Deniz kaplumbağalarının Türkiye’deki 3 üreme merkezinden biri olan Samandağ sahillerinde minik yavruların çok kısa süren yumurtadan çıkıp denize kavuşmaları üniversite öğrencilerinin ve uzmanların gözetiminde gerçekleşti.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bektaş Sönmez, 120’ye yakın yeşil deniz kaplumbağasının yuvalarından çıkarak denize kavuştuğunu söyledi.
Samandağ kumsallarının Türkiye’de yeşil deniz kaplumbağaları için önemli bir yuvalama alanı olduğunu belirten Sönmez, "Bugün açtığımız yuvada 120’nin üzerinde bir yavru denize kavuştu. Sürünerek denize gittiler. Samandağ kumsalları Türkiye’de yeşil deniz kaplumbağaları için önemli bir yuvalama alanıdır. Mersin ilindeki Kazanlı, Alata, Adana’daki Akyatan, Yumurtalık ve Samandağ kumsalları yeşil deniz kaplumbağaları için önemli bir yuvalama alanıdır. 1 Haziran’dan itibaren şu ana kadar ekibimiz bin 200 adet yuva tespit etti ve tespit ettiğimiz bin 200’e yakın yuvadan 500 tanesinden yavru çıkışı gerçekleşti. Bu demek oluyor ki ortalama 35-40 bin arasında yavru çıkışı olmuş. Bu 35-40 binden yaklaşık 25 bin tanesi de denize ulaştı. 25 bin yavru güvenli bir şekilde sağ salim denize gitti ama 10 binin üzerindeki yavru ise arka taraflara yönelmiş, ışık kirliliğinden dolayı ya da yengeçlere çakallara yem olmuş" dedi.
"En büyük problemimiz erozyon"
Şu ana kadar 5 caretta caretta ve bin 200'e yakın Chelonia Mydas yeşil deniz kaplumbağasının tespit edildiğini kaydeden Sönmez, "Burası Türkiye’de yeşil deniz kaplumbağaları için sadece Türkiye değil Akdeniz’de yeşil deniz kaplumbağaları için ana üreme kumsallarından bir tanesi. Diğer saydığım kumsallarla birlikte tabi ki ancak caretta caretta yuvamız da var. Caretta caretta yuvamızın sayısı yeşil deniz kaplumbağalarına göre çok değil. Şu ana kadar 5 caretta caretta, bin 200’e yakın da Chelonia Mydas denilen yeşil deniz kaplumbağası tespit ettik" ifadelerini kullandı.
Yrd. Doç. Dr. Bektaş Sönmez, yeşil deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanı olan Samandağ sahillerinde erozyonun büyük sıkıntı olduğunu da sözlerine ekledi. Sönmez, kaçak kum toplama ve insanların alanı daraltmasından dolayı sıkıntı çekildiğini ifade ederek şöyle devam etti:
"Samandağ kumsalında en büyük problemimiz aslında erozyon. Yani kıyının gittikçe daralması ve deniz kaplumbağalarının dolayısıyla insanların kullanımının gittikçe daralması anlamına geliyor. Bu da şundan kaynaklanıyor, Asi Nehri artık çökerler taşımıyor ve aynı zamanda insanlarımız yer yer de olsa kaçak bir şekilde illegal yollarla kum alımları gerçekleştiriyor. Erozyon bunun önüne geçmek gerekiyor. Biz bunun için mücadele ediyoruz. Aynı zamanda burada çakal popülasyonu ciddi boyutta var. Bununla ilgili bakanlığımız tel kafesler temin etti bize ve tel kafeslerle koruma altına alıyoruz. Balıkçılarımız bazen tesadüfi bir şekilde yakalanma oluyor ve yaralanmaya sebep oluyor. Tekne çarpması veya benzeri durumlar için kaplumbağada yaralanmalara sebep oluyor, bunlara dikkat edilmesi. Özellikle kaplumbağalara yaklaşılmaması, elle beslenmemeye çalışılması deniz kaplumbağalarının geleceği açısından önemli. Toplumumuzdan ve halkımızdan isteğimiz bu koruma çalışması yapan ekiplere yardımcı olunması, herhangi bir yaralı veya bir kaplumbağa bulunduğunda bize telefonlarla ulaşıp biz anında buraya müdahale ediyoruz. Gerekli tedbirleri alıp gerekli çalışmayı yapıyoruz" dedi.
Samandağ Kaymakamı Cahit Çelik ise, Samandağ sahillerinin dünyanın en uzun sahillerinden ikincisi ve Türkiye’nin en uzun sahili olduğunu belirterek, "Bu sahilin farklı bir özelliği de aynı zamanda yeşil deniz kaplumbağalarının Akdeniz’de en fazla yuvalama yaptıkları yer burası. Yaklaşık 15 kilometre kesintisiz bir sahilimiz var" ifadelerine yer verdi.
Satuk Buğra Güney
dikGAZETE.com