HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, "Tansiyonun düşmesi adına, özellikle demokratik bir seçim ortamında halk iradesinin sandığa yansıması adına bu operasyonların durması, çözüm süreci ve müzakereye tekrar geri dönülmesi son derece önemlidir” dedi.
HDP Diyarbakır milletvekilleri ve adayları, seçim çalışmaları çerçevesinde, kentte görev yapan yerel ve ulusal basın temsilcileri ile bir araya geldi. Toplantıda, HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Seçim beklenmeden bir an önce müzakere iradesiyle ilgili tüm demokratik kamuoyunun harekete geçmesi gerektiğini belirten Baluken, bir tarafın çatışmasızlık ile eylemsizlik pozisyonuna geçtiğini, diğer tarafın ise son PKK’yı imha edinceye kadar bu operasyonlara devam edeceğinin mesajını verdiğini savundu. Demokratik bir seçim ortamında halkın iradesinin sandığa yansıması adına operasyonların durmasının ve çözüm sürecine dönülmesinin son derece önemli olduğunu anlatan Baluken, “Uzun süredir çözüm sürecini buzdolabına kaldırdıklarını söyleyenler bu yaklaşımlarıyla ilgili 1 Kasım sandıklarında halkın oyu ile bu politikalar açısından referanduma bir onay oylamasına tabi tutulacaklar. O yüzden şu anda operasyonların durması 1 Kasım seçimlerinin sağlıklı bir şekilde yapılması hem de orada ortaya çıkacak iradeyle birlikte tekrar çözüm sürecinin güncellenmesi açışından son derece önemlidir” diye konuştu.
“KAYIPLARDAN TÜRKİYE HALKLARI ÜZÜNTÜ DUYUYOR”
Yaşanan can kayıplarının tamamından bütün Türkiye halklarının büyük bir üzüntü duyduğunu dile getiren Baluken, operasyon yapılmazsa eğer can kayıplarının olmayacağını ve Dağlıca ile Tunceli’de yaşanan can kayıplarının tamamının yapılan operasyonlardan kaynaklandığını ileri sürdü. Çatışmasızlık çağrısından sonra hükümet ile herhangi bir görüşmelerinin olmadığını da aktaran Baluken, uzun süredir diyalog kanallarının hükümet tarafından kapatıldığını iddia etti. Devlet ve hükümet yetkilileri ile pratik alanda yaşanan bir takım sorunların giderilmesi amacıyla görüşmelerinin olduğuna dikkat çeken Baluken, şunları kaydetti:
“Sokağa çıkma yasaklarının sivillere yönelik katliam girişlerinin ve mezarlıklara yönelik saldırılarda sorun alanının daha fazla büyümemesi için hükümet ve devlet yetkilileri ile bazı temaslar kuruyoruz. Ama bu temaslarda gördüğümüz kadarıyla bu çatışmasızlığın değerini bilince çıkaran bunun farkında olan buna göre bir tutum belirleyen bir hükümet ve devlet pratiği maalesef söz konusu değildir. Tam tersine yaptığımız görüşmelerin birçoğu sonuçsuz kalıyor. Engellemeye çalıştığımız provokasyonel süreçlerinin tamamı görüşmelerden sonra yaşama geçiriliyor. Adeta bilinçli bir şekilde kaos ortamı derinleştirilmek isteniyor. Bu tutumun kendisi bile devletin ve hükümetin çatışmasızlığa nasıl yaklaştığını ortaya koyması açısından son derece önemlidir. Tabi çözüm süreci açısında bizde herhangi bir aldatılma duygusunun olduğunu ifade etmek mümkün değildir. AK Parti ile müzakere yürütürken de aynı masada otururken de eleştirinin en ağır eleştiriyi yapmış bir siyasi partiyiz. Karşımızda oturan ve duran anlayışın aslında zihninin bir yerinde tasfiyeyi esas aldığını da biliyorduk.”
(İHA)
HDP Diyarbakır milletvekilleri ve adayları, seçim çalışmaları çerçevesinde, kentte görev yapan yerel ve ulusal basın temsilcileri ile bir araya geldi. Toplantıda, HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Seçim beklenmeden bir an önce müzakere iradesiyle ilgili tüm demokratik kamuoyunun harekete geçmesi gerektiğini belirten Baluken, bir tarafın çatışmasızlık ile eylemsizlik pozisyonuna geçtiğini, diğer tarafın ise son PKK’yı imha edinceye kadar bu operasyonlara devam edeceğinin mesajını verdiğini savundu. Demokratik bir seçim ortamında halkın iradesinin sandığa yansıması adına operasyonların durmasının ve çözüm sürecine dönülmesinin son derece önemli olduğunu anlatan Baluken, “Uzun süredir çözüm sürecini buzdolabına kaldırdıklarını söyleyenler bu yaklaşımlarıyla ilgili 1 Kasım sandıklarında halkın oyu ile bu politikalar açısından referanduma bir onay oylamasına tabi tutulacaklar. O yüzden şu anda operasyonların durması 1 Kasım seçimlerinin sağlıklı bir şekilde yapılması hem de orada ortaya çıkacak iradeyle birlikte tekrar çözüm sürecinin güncellenmesi açışından son derece önemlidir” diye konuştu.
“KAYIPLARDAN TÜRKİYE HALKLARI ÜZÜNTÜ DUYUYOR”
Yaşanan can kayıplarının tamamından bütün Türkiye halklarının büyük bir üzüntü duyduğunu dile getiren Baluken, operasyon yapılmazsa eğer can kayıplarının olmayacağını ve Dağlıca ile Tunceli’de yaşanan can kayıplarının tamamının yapılan operasyonlardan kaynaklandığını ileri sürdü. Çatışmasızlık çağrısından sonra hükümet ile herhangi bir görüşmelerinin olmadığını da aktaran Baluken, uzun süredir diyalog kanallarının hükümet tarafından kapatıldığını iddia etti. Devlet ve hükümet yetkilileri ile pratik alanda yaşanan bir takım sorunların giderilmesi amacıyla görüşmelerinin olduğuna dikkat çeken Baluken, şunları kaydetti:
“Sokağa çıkma yasaklarının sivillere yönelik katliam girişlerinin ve mezarlıklara yönelik saldırılarda sorun alanının daha fazla büyümemesi için hükümet ve devlet yetkilileri ile bazı temaslar kuruyoruz. Ama bu temaslarda gördüğümüz kadarıyla bu çatışmasızlığın değerini bilince çıkaran bunun farkında olan buna göre bir tutum belirleyen bir hükümet ve devlet pratiği maalesef söz konusu değildir. Tam tersine yaptığımız görüşmelerin birçoğu sonuçsuz kalıyor. Engellemeye çalıştığımız provokasyonel süreçlerinin tamamı görüşmelerden sonra yaşama geçiriliyor. Adeta bilinçli bir şekilde kaos ortamı derinleştirilmek isteniyor. Bu tutumun kendisi bile devletin ve hükümetin çatışmasızlığa nasıl yaklaştığını ortaya koyması açısından son derece önemlidir. Tabi çözüm süreci açısında bizde herhangi bir aldatılma duygusunun olduğunu ifade etmek mümkün değildir. AK Parti ile müzakere yürütürken de aynı masada otururken de eleştirinin en ağır eleştiriyi yapmış bir siyasi partiyiz. Karşımızda oturan ve duran anlayışın aslında zihninin bir yerinde tasfiyeyi esas aldığını da biliyorduk.”
(İHA)