İstanbul
Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü dolayısıyla AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Pandemi döneminde insanların evde kaldığı süreçte hayvanlarla empati kurmuş olabileceğine değinen Şenpolat, "İnsanların bu süreçte, pet shoplarda satılan, hayvanat bahçelerinde kafeslerin içinde tutulan hayvanların, klorlu sularda yaşamak zorunda bırakılan yunusların ve balinaların neler çektiğini düşündüğünü tahmin ediyorum. Toplumun yüzde 5-10'luk kısmının 'Biz birkaç ay evde kalmaya dayanamazken, bu hayvanlara bütün hayatları boyunca bu zulmü yapıyoruz.' diye düşündüğünü umuyorum. Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişiklikle istediğimiz böyle bir şeydi ama insanlar yasa değişikliğiyle ne olması gerektiğini pandemi süreciyle pratikte gördü." diye konuştu.
"Yasa değişikliği inadına uymak istemeyenlere karşı getirilen bir yaptırım olacak"
Şenpolat, son yıllarda ortaya çıkan salgın hastalıkların, insanların kontrolsüz tüketiminden kaynaklandığını, doğaya ve canlılara zarar verdiğini, buna rağmen insanların tüketim alışkanlıklarını değiştirmek istemediğini söyledi.
Yasa değişikliğinin önemli olduğunu ancak zihniyetin de değişmesi gerektiğini belirten Şenpolat, şu görüşleri dile getirdi:
"Hayvanlara ve doğaya yasal olarak değer vermemiz gerektiği gibi kültürel açıdan da değer vermemiz gerekiyor. Değer vermediğimiz zaman geliyor bir şekilde bizi vuruyor. Yasayla bir yere kadar koruyacaksınız, sorumluları cezalandıracaksınız ama kültürel boyutta da insanların belli bir seviyeye gelmesini istiyoruz. Ağaca da dereye de hayvanın özgürlük hakkına da müdahale olduğu zaman veya gereksiz şekilde hayvanlara acı çektirildiği zaman toplumun bir refleks göstermesi gerekiyor. Yasa değişikliği de bütün bunlara inadına uymak istemeyenlere karşı getirilen bir yaptırım olacak. "
HAYTAP Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat, 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü'nün bilinç oluşturmaya yönelik bir gün olarak görülmesi gerektiğinin altını çizerek, şunları söyledi:
"Medyanın da bakanlıkta çalışanların da belediyelerde görev alanların da veteriner hekimlerin de bu bilinçte olması gerekiyor. Biz, çok basit, olması gereken şeyleri talep ediyoruz: 'Yunus parkı olmasın', 'Avcılık yasaklansın', 'Hayvanları terk etmeyin', 'Petshoptan hayvan satın almayın', 'Hayvanlara kötü muamele etmeyin' diyoruz. Toplumda bu kültürde olan, buna karşı direnebilen insanların olması gerekiyor. 'Hayvan dostumu hak ediyorum', 'Doğayı hak ediyorum', 'O da beni hak ediyor' gibi bir düşünceye gelemiyoruz. Zihniyet değişimi kolay değil, yasayla beraber tasanın olması gerekiyor. Toplumda bu tasa oluşacak ki yasa değişikliği de olsun."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com