Ankara
South China Morning Post'ta yer alan habere göre, Yasama Meclisinde demokrasi yanlısı bloku oluşturan 15 muhalif milletvekili, düzenledikleri basın toplantısında, toplu istifalarını yarın sunacaklarını bildirdi.
Vekiller, Çin’in en üst düzey yasama organı Ulusal Halk Kongresinin (UHK) milletvekili olabilme kriterlerini değiştiren düzenlemeyi kabul etmesinin ardından 4 Hong Kong Yasama Meclisi üyesinin milletvekilliğinin düşürülmesini protesto etti.
"Hong Kong, artık dünyaya 'tek ülke, iki sistemin' olduğunu anlatamaz"
Grubun sözcüsü, Demokrat Parti milletvekili Wu Chi-wai, milletvekilliklerinin düşürülmesine yönelik kararın Hong Kong halkının iradesine doğrudan müdahale anlamına geldiğini belirterek "Hong Kong, bugünden sonra artık dünyada 'tek ülke, iki sistem' anlayışının var olduğunu anlatamaz." ifadelerini kullandı.
Çin Ulusal Halk Kongresi 13. Daimi Komitesi, dün başkent Pekin’de düzenlediği toplantıda Hong Kong Yasama Konseyi üyelerinin niteliklerinin yeniden belirlenmesine ilişkin kararı kabul etmişti.
Karara göre Hong Kong anayasası olarak kabul edilen temel yasanın gereklerini karşılamayanlar, Hong Kong’un bağımsızlığını savunanlar, Çin’in egemenliğini ve Hong Kong üzerindeki hükümranlığını tanımayanlar, dış güçlerle Hong Kong’un iç işlerine müdahale arayışında olanlar ve ulusal güvenliği tehlikeye atan eylemlere karışanların vekilliği düşürülecek.
Hong Kong’da mevcut Yasama Meclisi üyelerinin yanı sıra gelecek dönem milletvekillerine de uygulanacak kriterler uyarınca vekilliğin düşürülmesini kararını Hong Kong yerel hükümeti ilan edecek.
Öte yandan Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam, vekillerinin istifa açıklamasıyla ilgili, muhalif vekiller istifa etse de meclisin görevine devam edeceğini, yeni kriterlere göre oluşturulan meclisin ise halkın istemediği yasal düzenlemelere incelemeden onay veren bir meclis olmayacağını ifade etti.
Kararın ardından Hong Kong’da 4 milletvekilinin vekilliği düşürülmüştü
Hong Kong hükümeti, vekillik kriterlerinin revize edilmesi sonrası 4 muhalif (demokrasi yanlısı) milletvekilinin vekilliğini düşürüldüğünü açıklamıştı.
Hong Kong’da haziranda yürürlüğe giren Ulusal Güvenlik Yasası’nın ardından vekil olabilme kriterlerinin değiştirilmesi kararıyla Çin hükümetinin, meclisteki demokrasi yanlısı muhalefet üzerindeki baskıyı arttırdığı görülüyor.
Milletvekilliği kriterlerini değiştiren düzenleme merkezi yönetime ve yörüngesindeki yerel hükümete meclise doğrudan müdahale etmesine olanak sağlıyor.
Hong Kong'un statüsü
Hong Kong, 1898'de imzalanan "kira sözleşmesi" ile uzun yıllar İngiltere hakimiyetinde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredilmişti.
İmzalanan ortak deklarasyon çerçevesinde Hong Kong'a 2047'ye kadar basın, ifade, toplanma, inanç ve serbest akademik çalışma gibi özgürlükleri ile bağımsız idari ve hukuki yapısını koruma hakkı tanınmıştı.
Hong Kong, Çin'e bağlı olmasına rağmen kendine ait para birimi, dil, hukuk sistemi ve kimlik kullanıyor. Özerk yapılı bölgenin sadece savunma ve dış politika gibi konularda Pekin'e bağlı olduğu bu yönetim modeli, "bir ülke, iki sistem" olarak adlandırılıyor.
Hong Kong'da geçen yıl suçluların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısına karşı düzenlenen gösteriler, yıl sonuna kadar devam eden geniş çaplı kitlesel protestolara dönüşmüştü.
Öte yandan Çin'de 30 Haziran'da kabul edilen, Hong Kong Meclisinin onayıyla bölgede yürürlüğe giren yeni Ulusal Güvenlik Yasası, "tek ülke, iki sistem" ilkesi uyarınca yurttaşların düşünce ve ifade özgürlüğü bakımından Çin ana karasından daha ileri hukuki güvencelere sahip olduğu Hong Kong'da tepkilere yol açmıştı.
Çin merkezi hükümetini yıkma, isyana teşvik, vatana ihanet, terör ile ulusal güvenliği tehlikeye atan fiil ve etkinliklerin yasaklayan yasa, Pekin yönetiminin Hong Kong'un özerk yapısına müdahalelerine olanak tanıyacağı, Çin yönetiminin eleştirilmesini, demokrasi ve bağımsızlık yanlısı fikirleri suç haline getireceği gerekçesiyle uluslararası toplum tarafından da eleştirilmişti.
Meseleyi "iç işleri" olarak gören Pekin yönetimi ise bu konuda görüş bildiren ve Hong Kong vatandaşlarına iltica hakkı tanıma gibi tepkiler ortaya koyan ülkelere karşı yasal ve diplomatik girişimlerde bulunuyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com