MUŞ - İBRAHİM YALDIZ / YAHYA SEZGİN
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde havaların ısınmasıyla Muş'taki yaylalara çıkan göçerlerin teknolojiden uzak, zorlu ancak bir o kadar renkli yaşamları dikkati çekiyor.
Çevre il ve ilçelerden gelerek Muş'taki serin yaylalara çıkan göçerler, teknolojiden uzak her gün yüzlerce koyundan sağdıkları sütle elde ettikleri peyniri eşeklere yükleyerek tüccarlara satıyor.
Göçerlerin çocukları ise annelerinin sütten kestiği kuzuları biberonla besliyor, yaylada kardeşlerinin beşiklerini sallıyor ve diledikleri gibi oyunlar oynuyor.
"Teknolojiden uzak hayatımızdan memnunuz"
Şırnak'ın İdil ilçesinden gelerek Muş'un Şenyayla bölgesinde konaklayan göçerlerden Mehmet Danker, "Yaz tatilinde çocuklarımızı da alarak yaylalara çıkıyoruz. Çocuklar daha çok kuzuları sevmek için bizimle geliyor. Teknolojiden uzak kalmamıza rağmen buradaki hayatımızdan memnunuz." dedi.
"Serin olduğu için memleketten buraya geldik"
Göçerlerden Abdulbari Danker ise hayvanlarını Şırnak'tan kamyonlarla Şenyayla'ya getirdiklerini anlattı.
Kendilerine ait koyunları günde 2 kez sağladıklarını, Bitlis, Siirt ve Muş'a günde yaklaşık 500 kilogram peynir gönderdiklerini ifade eden Danker, "Yayla daha serin olduğu için memleketten buraya geldik." dedi.
"Kuzuları biberonla besliyoruz"
Mehmet Danker'in kızı Ruken Danker ise "Yaylada hem küçük kardeşime hem de kuzulara bakıyorum. Anneleri kuzuları bıraktığında onları biz büyütüyoruz. Onlara sabah, öğlen ve akşam biberonla süt veriyoruz, ayrıca ev işlerinde anneme yardım da ediyorum." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com