Genel

Hem Türkiye'ye hem de PYD'ye mesaj var

Prof. Dr. Bülent Arı, Suruç ve Kobane’de eş zamanlı olarak meydana gelen patlamaların, hem Türkiye’ye hem de PYD’ye ‘Biz istediğimiz her yerde eylem yaparız’ mesajı verdiğini söyledi. Kobane’nin ‘yeniden inşa’sı çalışmasına katılmak üzere Suruç’a gelen 31

Hem Türkiye'ye hem de PYD'ye mesaj var
22-07-2015 13:33

Prof. Dr. Bülent Arı, Suruç ve Kobane’de eş zamanlı olarak meydana gelen patlamaların, hem Türkiye’ye hem de PYD’ye ‘Biz istediğimiz her yerde eylem yaparız’ mesajı verdiğini söyledi. 

Kobane’nin ‘yeniden inşa’sı çalışmasına katılmak üzere Suruç’a gelen 31 gencin hayatını kaybetmesine sebep olan bombalı intihar saldırısına eş zamanlı olarak Kobane’de de bir patlama meydana geldi. Suruç’ta ve Kobane’de yaşanan patlamaların hem Türkiye’ye hem de Kobane’nin kontrolünü elinde bulunan PYD’ye bir mesaj niteliğinde olduğunu ifade eden İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Arı, iki patlamayı birbirlerinden bağımsız düşünmemek gerektiğini söyledi. Patlamaların uluslararası boyutları olduğunu ifade eden Bülent Arı, “Suruç’taki ve Kobane’deki patlamalar ile sınırın içi dışı fark etmeksizin hem Türkiye’ye hem de PYD’ye ‘Biz istediğimiz her yer yerde eylem yaparız’ mesajı verildi. Bu nedenle iki katliamı birlikte değerlendirmek gerekiyor. Her iki patlama, olayların uluslararası boyutları olduğunu gösteriyor” dedi.

SALDIRININ FAİLİ IŞİD Mİ?

Suruç’taki saldırının tahmin edildiği gibi IŞİD’in değil, bölge dışı aktörlerin işine yarayacağını söyleyen Bülent Arı, “Saldırıyı muhtemelen kimse üstlenmeyecek. Dolayısıyla ‘Bu durum kimin işine yarar?’ düşüncesinden hareketle sorumluyu bulabiliriz. Ayrıca saldırının IŞİD tarafından yapıldığına hemen hüküm veremiyorum, çünkü IŞİD’in işine yarayacak bir sonuç görünmüyor. Aksine bölge dışı aktörlerin işine yarayacak sonuçlar çıktı” ifadelerini kullandı.

“IŞİD’E YÖNELİK BİR SEMPATİ OLUŞTU”

Son dönemlerde özellikle de medya organları aracılığıyla IŞİD’e yönelik bir ‘sempati’ kampanyası yürütüldüğüne dikkat çeken Bülent Arı, “IŞİD ile Kürt grupları arasındaki mücadele, Türkiye kanadında IŞİD’e yönelik dolaylı bir sempati meydana getirdi. Kürtlerin Suriye’de devlet kurma mücadelesini nötralize etme (yansızlaştırmak, tarafsızlaştırmak) fikri burada etkili oldu. Çünkü sınırın güney tarafındaki koridorun, kuzeye de sirayet etmesi halinde Türkiye’nin kırmızı çizgileri devreye girer. Zaten bu nedenle bölgeye çatışmaya hazır tanklar ve askeri birlikler gönderildi. Çözüm sürecinde nihai adımın bir türlü atılmaması da belirleyici oldu. Ama bu sempatiyi gönülden değil, geçici bir durum olarak nitelendirmek mümkün” şeklinde konuştu.

AÇIK KAPI UYGULAMASI IŞİD’E YARADI

Türkiye’nin Suriye sınırında hayata geçirdiği ‘açık kapı’ uygulamasının son derece ‘insani’ olmasına rağmen, IŞİD militanlarının da bu durumdan faydalandığını söyleyen Bülent Arı, “Bu süreçte ilk safhada Suriye’nin, Arap Baharı gelişmelerinden nasibini alacağı düşünülerek hareket edildi. Fakat beklenilen gibi olmadı. Açık kapı uygulamasıyla 2 milyondan fazla ve sıkı bir şekilde kontrol edilemeyen Suriyeli giriş yaptı. Bu son derece insani bir politikaydı, çünkü Türk sınırı kapatılsaydı mazlum insanları iki ateş arasında bırakacaktık. Bunun yerine sınırdaki kamplarda muhafaza edilmeleri planı düşünüldü. Fakat bu plan da öngörüldüğü haliyle tatbik edilemedi. Çünkü açık kapı uygulaması nedeniyle başta IŞİD militanları olmak üzere PYD, PKK ve Suriye istihbaratçıları gibi pek çok grup girdi” dedi.

dikGAZETE.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER