Hazine Müsteşarlığının resmi sitesinden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bilindiği üzere, 2017 - 2019 dönemine ilişkin Orta Vadeli Program 6 Ekim 2016 tarihinde yayımlanmış, 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ise 17 Ekim 2016 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulmuştur. Orta Vadeli Program ve Merkezi Yönetim Bütçesi öngörüleri esas alınarak hazırlanan 2017 yılı Hazine Finansman Programı aşağıda kamuoyunun bilgisine sunulmaktadır.
FİNANSMAN PROGRAMI
a) 2016 Yılı Gelişmeleri
2015 yılında 71,8 ay olan nakit iç borçlanmanın ortalama vadesi 2016 yılı Ocak-Ekim döneminde 69,1 ay olarak gerçekleşmiştir.
2015 yılında yüzde 9,5 olan sabit getirili TL cinsi iç borçlanmanın ortalama maliyeti 2016 yılı Ocak-Ekim döneminde yüzde 10 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Yatırımcı tabanının genişletilmesi ve borçlanma enstrümanlarının çeşitlendirilmesi amacıyla, ilk defa 2012 yılında ihraç edilen ve 2013 yılından itibaren yurtiçi piyasada düzenli ihracına başlanan kira sertifikalarının ihracına 2016 yılında da devam edilmiştir. Bu çerçevede, Şubat, Temmuz ve Eylül aylarında iç piyasada toplam yaklaşık 5 milyar TL tutarında kira sertifikası ihraç edilmiştir.
Yurtiçinde ihracı gerçekleştirilen kira sertifikaları 2016 yılına kadar 2 yıl vadeli olarak ihraç edilmiş olmakla birlikte, 2016 yılı Temmuz ayında yurtiçi piyasada ilk defa 5 yıl vadeli sabit kira ödemeli TL cinsi kira sertifikası ihracı yapılmıştır. Ayrıca, 2016 yılı Eylül ayında ilk defa TÜFE’ye endeksli 5 yıl vadeli TL cinsi kira sertifikası ihracı da başarıyla gerçekleştirilmiştir.
Borç stokunun itfa profilini düzenlemek ve DİBS ikincil piyasa likiditesini artırmak amacıyla, 2016 yılı Mart ayında Hazine Müsteşarlığı tarafından haftalık düzenli geri alım ihaleleri başlatılmıştır. İlk etapta her bir senetten haftalık azami 100 milyon TL olmak üzere, 4 ve 9 yıl vadeli sabit kuponlu senetlerin geri alımına başlanmış ve gerçekleştirilen 60 adet geri alım ihalesi sonucunda, 31 Ekim 2016 tarihi itibarıyla, toplam 5,5 milyar TL net tutar başarılı bir şekilde geri alınmıştır. Bununla birlikte, geri alınan tutar karşılığında ihracına devam edilen 5 ve 10 yıl vadeli sabit kuponlu TL cinsi senetlerin nominal ihraç tutarları artırılmış olup, bu sayede bahse konu senetlerin likiditesine katkı sağlanması hedeflenmiştir.
2016 yılı Mart-Ekim döneminde gerçekleştirilen geri alım ihaleleri sonucunda, iç borç anapara ödeme tutarı yılbaşında açıklanan 56,3 milyar TL seviyesinden 61,9 milyar TL seviyesine yükselmiştir. 2016 yılının kalan döneminde gerçekleştirilebilecek geri alım miktarına bağlı olarak söz konusu tutar değişiklik gösterebilecektir.
2016 yılı Ocak-Ekim dönemi itibarıyla, geleneksel eurobond ve kira sertifikası ihraçları yoluyla uluslararası sermaye piyasalarından yaklaşık 5,5 milyar ABD Doları tutarında finansman sağlanmıştır.
2016 yıl sonu gerçekleşme beklentileri ve 2017 yılı öngörülerine ilişkin finansman programı aşağıda yer almaktadır.
b) 2017 Yılı Hazine Finansman Programı
2017 yılında gerçekleştirilmesi planlanan borç servisi ve finansman bilgileri aşağıda özetlenmektedir:
2017 yılında, 80,5 milyar TL anapara ve 52,7 milyar TL faiz olmak üzere toplam 133,1 milyar TL tutarında borç servisi gerçekleştirilmesi, borç servisinin 98,1 milyar TL’sinin iç borç, 35,0 milyar TL’sinin ise dış borç servisi olarak yapılması öngörülmektedir.
İç borç servisinin 78,4 milyar TL’lik kısmının piyasaya yapılacak ödemelerden, 19,7 milyar TL’lik kısmının ise kamu kurumlarına rekabetçi olmayan teklif yoluyla gerçekleştirilen satışların ödemelerinden oluşması öngörülmektedir.
2017 yılındaki finansman ihtiyacının 16 milyar TL’lik kısmının, nakit bazlı faiz dışı denge, özelleştirme gelirleri, 2/B satış gelirleri, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonundan aktarılacak kaynaklar ile devirli ve garantili borç geri dönüşleri ve kasa/banka kullanımı sonucu elde edilecek borçlanma dışı kaynaklarla karşılanması beklenmektedir.
2017 yılında geleneksel eurobond, Japon Yeni ve kira sertifikası ihraçları yoluyla uluslararası sermaye piyasalarından 6 milyar ABD Doları tutarı karşılığında finansman sağlanması öngörülmektedir. Söz konusu tutara ek olarak, Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası ve diğer dış finansman kuruluşlarından sağlanacak program kredisi ile birlikte toplam 6,7 milyar ABD Doları tutarında dış finansman elde edilmesi hedeflenmektedir.
Bu öngörüler doğrultusunda, 2017 yılında 96,2 milyar TL tutarında iç borçlanma yapılması öngörülmektedir.
2017 YILI BORÇLANMA STRATEJİSİ
A) 2003 yılından itibaren stratejik ölçütler çerçevesinde yürütülen borçlanma politikası sonucunda kamu borç stokunun döviz kuru, faiz ve likidite risklerine karşı hassasiyeti önemli ölçüde azaltılmıştır. Bu kapsamda 2003 yıl sonu değerleriyle karşılaştırıldığında
Yüzde 46 olan “döviz cinsi/endeksli borcun merkezi yönetim borç stoku içerisindeki payı”, 2016 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 35 seviyesine düşmüştür.
Faiz riskinin bir göstergesi olarak izlenen “faizi bir yıl içerisinde yenilenecek borcun TL cinsi borç stoku içindeki payı”, yüzde 94 iken 2016 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 49 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Likidite riskinin ölçülmesinde kullanılan “vadesi bir yıl içerisinde dolacak iç borcun toplam iç borç stoku içindeki payı” ise, yüzde 42 olan seviyesinden, 2016 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 12 seviyesine gerilemiştir.
B) 2017 yılında uygulamasına devam edilecek olan borçlanma stratejilerinin ana unsurları aşağıda yer almaktadır:
İç borçlanmanın TL cinsinden yapılması, TL cinsi borçlanmanın ağırlıklı olarak sabit getirili enstrümanlarla yapılarak gelecek 12 ayda faizi yenilenecek senetlerin payının azaltılması, Ortalama vadenin piyasa koşulları elverdiği ölçüde uzatılarak vadesine 12 aydan az kalmış senetlerin payının azaltılması, Nakit ve borç yönetiminde oluşabilecek likidite riskinin azaltılması amacıyla güçlü rezerv tutulması.
C) 2017 yılında iç borçlanma işlemleri aşağıda yer alan ihraç planı çerçevesinde gerçekleştirilecektir:
2017 yılında, 2, 5 ve 10 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu tahvillerin “gösterge tahvil” olarak ihracına devam edilecektir. 5 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu gösterge tahviller her ay ihraç edilecektir. 2017 yılı itfa profili çerçevesinde, 5 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu tahvillerle birlikte 2 yıl ve/veya 10 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu gösterge tahvillerin ihracı gerçekleştirilecektir. TL cinsinden kuponsuz bonolar ve tahviller, 7 yıl vadeli ihalelere endeksli değişken kuponlu tahviller, 5 ve 10 yıl vadeli enflasyona endeksli tahviller itfa takvimine ve piyasa koşullarına bağlı olarak ihraç edilebilecektir.
TL cinsinden kira sertifikalarının Şubat, Haziran, Ağustos ve Ekim aylarında ihraç edilmesi planlanmaktadır. Piyasa katılımcılarının ilave talebi ayrıca değerlendirilebilecektir.
Aylık olarak nakit girişleri ile çıkışları arasında gözlenebilecek geçici uyumsuzluğun giderilmesi amacıyla kısa vadeli Hazine bonoları ve “Para Piyasası Nakit İşlemleri Aracılığı ile Sağlanacak Finansman Hakkında Yönetmelik”te yer alan finansman araçları kullanılabilecektir. Piyasa koşullarının uygun olması ve kurumsal yatırımcıların kalıcı bir talep göstermesi durumunda, daha uzun vadelerde TL cinsi tahvil ihracı imkanları da değerlendirilerek yeni iç ve dış borçlanma enstrümanları ihraç edilebilecektir. Borç servisinin dönemler arası dengeli dağılmasının sağlanması ve ikincil piyasada fiyat etkinliğinin artırılması amaçlarıyla piyasa koşulları çerçevesinde değişim ve geri alım ihaleleri yapılabilecektir.
İhalelere ilişkin detaylar ihale gününden en az bir iş günü önce kamuoyuna duyurulacaktır."
dikGAZETE.com