Gündem

Günlük dilin parçası jenerik markalar

Reklam piyasasında oldukça popüler olan jenerik markalar günlük dilimizin bir parçası konumunda. Örneğin, ısıya dayanıklı fırın kabına borcam, seramik kaplama malzemesine kalebodur denmesi gibi. Bu markaların rekabet piyasası içinde etik olup olmadığının tartışmaya açık ol

Günlük dilin parçası jenerik markalar
30-05-2016 12:52

Bazı markalar parçası oldukları ürün ile öylesine bütünleşir ki artık zaman içerisinde markanın adı, ürünün adı haline gelir. Örneğin kâğıt mendilin adının selpak, kırtasiye tipi yapıştırıcının adının UHU olarak adlandırılması. İhlas Holding Medya Grup Başkanı Tuba Gençay konuyla ilgili merak edilen noktaları açıklarken, " Jenerik markaların sürdürülebilir olması için kendilerini sürekli yenilemeleri gereklidir" diye konuştu.

"Jenerik marka, belirli bir ürün ile özdeşleşip, bu özdeşleştiği ürün gurubuna adını veren markalardır" ifadelerini kullanan Tuba Gençay, "Zamanla marka öyle bir hal alıyor ki, ürün isminin kimliği haline gelmiş oluyor. Bu markalar rekabetin daha az yoğun olduğu dönemlerde, alanlarındaki ilk markalardan oldukları için elbette önemli pazar payları elde ettiler. Pazara ilk giren bu ürünlerin tescilli marka isimleri bir süre sonra bulundukları kategorideki ürün adının yerine geçip, artık birer 'jenerik marka' haline geldiler. Dolayısıyla pazardaki pastanın büyük bir dilimine ulaşmış oldular" şeklinde konuştu.

"MARKALAR ÇOĞALMALI REKABET ARTMALI"

Reklamın marka üreticisi ve tüketicisi arasında bağ oluşturduğunu belirten Gençay, "Reklam çok önemli. Çünkü marka üreticisi ile tüketici arasında aslında bir bağ oluşturmakta. Reklam fonksiyonunu kullanarak bu bağı kuvvetlendirmek ise marka sahiplerine düşmektedir. Markalar çoğalmalı, rekabet artmalı. Arttıkça da jenerik markaların çoğunda bilinirlik anlamında düşüşler meydana geliyor. Bu yüzden kendi markalarını ön plana çıkaracak avantajları belirleyerek, piyasa şartlarına göre ürün gelişimini yenileyip, sürdürülebilir hale getirmeleri gerekmektedir. Bunu bir örnekle anlatmak gerekirse, önceleri başımız ağrıdığı zaman bir Aspirin iç geçer denilirdi. Çünkü ilk akla gelen markaydı. Günümüze baktığımızda ağrı kesici olarak Aspirin'in alternatifi olan birçok farklı marka telaffuz ediliyor" diye konuştu.

"TÜKETİCİLERİ MARKA VE BÜTÇE ODAKLI OLARAK AYIRMAK GEREKİR" 

 Tüketicinin bu konudaki tavrının nasıl olması gerektiğine de vurgu yapan Gençay, "Tüketicileri marka ve bütçe odaklı olarak ayırmak gerekir. Bazı tüketiciler o markaya sadık ve tüketim yaparken markalaşmış ürünü satın alıyor. Diğer taraftan ise aynı ihtiyacını karşılayan ancak bütçesine uygun ürünü satın alan tüketiciler ile de karşılaşıyoruz. Örneğin, ürünü isterken 'jilet' almak istiyorum diye markete giriyor. Ancak diğer markayı da satın alabiliyor. Bu anlamda tüketici 'jilet' dese de aslında ihtiyacına ve bütçesine uygun ürünü satın alıyor. Jenerik markalar da diğer 'sıradan' markalar gibi müşterinin o noktada kendilerini tercih etmesi için pazarlama çabalarına devam etmeli" dedi.

Geçmişten gelen markalardan bazılarının günümüzde hala jenerik olma özelliğini koruduğunu söyleyen Gençay, "Liderliğini sürdürse bile kendi alanında isim verme özelliğini kaybeden ürünler de var. Bazı markalar piyasadaki yerini rakiplerine kaptırdı veya artan rekabete yenik düşen markalar da oldu. Ama jenerik marka olmak için yatırım yapmak ve sürdürülebilir yeniliğe ayak uydurabilmek çok önemli" ifadelerini kullandı.  

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER