Meme kanseri kadınlara özgü bir hastalık gibi düşünülse de meme kanserlerinin yüzde 1’i erkeklerde gözleniyor. Yine erkek cinsiyette saptanan kanser vakalarında yüzde 1,5’ini meme kanseri vakalarının oluşturduğunu ifade eden VM Medical Park Bursa Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ali Önder Devay, "En yaygın 60 yaş üstünde ortaya çıkar ve genellikle geç tanı alır. Her yıl ortalama 300 erkek hastaya meme kanseri tanısı konulur. Risk faktörlerine bakıldığında, temel olarak kadın meme kanseri olgularına benzerdir. Etnik yapı, ileri yaş, 1 derece akrabalarda kanser, radyoterapi öyküsü, herediter yatkınlık ve genetik durumlar önemlidir. En sık memede kitle ile bulgu verir. Bunun dışında memenin biçim ve boyutunda, üzerindeki ciltte olan değişiklikler, meme ucundan akıntı ve yaralar, ciltte ya da meme başında çekintiler uyarıcı olmalıdır. Ağrı çok nadir görülür. Memede büyüme ve hassasiyet her zaman kanser belirtisi değildir. Buna daha çok jinekomasti neden olur" dedi.
Tanıda muayenenin önemli olduğuna değinen Devay, "Yapılan US ve alınan biyopsi ile tanı kesinleştirilir. Yayılım metastatik özellikler kadın hasta grubu ile benzerdir fakat erkek meme dokusundaki azlık nedeniyle tümör hızla göğüs duvarı ve cilde infiltre olur. Bu yüzden tanı konan olgular genellikle ileri evrededir. Yaklaşık yarısında tanı anında aksilla tutulmuştur. Tedavi temelde kadın meme kanseri gibidir. Erkekte meme dokusunun azlığı nedeniyle meme koruyucu işlemlerden ziyade Modifiye Radikal Mastektomi ile tedavi edilir. İlave tedaviler ise benzerdir. Radyoterapi, kemoterapi, hormonoterapi kullanılabilir" şeklinde konuştu.
Korunmada en önemli noktanın erken tanı olduğunu tekrarlayan Devay, "Kendi kendine muayene ve şüphe duyulduğunda doktora gitme erken tanının anahtarıdır. Tüm kanser türlerinde olduğu gibi, düzenli egzersiz, sigara ve alkolden uzak durma, az yağlı ve lifli gıdalar ile beslenme, sebze, meyve tüketme koruyucu faktörlerdendir" diye uyardı.
Abdullah Çibir