İSTANBUL (AA) - Migros Ticaret AŞ Genel Müdürü Özgür Tort, gıda arz zincirinin iyileşmesine yönelik, "Orta ve uzun vadede kooperatiflerin çoğalarak büyük, güçlü ve kurumsal yapılar haline gelmesi, özel sektörün de bunun içinde yer alması gerekiyor. Böylece tüketicinin sofrasına daha uygun fiyatla ürün sunmak mümkün olacaktır." açıklamasında bulundu.
Gıda Perakendecileri Derneği'nin (GPD) "Perakendenin Yarattığı Değer" temasıyla düzenlediği Ortak Gelişim Kongresi kapsamında "Gıda Enflasyonuna Farklı Bakış Açıları ve Tedbirler" başlıklı panelde konuşan Tort, gıda enflasyonunda dengenin sağlanması ve maliyetlerin düşürülmesi için üreticinin desteklenmesi, üretim ve paketlemede standartların sağlanması ve güçlü bir lojistik yapısının kurulması gerektiğini belirtti.
Gıda enflasyonunda dengenin sağlanması ve maliyetlerin düşürülmesi için üreticinin desteklenmesi, üretim ve paketlemede standartların sağlanması ile güçlü bir lojistik sisteminin kurulmasının önemli olduğunu söyleyen Tort, "Orta ve uzun vadede kooperatiflerin çoğalarak büyük, güçlü ve kurumsal yapılar haline gelmesi, özel sektörün de bunun içinde yer alması gerekiyor. Böylece tüketicinin sofrasına daha uygun fiyatla ürün sunmak mümkün olacaktır." diye konuştu.
- "Tarladan rafa tam 3 bin 200 çeşit ürünü 30 saatte ulaştırıyoruz"
Migros’un Türkiye’de Tarım Kredi Kooperatifleri ile ilk ve en fazla çalışan perakendeci olduğunu söyleyen Tort, şu bilgileri verdi:
"Biz, meyve-sebzede temin ettiğimiz ürünlerin yarıya yakınını doğrudan müstahsil ve kooperatiflerden alıyoruz. Türkiye’de Tarım Kredi Kooperatifleri ile ilk ve en fazla çalışan perakendeci olarak 180 farklı kooperatifle çalışıyor, 3 bin 500 üreticiden aracısız alım yapıyoruz. İyi Tarım Uygulamaları (İTU) kapsamında 2010 yılından bu yana Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile birlikte üreticilerin sürdürülebilir tarım yapmasına ve devlet teşviki almasına katkı sağlıyoruz. Bugüne kadar alınan teşvik 260 milyon TL’yi buldu. Firenin azaltılması için tarladan rafa, son teknolojiden faydalanarak en iyi lojistik yöntemlerini kullanıyoruz. 11 dağıtım merkezimizi ürün alım bölgelerimize kurduk. Ürünlerin kasalama-paketleme-soğuk nakliye ve diğer dağıtım işlemlerinin hepsini biz yapıyoruz.
Böylece hem tüm süreci yakından takip edebiliyor, hem de üreticinin yükünü azaltıyoruz. Tedarik zincirinde ne kadar güçlü iseniz, fire oranınız da o kadar azdır. Soğuk zincir taşıma ve depolama sistemimizle tarladan rafa 30 saatte, tam 3 bin 200 çeşit farklı ürünü taptaze ulaştırıyoruz."
- "Yılda yaklaşık 22 bin ton kırmızı et üretimimizle 20 milyon ailenin mutfağına giriyoruz"
Tort, tüketicilere uygun fiyatla et sunabilmek için açılacak kanallara ve Et ve Süt Kurumu’nun planladığı uygulamalara Migros ve perakendeciler olarak tam destek vereceklerini belirterek, bu konuda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan bilgilendirme beklediklerini kaydetti.
Migros’un bin civarında yerli besici ile çalıştığını aktaran Tort, şöyle konuştu:
"Yılda yaklaşık 22 bin ton kırmızı et üretimimizle 20 milyon ailenin mutfağına giriyoruz. Türkiye’nin en büyük et işleme tesisine sahibiz. Bin civarı yerli besici ile çalışıyoruz. Et ürünlerinde fireyi en çok etkileyen unsur uzmanlık. Migros Perakende Akademisi’nde eğittiğimiz uzman kasaplarımız, yenilikçi üretim hatlarımız ve map ambalajlama tekniğimiz ile kırmızı ette imhalarımızı yarı yarıya azalttık.
Etiketlerde tüm gider kalemlerini şeffaf biçimde göstererek öncü bir çalışma başlattık. 63 yıllık perakende deneyimimizle sektör ve bakanlık temsilcileri ile sıklıkla fikir alışverişinde bulunuyoruz. Sebze meyve etiketlerimiz, Bakanlığın zorunlu tuttuğu bilgilendirmeler ötesinde tüm gider kalemlerini içeriyor. Müşterilerimiz şeffaf bir şekilde bütün detayları görebiliyor."