elbirliğiyle takip edilmektedir. Bunun aynen devam ettireceğiz."
"Kaçakçılık olaylarında düşüş trendi devam ediyor"
Soylu, Türkiye'nin uzun yıllardır PKK terörüyle mücadele ettiğini, eskiden terör sebebiyle dağlarda ve yaylalarda girilemeyen alanların olduğunu anımsattı.
Türkiye'nin bu zor coğrafyalarda bile bugün güvenlik istikrarını ve siyasi istikrarı sağladığını vurgulayan Soylu, "Çok şükür, şimdi her yere hakimiz. Gabar Dağı’nda petrol çıkaran bir Türkiye var. Bingöl'de 100 milyon ton demir cevheri bulan bir Türkiye var. Yaylalarında piknik yapılan, festivaller yapılan bir hale evrildik. Bir yandan terörle mücadelede sağladığımız başarı, diğer yandan sınır güvenliğimiz için görevlendirilen ilave personel ve inşa ettiğimiz sınır duvarlarının yanında, termal kameralar, aydınlatma sistemleri ve elektro optik kuleler ile sağladığımız teknolojik destek sayesinde, kaçakçılığı ülkemizin gerçeği olmaktan çıkarıyoruz. İçişleri Bakanlığı veri merkezinin verilerine göre, Doğu ve Güneydoğu'da bulunan 13 ilde -ki bunların 8’inde sınır duvarları tamamlanmış, 2'sinde de çalışmalar sürüyor- kaçakçılık olay sayısı 2017-2021 yılları arasında 10 bin 206'dan yüzde 42 azalışla 5 bin 906'ya düşmüştür. Düşüş trendi devam etmektedir." şeklinde konuştu.
"Organize suç örgütleri çökertildi"
Türkiye'nin bugün kendi iç istikrarıyla, dışarıdaki istikrarsızlığın yansımalarına karşı mücadele ettiğini söyleyen Bakan Soylu, doğuda terör ve göç, batıda da organize suç çeteleri yansımasıyla mücadele edildiğini bildirdi.
Batı'nın bütün polis teşkilatlarının ve kolluk birimlerinin Türkiye'nin kurumları kadar güçlü olmadığını vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:
"Balkanlarda çöreklenen organize suç çeteleri, Türkiye'yi de kendilerine ait bir suç alanı haline getirmek istediler. Türk polisi burada kıyasıya bir mücadele vermektedir. Bazı kalemler sistematik olarak itibarsızlaştırmaya çalışsa da, yaşanan bir iki hadise üzerinden bu devleti ve kurumlarını siyaset malzemesi yapmaya çalışsalar da gerçekler ortadadır. Bir suç çetesi elemanının veya liderinin ülkeye girmesi başka bir şeydir, bir suç çetesinin o ülkede organize olması, faaliyet yapması başka bir şeydir. Teşbihte hata olmaz. Özellikle balkanlardan gelen soğuk hava dalgası gibi bir organize suç çeteleri dalgası ülkemizi, bir faaliyet alanı haline getirmek istedi. Buna müsaade etmedik. Aynı şekilde Kafkas bölgesinden de bir atak oldu. Ancak, biz buna da müsaade etmedik. Bugüne kadar 14 yabancı organize suç çetesi liderini yakalayıp, sınır dışı ettik. Beşinin de sınır dışı işlemleri devam ediyor. 2016'da çökertilen mafya tipi organize suç örgütü sayısı 5'ti. Bu sayı 2022'de 133'e çıkarak son 7 yılın en yüksek seviyesine geldi. 2016'da organize suç örgütlerine karşı düzenlenen operasyon sayısı 124 iken bu sayı 2022'de 488'e yükseldi. 2016'dan 31 Aralık 2022'ye kadar yapılan çalışmalar neticesinde, 41'i ulusal, 16'sı bölgesel ve 493'ü yerel olmak üzere 550 mafya tipi organize suç örgütü çökertildi."
(Sürecek)
Kaynak: AA
dikGAZETE.com