HALEP (AA) - Suriye'deki muhalif grupların liderleri, ülkenin kuzeyindeki Halep kentine egemen olmak ve rejim güçlerini buradan tümüyle temizlemek için verilecek savaşın zor ve uzun olacağını ancak her şeye rağmen kentin kontrolünü ele geçirme konusunda ısrarlı olduklarını belirtti.
Muhalif gruplardan Fetih Ordusu bünyesindeki Ahraru'ş-Şam askeri sözcüsü Ebu Yusuf el-Muhacir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, nüfusu ve yerleşim bölgeleri açısından büyük bir kent olması hasebiyle Halep savaşının uzun süreceğini veya en azından orta vadede bir vakit alacağını belirterek, "Halep savaşı zor ve uzun olacak. Bunun için bir zaman tayin etmek doğru olmaz." dedi.
Muhaliflerin şu an için önceliğinin kontrolünü sağladıkları Halep'in güneybatı kırsalından kente açılan yolun güvenliğini temin etmek olduğunu söyleyen Muhacir, söz konusu yolun bir süre önce onlarca kişinin ölümüyle neticelenen Rusya'nın bombardımanına maruz kaldığını hatırlattı.
Muhacir, Halep savaşının yüksek koordinasyona sahip operasyonlar birimi tarafından yürütüldüğüne ve muhalif grupların askeri liderlerinin sürekli toplantılar düzenlediğine dikkati çekerek, "Bu savaşı diğerlerinden ayıran tüm grupların savaşa aynı hedef doğrultusunda ancak birkaç yönden dahil olması." ifadesini kullandı.
Halep'in rejim güçlerinin ve ona destek veren milislerin toplandığı ülkedeki en büyük kent olduğuna işaret eden Ahraru'ş-Şam askeri sözcüsü, "Halep'i kaybetmesi Beşşar Esed'in kesin sonu olacaktır." dedi.
Rejim, Halep'te savaşın süresini uzatmaya çalışıyor
Halep Fetih Ordusu operasyon birimi komutanı Binbaşı Yasir Abdurrahim de "Rejim, Halep'te muhaliflerin motivasyonunu kırmak için savaşın süresini uzatmaya yönelik bir strateji izliyor." dedi.
Muhaliflerin, Halep'in kurtarılması, rejim ve ona destek veren milis güçlerin kentten kovulması konusunda hiç olmadığı kadar kararlı ve ısrarlı olduğunu vurgulayan Abdurrahim, "Rejim güçlerinin muhaliflere saldırılar düzenleyerek Halep'in güneybatı kırsalından çekilmesi, bu güçlerin kırılganlığı ve kentte tam olarak hezimete uğrayabileceğinin ispatıdır." görüşünü dile getirdi.
Abdurrahim ayrıca rejim güçlerinin Halep'te yuvalandığı önemli bölgelerin, kentin batı girişindeki "Askeri Akademi", kuzeybatısındaki "Hava Kuvvetleri İstihbarat Birimi", orta kesimindeki "Siyasi Güvenlik Birimi" ve Azamiyye Mahallesi'ndeki "Subaylar Cemiyeti" olduğunu ifade etti.
Muhaliflerin karşılaştığı en büyük zorluğun, "uluslararası toplumun izlediği utanç verici tutum ve dünyanın rejim güçlerinin sivillere yönelik katliamları karşısındaki sessizliği" olduğunu söyleyen komutan Abdurrahim, dünya basınının da Suriye'de yaşanan ölümlere kör ve sağır kaldığını ifade etti.
"Halep kuşatmasının kırılması ÖSO'ya güveni artırdı"
Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) komutanlarından Ahmed Berri de kuşatmanın kırıldığı son Halep savaşında mükemmel sonuçlar elde edildiğini belirterek, "Halep kuşatmasının kırılması ÖSO ve Fetih Ordusu'na güveni artırdı." ifadesini kullandı.
Halep kentine egemen olma haritasının halen devam etmekte olan son savaşın ardından değiştiğini kaydeden Berri, rejimin kentte bulunan Topçu Okulu ve Silahlandırma Merkezi gibi en önemli kalelerinde büyük kayıplar verdiğini aktardı.
Berri, Halep'te savaşın bir sonraki aşamasının daha zor olacağı görüşünü ifade ederek, rejim ve ona destek veren milislerin artık bir ölüm kalım aşamasına geldiğini, Halep'te verilen kaybın kendisinin de kaybı şeklinde algılandığı için Rusya'nın da eskisinden daha şiddetli şekilde harekete geçebileceğini söyledi.
"Rejim Halep'te gücünün dörtte birini kaybetti." diyen Berri, rejimin Halep'i kaybetmesinin, çoğunluğunu Şii nüfusun oluşturduğu Nubbul ve Zehra beldelerinin de kaybedilmesi anlamına geleceği için İran ve Hizbullah'ın ellerindeki seçkin güçleri sahaya sürdüğünü ifade etti.
Halep'in rejimden tümüyle alınacağına ilişkin inancının tam olduğunu belirten ÖSO komutanı, bunun terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD'nin kentte kontrol altında tuttuğu mahallelerden kovulması için de zemin hazırladığını ifade etti.
Suriye'deki muhalif gruplar yaklaşık 10 gün önce Halep'in doğu mahallelerindeki kuşatmanın kırıldığını duyurmuştu. Bu tarihten itibaren rejim ve Rus savaş uçakları bu mahallelere ve muhaliflerin kontrolündeki Halep ile İdlib'deki bölgelere hava saldırıları düzenliyor.
Muhalif gruplardan Fetih Ordusu bünyesindeki Ahraru'ş-Şam askeri sözcüsü Ebu Yusuf el-Muhacir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, nüfusu ve yerleşim bölgeleri açısından büyük bir kent olması hasebiyle Halep savaşının uzun süreceğini veya en azından orta vadede bir vakit alacağını belirterek, "Halep savaşı zor ve uzun olacak. Bunun için bir zaman tayin etmek doğru olmaz." dedi.
Muhaliflerin şu an için önceliğinin kontrolünü sağladıkları Halep'in güneybatı kırsalından kente açılan yolun güvenliğini temin etmek olduğunu söyleyen Muhacir, söz konusu yolun bir süre önce onlarca kişinin ölümüyle neticelenen Rusya'nın bombardımanına maruz kaldığını hatırlattı.
Muhacir, Halep savaşının yüksek koordinasyona sahip operasyonlar birimi tarafından yürütüldüğüne ve muhalif grupların askeri liderlerinin sürekli toplantılar düzenlediğine dikkati çekerek, "Bu savaşı diğerlerinden ayıran tüm grupların savaşa aynı hedef doğrultusunda ancak birkaç yönden dahil olması." ifadesini kullandı.
Halep'in rejim güçlerinin ve ona destek veren milislerin toplandığı ülkedeki en büyük kent olduğuna işaret eden Ahraru'ş-Şam askeri sözcüsü, "Halep'i kaybetmesi Beşşar Esed'in kesin sonu olacaktır." dedi.
Rejim, Halep'te savaşın süresini uzatmaya çalışıyor
Halep Fetih Ordusu operasyon birimi komutanı Binbaşı Yasir Abdurrahim de "Rejim, Halep'te muhaliflerin motivasyonunu kırmak için savaşın süresini uzatmaya yönelik bir strateji izliyor." dedi.
Muhaliflerin, Halep'in kurtarılması, rejim ve ona destek veren milis güçlerin kentten kovulması konusunda hiç olmadığı kadar kararlı ve ısrarlı olduğunu vurgulayan Abdurrahim, "Rejim güçlerinin muhaliflere saldırılar düzenleyerek Halep'in güneybatı kırsalından çekilmesi, bu güçlerin kırılganlığı ve kentte tam olarak hezimete uğrayabileceğinin ispatıdır." görüşünü dile getirdi.
Abdurrahim ayrıca rejim güçlerinin Halep'te yuvalandığı önemli bölgelerin, kentin batı girişindeki "Askeri Akademi", kuzeybatısındaki "Hava Kuvvetleri İstihbarat Birimi", orta kesimindeki "Siyasi Güvenlik Birimi" ve Azamiyye Mahallesi'ndeki "Subaylar Cemiyeti" olduğunu ifade etti.
Muhaliflerin karşılaştığı en büyük zorluğun, "uluslararası toplumun izlediği utanç verici tutum ve dünyanın rejim güçlerinin sivillere yönelik katliamları karşısındaki sessizliği" olduğunu söyleyen komutan Abdurrahim, dünya basınının da Suriye'de yaşanan ölümlere kör ve sağır kaldığını ifade etti.
"Halep kuşatmasının kırılması ÖSO'ya güveni artırdı"
Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) komutanlarından Ahmed Berri de kuşatmanın kırıldığı son Halep savaşında mükemmel sonuçlar elde edildiğini belirterek, "Halep kuşatmasının kırılması ÖSO ve Fetih Ordusu'na güveni artırdı." ifadesini kullandı.
Halep kentine egemen olma haritasının halen devam etmekte olan son savaşın ardından değiştiğini kaydeden Berri, rejimin kentte bulunan Topçu Okulu ve Silahlandırma Merkezi gibi en önemli kalelerinde büyük kayıplar verdiğini aktardı.
Berri, Halep'te savaşın bir sonraki aşamasının daha zor olacağı görüşünü ifade ederek, rejim ve ona destek veren milislerin artık bir ölüm kalım aşamasına geldiğini, Halep'te verilen kaybın kendisinin de kaybı şeklinde algılandığı için Rusya'nın da eskisinden daha şiddetli şekilde harekete geçebileceğini söyledi.
"Rejim Halep'te gücünün dörtte birini kaybetti." diyen Berri, rejimin Halep'i kaybetmesinin, çoğunluğunu Şii nüfusun oluşturduğu Nubbul ve Zehra beldelerinin de kaybedilmesi anlamına geleceği için İran ve Hizbullah'ın ellerindeki seçkin güçleri sahaya sürdüğünü ifade etti.
Halep'in rejimden tümüyle alınacağına ilişkin inancının tam olduğunu belirten ÖSO komutanı, bunun terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD'nin kentte kontrol altında tuttuğu mahallelerden kovulması için de zemin hazırladığını ifade etti.
Suriye'deki muhalif gruplar yaklaşık 10 gün önce Halep'in doğu mahallelerindeki kuşatmanın kırıldığını duyurmuştu. Bu tarihten itibaren rejim ve Rus savaş uçakları bu mahallelere ve muhaliflerin kontrolündeki Halep ile İdlib'deki bölgelere hava saldırıları düzenliyor.
