STRAZBURG
Avrupa Parlamentosu'nda (AP) düzenlenen bir toplantıda konuşan eski Fransız milletvekili ve Bölge Konseyi Başkan Yardımcısı Jean-Philippe Maurer, Hollanda'nın Türk bakanlara getirdiği yasağın hukuki bir gerekçesi olduğunu düşünmediğini ve yasağın mağdurlarının olayı mahkemeye taşımaları durumunda kazanacaklarını söyledi.
Adalet, Eşitlik ve Barış Konseyi (COJEP) ile Dünya Adalet Forumu tarafından “Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkilerinin Geleceği” konulu konferans Avrupa Parlamentosu’nda düzenlendi.
İki taraf arasında yükselen güven kaybının nasıl aşılacağını ve hangi yöntemlerle güvenin yeniden tesis edileceğini sorgulayan konferansın konuşmacılarından eski Fransız milletvekili ve Bölge Konseyi Başkan Yardımcısı Jean-Philippe Maurer, Türkiye ile Hollanda arasında ortaya çıkan diplomatik krize dair açıklamalarda bulundu. Maurer, Fransa’nın bu tür toplantılara izin verdiğini ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Metz kentinde Türk kökenli vatandaşlarla buluştuğunu hatırlatarak, “Ben Hollanda'nın bu yasağının hukuki bir gerekçesi olduğunu düşünmüyorum. Bu yasağın mağdurlarının yasağı mahkemeye taşınması durumunda kazanacağı kanaatindeyim. Hollanda'da yaşanan durumun Hollanda seçimlerinde fayda sağlamakla ilgili olduğunu düşünüyorum.” dedi.
Önceki yıllarda da Türkiye'de yaklaşan seçimler öncesi Türk politikacıların halkla buluşmak için Fransa'ya geldiğini kaydeden Maurer, bazı Fransız siyasetçilerden gelen yasağı destekleyen yöndeki açıklamalara dair ise, “Daha önce Fransa'da bu tür açıklamalar görmemiştik. Bu söylemlerin Fransa'daki seçimlerle alakalı olduğunu düşünüyorum. Belli bir seçmen kesimine hitap eden bu açıklamalar benim için bir sürpriz. Hukuki olarak Fransa'da bu toplantıları yasaklayacak hiçbir durumun olmadığını biliyorum.” şeklinde konuştu.
Maurer, Avrupa kamuoyunda Türkiye’nin tanıtımı ve gerçek gündeminin anlatılmasında çok sayıda fırsatın kaçırıldığını, bu tür fırsatlar ve etkinliklerin iki tarafı yaklaştırmaya vesile edilmesi gerektiğini belirtti. Maurer, “Türkiye’nin ve Türk kültürünün Avrupa’da iyi anlatılması gerekiyor. Korkular ve şüpheler bu şekilde yenilebilir” dedi.
AP üyesi İsmail Ertuğ, konferansın açılış konuşmasında, Türkiye ve AB arasında ilişkilerin inişliçıkışlı bir seyir izlediğini, son dönemde ilişkilerin iyice gerildiğini söyledi. Ertuğ, son günlerdeki durumu ise geçici bir gerginlik olarak değerlendirdi.
Sinemalar "Reis" filminin gösterimini iptal etti
Cojep Europe Başkanı Kadir Güzle, uzun yıllar Fransa’da Türk tarihi ve kültürünü tanıtmak amacıyla sinema festivalleri düzenlediğini ve bugüne kadar herhangi bir tepki almadığını hatırlatarak, “Bu yıl 40’tan fazla şehirde başlayan festivallerimizde diğer filmlerin yanında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hayatını konu alan 'Reis' filmini programa aldık. Afişlerin asılmasından sonra 20 civarında şehirde yöneticilerin veya belediye başkanlarının baskısıyla sinemalar bu filmin gösterimini iptal ettiklerini söylediler. Avrupa’da sanata, sinemaya verilen değer ve düşünce özgürlüğü konusunun hangi aşamada olduğunu anladım” dedi.
Avrupa’nın 2 bin yıllık tarihinde ilk defa savaşsız bir 70 yıl geçirdiğini kaydeden Avrupa Arap Dili ve Kültürü Gözlemevi kurucusu Bechir Labidi, “Avrupa Birliği projesi başarılı olmuş bir fikirdir. Dünya çapında bir dinamik ve dünyanın diğer bölgelerine barış ve gelişme için örnektir” dedi.
Labidi, Avrupalı liderlerin Türkiye hakkında takındıkları eleştirel ve iftiralara varan tavrı Suriye’de Esed’e veya Mısır’da Sisi’ye karşı takınamadıklarını ve bunun da AB’nin güvenilirliğini zedelediğini kaydetti.
Labidi, Avrupa’nın güvenilirliği ve geçerliliği kendi değerlerinde saklıdır ve Avrupa bu değerlere geri dönerek aşırı sağ, ırkçı ve yabancı düşmanı akımlara pirim vermemelidir” şeklinde konuştu.
Muhabir: Ömer Aydın
dikGAZETE.com