Siyaset

'Hukukun üstünlüğünün geliştirilmesi, reform anlayışımızın temelinde yer alıyor'

Adalet Bakanı Gül, "Adalet mülkün temelidir, ülkemizde toplumsal barışın, huzurun, ekonomik kalkınmanın, refahın, hatta sosyal ve kültürel gelişmenin sağlanmasının ön koşulu adaletin tesis edilmesidir." dedi.

'Hukukun üstünlüğünün geliştirilmesi, reform anlayışımızın temelinde yer alıyor'
27-09-2019 23:12

İzmir

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "hukukun üstünlüğünün geliştirilmesinin" reform anlayışlarının temelinde yer aldığını söyledi.

İzmir Adliyesini, AK Parti İl Başkanlığını ve Valiliği ziyaret eden Gül, daha sonra "Yargı Reform Stratejisi" konulu İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Toplantısına katıldı.

Bakan Gül, toplantıda yaptığı konuşmada, yargının sadece hukukçuların konusu olmadığını, bireysel ve toplumsal yaşamın tüm yönlerini ilgilendiren konuda herkesin söz sahibi olması gerektiğini belirtti.

Herkesin çözüm yolunda fikir beyan etmesiyle daha iyi bir yargı sistemine ulaşmanın mümkün olabileceğine işaret eden Gül, "Hukuk devleti, demokrasiyi, insan onurunu, insan hak ve özgürlüklerini, yasa önünde eşitliği teminat altına alan, tüm kurumsal işleyişinde, iş ve işlemlerinde kendisini hukukla bağlı sayan devlettir.

Hukuk devletinin temel şartı, 82 milyon vatandaşımızın kendisini emin ve güvende hissetmesini sağlamak olmalıdır." dedi.

Gül, bağımsız ve tarafsız yargının hukuk devletinin ayrılmaz parçası olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:

"Bu nedenle hukuk devleti niteliğinin, hukukun üstünlüğünün daha da geliştirilmesi reform anlayışımızın temelinde yer almaktadır. Hukukun üstünlüğü kavramının gerçekleşmesi bağımsız ve iyi işleyen güçlü bir yargı teşkilatı ile olur.

Adalet mülkün temelidir, ülkemizde toplumsal barışın, huzurun, ekonomik kalkınmanın, refahın, hatta sosyal ve kültürel gelişmenin sağlanmasının ön koşulu adaletin tesis edilmesidir.

Bizlerin bugün için en önemli gayreti, iyi işleyen bir adalet sisteminin oluşturulmasıdır."

Vesayet konusu

İyi işleyen bir adalet sisteminin vatandaşlara güven verdiğini aktaran Bakan Gül, adliyenin kapısının adaletin kapısı olduğunu, bu kapıya giden her vatandaşın hakkına kavuşması gerektiğini vurguladı.

Her ülkenin yargıyla ilgili sorunları olabileceğini belirten Gül, "Avrupa da güllük gülistanlık değil, orada da eleştiriler var. Önemli olan gelişme için çalışma yapmak." dedi.

Gül, yeni adli yılı, yargı reformu belgesinde yer alan reform adımlarının birer birer hayata geçirilmesinin başlangıcı olarak gördüklerini söyledi.

"Hangi vesayet, sorun önümüze çıkarılırsa çıkarılsın bugüne kadar halkın hakemliği ile çözdük." diyen Bakan Gül, Cumhuriyetin 100. yılına yürürken demokrasiyi geliştiren, hak ve özgürlükleri genişleten, insanların ekmeğini çoğaltacak, ülkenin istiklalini ve milletin istikbalini garanti edecek, Türkiye'de barış, huzur, güven ve istikrar oluşturacak reform ve politikaların peşinde olduklarını vurguladı.

Adil karar ve makul süre

Politika ve uygulamalarında adil kararın makul sürede verilmesi ilkesini gözettiklerine işaret eden Bakan Gül, vatandaş memnuniyetini esas aldıklarını belirtti.

Gül, hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin daha etkin korunup geliştirilmesi, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının güçlendirilmesi, sistemin şeffaflığının artırılması, yargısal süreçlerin basitleştirilmesi, adalete erişimin kolaylaştırılması, savunma hakkının güçlendirilmesi ve makul sürede yargılama hakkının etkin korunması maddelerinin yargı reformu belgesinde yer aldığını aktardı.

Çalışmaları anlattı

Abdulhamit Gül, hukuk istikrarı, hukuki güvenlik ve ekonomik hayat kavramlarının birbirine bağlı olduğunu ifade ederek, üreten insana iş ve istihdam oluşturan bir ekonominin vazgeçilmez unsurunun hukuki öngörülebilirlik olduğunu hatırlattı.

Ekonomik refahın sağlanması ve toplumsal tabana yayılmasında hukuk ve ekonominin birbirini tamamladığını söyleyen Gül, "Bir ülkede yatırımın en yüksek şekilde olması için hukuki istikrarın güçlü olması lazım. Bu belgede ihtiyaç duyulan konuları masaya yatırdık." dedi.

"Mahkemede süründürme değil, hakkını alma anlayışının gelişmesi" için çalıştıklarını belirten Gül, ihtisas mahkemelerinin büyük önem taşıdığını söyledi.

Hakimlerin meslek hayatlarının başında ceza ve hukuk hakimi olarak ayrışması ve ihtisaslaşmasını sağlayacaklarını aktaran Gül, iş, ticaret, marka ve patent mahkemelerinde çalışmak üzere uzman hakimler yetiştirmeyi hedeflediklerini de vurguladı.

Yeni alternatif çözüm yöntemleri

Abdulhamit Gül, çalışmalar kapsamında yeni alternatif çözüm yöntemleri de öngördüklerini ifade ederek, seri muhakeme usulünde, 13 suç için verilecek cezada cumhuriyet savcısı ile şüphelinin anlaşması usulünün getirildiğini aktardı.

Gürültüye neden olma, genel güvenliğin tehlikeye sokulması, trafik güvenliğinin tehlikeye sokulması gibi kamuya karşı işlenen suçlarda savcı ile şüphelinin anlaşması suretiyle ceza verilip uyuşmazlığın hakim onayından sonra sistemden çıkarılacağını anlatan Gül, konuyla ilgili 180 bin dosya bulunduğu bilgisini verdi.

Gül, basit yargılama usulünde de kolaylık sağladıklarını belirterek, "2 yıla kadar hapis cezası öngören suçlarda duruşmasız karar verilebilmesine imkan tanınmaktadır. Hakim, sanık ve mağdurun yazılı beyanını aldıktan sonra dosya üzerinden duruşmasız karar verebilecek.

Taraflardan biri itiraz ederse duruşma açarak karar verebilecektir. Basit yaralama, taksirli yaralama, basit tehdit, hakaret gibi suçlarda uygulanacak. Bu dosya sayısı 340 bin." dedi.

Bakan Gül, lekelenmeme hakkı, alternatif çözüm yöntemleri, ara buluculuk, uzlaştırma, e-tebligat, noterlik hizmetlerine ilişkin çalışmalar hakkında bilgi verdi.

Toplantı basına kapalı devam etti.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER