İstanbul
11 yaşında görme yetisini kaybeden 54 yaşındaki Ayva, azim ve kararlılıkla çalışarak 1993'te Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü'nü, 1996'da da aynı üniversitede yüksek lisansını bitirdi.
Doktora çalışmasına da yine aynı üniversitede 2009 yılında başlayan Ayva, "Geç Osmanlı ve Erken Cumhuriyet Dönemi (1875-1950) Engellilerle İlgili Çalışmalar" konulu doktora çalışmasını 2021'de tamamlamayı planlıyor.
Lokman Ayva, yaptığı açıklamada, Boğaziçi Üniversitesinde Geç Osmanlı Erken Cumhuriyet Dönemi'ndeki engelli çalışmalarının kendi geliştirdiği kök teorisine göre incelenmesini ele alan bir konuyu çalıştığını söyledi.
Dersler ve tezin İngilizce olduğunu aktaran Ayva, "Bu yeni bir konu. Tarihi olarak çok bilinen, işlenen bir konu değil ve çok farklı şeylerle karşılaşınca tezim ister istemez sürekli güncellenmek, yeni boyutlar kazanmak zorunda kaldı.
Hamdolsun o aşamaları bitirdik, şimdi son yazım aşamasındayız, devam ediyor." dedi.
"Bir medeniyet değişimini de gözlemlemiş oluyorum"
Lokman Ayva, doktora çalışması ve tez konusuna ilişkin bilgi vererek, şöyle devam etti:
"Engellilerle ilgili birtakım sorunlar var. 'Bu kadar enteresan, değişik, tuhaf sorunlar niye karşımıza çıkıyor da toplumsal bakışı açısı kolay değişmiyor?' diye kendi kendime sorunca, dedim ki: 'Bunu araştırmam lazım. Nasıl araştırabilirim? Bugünümüzü etkileyen en yakın tarih ne zaman?
Osmanlıların 1850'den sonraki dönemleri ve Cumhuriyet'in ilk yılları. Yani bunlar son 20, 30 yılda olmuş şeyler değil. Bundan 100, 150 yıl önce alınmış kararlar bugünü etkiliyor olsa gerek. Bugüne en yakın tarihten başlamak istedik ve orada çok enteresan bir şeyle karşılaştım.
Osmanlı medeniyetiyle Batı medeniyetinin yer değiştirdiği bir tarihe denk geldim. Bu her araştırmacıya nasip olacak bir şey değil. Bu arada bir medeniyet değişimini de gözlemlemiş oluyorum."
Medeniyet değişiminin engelliler alanında çok belli olduğuna işaret eden Ayva, Osmanlı medeniyetinden Batı medeniyetine geçişin de engelliler dünyasında da aynı şekilde olduğunu anlattı.
"Bu gerçekleri henüz benden başka kimse bilmiyor"
Ayva, görme engeline rağmen daha kolay doktora eğitimi alabileceği bölümler varken, tarih ve özellikle arşive dayalı çalışma tercih etmesine ilişkin şunları söyledi:
"Doktora yapmaktaki maksadım bir gerçeği, doğruyu bulmak. Bu da tez konumda var. Yani yakın tarihteki yapılanları inceleyebilirsem, şu anki sorunların kökenini bulmuş olurum. Mesele bu. Bunu bulmayacaksam doktora yapmamın bana getirisi yok, niye kendimi yorayım, başka işlerle uğraşırım. Dolayısıyla bunu iyi ki yapmışım diye çok şükrediyorum. Çünkü bu gerçekleri henüz benden başka kimse bilmiyor.
O zamanki yaşayanlar biliyor ama onların da hepsini birden görme şansı yoktu, benim o şansım da var. O sorunları ve çözümleri o dönemdekilerden daha iyi biliyorum ve şu anda bu meseleleri Türkiye'de ya da dünyada benden başka kimse bilmiyor.
Zaten doktora bu demek, özgün bir şey bulmanız lazımdı. Hamdolsun böyle bir şansım oldu. İnşallah bunu herkese bilir hale getirmek gerekiyor, doktora tezi ve arkasında yapacağımız çalışmalarla. Baktığınız zaman akıl karı değil.
Binlerce evrakın arasında boğuluyorsun, bir de üstelik körü körüne yapıyorsun bu işi. Bir uzman bulmam lazım, bunun için insanlar gönüllü olarak yardımcı olmak istiyor ama ben diyorum ki 'Benim bir daha sizden yardım isteyebilmem için bunun profesyonelce olması lazım.' Boğaziçi Üniversitesi bana asistan öğrenci veriyor.
Üniversite, bütün engelli öğrencilerine asistan verir. O da işimi kolaylaştırıyor. Başka bir şey de teknoloji, muazzam bir teknolojik imkanım var. İyi ki teknoloji var diyorum ki bu çalışmaları yapabiliyorum."
Lokman Ayva, AK Parti'de iki dönem milletvekilliği yaptığını hatırlatarak, bu dönemde engellilerle ilgili çalışmalara ilişkin şu değerlendirmesinde bulundu:
"Engellilerle ilgili her türlü çalışmalara katkı sundum diyebilirim. Engelliler Kanunu'nun çıkartılmasından tutun da bakanlıkların yapılarının yeniden kurgulanmasına, engelli eğitiminden kültür hayatına kadar her hayatı düzenleyebilecek, engelliler için reform sayılabilecek birçok düzenleme yaptık.
Tabii bütün bunlar Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde olduğu için biz işin hizmet kısmındaydık. Esas çalışmalar, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve direktifleriyle gerçekleşti. Şunu iddiayla söylüyorum, Türkiye'nin en hızlı değişen toplumsal kesimi engelliler olmuştur."
"Engelli eğitim görürse engelinden de kurtulur"
Türkiye Beyazay Derneği Onursal Başkanlığı görevini de yürüten Lokman Ayva, kurumun hafızası durumunda olduğunu dile getirdi.
Engelli olup da eğitimini tamamlamak isteyenlere çağrıda bulunan Ayva, şunları kaydetti:
"Fakir bir ailenin çocuğuydum, karnımı doyurmak için babamın miras bırakma şansı yoktu. Eğitim görmeseydim, karnımı nasıl doyuracaktım, muhtemelen dilencilik yapacaktım. Bir engelli için eğitim o kadar önemlidir ki eksiyle artı gibidir.
Engelli eğitim görürse işe yarar hale gelir, toplumsal itibarı olur, yuva kurar, çoluk çocuk sahibi olur, üretmeye başlar, faydalı olur. Eğitim görmese bunların hiçbiri olmaz. Köşesinde bekler, birileri bir şey verecektir, karnını doyurursa doyuracaktır, sonra itilip kakılır.
Bir engelli eğitim görmezse bilin ki en az ilave iki engeli vardır ancak bir engelli eğitim görürse engelinden de kurtulur. Körlüğümün bana zararı yok, faydası var. Bu da eğitim sayesinde."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com