Ekonomi

Göçmen kadınların ürünleri 'Kar Serçesi'yle markalaştı

Çeşitli sebeplerle ülkelerinden ayrılarak Türkiye'ye gelen Suriyeli, Kırgız, Afgan, Kazak ve Özbek kadınların, "Göçmen Kadınlar Kulübü"nde eğitim aldıktan sonra hazırladıkları ürünler, "Kar Serçesi" adıyla satışa sunuluyor.

Göçmen kadınların ürünleri 'Kar Serçesi'yle markalaştı
03-09-2017 15:02

İSTANBUL-Lale Bildirici

Ülkelerinden çeşitli sebeplerle göç ederek Türkiye'ye gelen Suriyeli, Kırgız, Afgan, Kazak ve Özbek kadınlar, Göçmen Kadınlar Kulübü'nde eğitim aldıktan sonra hazırladıkları ürünleri, "Kar Serçesi" markasıyla satışa sunuyor.

Zeytinburnu Aile Kadın Destekleme ve Engelliler Merkezi'nde (AKDEM) aldıkları eğitimle meslek sahibi olan kadınlar, geri dönüştürülebilir atıkları süs eşyasına dönüştürmeye başladı.

Magnet, örgü çanta, tespih, takı, anahtarlık gibi hediyelik eşyaların yapımını öğrenen kadınlar merkezde, sanattan sağlık sorunlarına, dil eğitiminden haklarına kadar birçok konu hakkında da bilgi sahibi oluyor.

Göçmen Kadınlar Kulübü'nde eğitim alan kadınların hazırladığı ürünler, "Kar Serçesi" markasıyla satışa sunuluyor.

"Suriye'de ev hanımıydım, şimdi meslek öğreniyorum"

Kulüpte eğitim alan 60 yaşındaki Suriye Fatime Alahmad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 4 yıldır İstanbul'da yaşadığını söyledi.

Altısı kız 12 çocuğu olduğunu dile getiren Alahmad, "Suriye'de ev hanımıydım. Şimdi Göçmen Kadınlar Kulübü'nde meslek öğreniyorum. Benim için en önemli şey Türkçe de öğrenmek. Bu yüzden pratik yapıyorum. Çocuklarımın hepsinin kendi işi var. Çok şükür mutluyuz. İyi yaşıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çok teşekkür ederiz. Türk vatandaşlarına çok teşekkür ederiz, çünkü bize çok saygılı davranıyorlar." diye konuştu.

Göçmen Kadınlar Kulübü'nde hobilerini işe dönüştürmek istediğini dile getiren 20 yaşındaki Aya Alahmad de Suriye'de çalışmadığını ancak İstanbul'da çalışmak istediğini aktardı.

Suriye'den 4 yıl önce ailesiyle savaştan kaçıp Türkiye'ye sığındığını anlatan Alahmad, kulüpte el sanatları eğitimiyle çanta, takı, tespih ve örgü gibi çeşitli hediyelik ürünler yapmayı öğrendiğini ifade etti.

Alahmad, "Suriye'de 9. sınıfı bıraktıktan sonra hiçbir işte çalışmadım. Burada yaşıyorum. Hem Türkçe öğrenmek hem de meslek sahibi olmak istiyorum. Şimdilik burada meslek öğreniyorum. En büyük hayalim ise kuaför olmak." şeklinde konuştu.

Afganistan'dan Türkiye'ye iç savaş nedeniyle sığınan 23 yaşındaki Özbek Safiye Atik de 10 aydır ailesiyle İstanbul'da yaşadığını aktardı.

Kadınlar Kulübü'nde dikişten örgüye, çantadan takıya kadar birçok ürün yapmayı öğrendiğini anlatan Atik, kadınların kendi parasının kazanmasının çok önemli olduğunu vurguladı.

Afganistan'da öğretmenlik yaptığını dile getiren Atik, şöyle devam etti:

"Durumların iyi olmaması dolayısıyla biz de İstanbul'a göç ettik. Çok şükür ailemle birlikte yaşıyorum İstanbul'da. 3 erkek, 5 kız kardeşiz. Abilerim çalışıyorlar, annem torunlarıyla birlikte evde. Babam da yaşlandığı için çalışmıyor. Abilerim sayesinde biz de onlarla birlikteyiz. Babamın önceden orada dükkanı vardı, kendi işlerinde çalışıyordu. Öncelikle Türkiye'ye yerleşmek çok güzel bir şey. Recep Tayyip Erdoğan'ı, Cumhurbaşkanımızı selamlıyoruz. Biz okumuş olsak da bilmediğimiz şeyler var. Türkiye sayesinde, devlet sayesinde çok şeyler öğrendik buralarda. Ben okulda sadece dersleri biliyordum ama burada çok şeyler öğrendim ve meslek sahibi oluyorum. Her kadın kendi parasını kazanmak istiyor. Şu an yapmaya başladığımız ürünler daha sonra satışa çıkacak. Kendi ayaklarımızın üstünde dik durmak istiyoruz. Kadınlara da söylüyorum, burada çalışsınlar, öğrensinler."

"Kar serçesi markalı ürünleri alışveriş merkezlerinde satışa sunacağız"

AKDEM Sosyal Hizmetler Sorumlusu Nezihe Atılgan da Göçmen Kadınlar Kulübü'nü 2015 yılında hayata geçirdiklerini söyledi.

Kulübe gelen kadınlara çeşitli konularda eğitimler verdiklerini dile getiren Atılgan, "Göçmen Kadınlar Kulübü'nde kadınlara hobiyi işe dönüştürmelerine yönelik eğitimler verdik. Bunun sonucunda da el sanatlarına yönelik ürünler ortaya çıkardık. Bu ürünlerin satışından elde edilen geliri, ev ekonomilerine katkı sağlamak adına onlara takdim ettik." diye konuştu.

Atılgan, "Kar Serçesi" markasının hikayesi ve kulüpteki çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi:

"Sadece zorunlu hallerde göç eden bir kuş olduğu için markaya bu ismi verdik. Kulüpte ağırlıklı Suriyeli, Afgan, Kazak, Özbek kadınlar yer alıyor. Ama her ülkeden katılmak isteyenler kulübe dahil olabiliyor. Belirli eğitim programımız var bu eğitim programını aldıktan sonrada üretime geçebiliyorlar. Şu an yapılan çalışma ikinci grubumuz oluyor. Kadınlar, keçeden çantalar üretiyorlar, kokulu taşlar, kılıflar üretiyorlar. Ayrıca, boncuk atölyesinde kolye, bilezik ürünler yapılıyor. Yeniden bu standımızı açacağız. Kar Serçesi markasında üretilen ürünleri alışveriş merkezlerinde satışa sunacağız."

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER