ANKARA (AA) - Gıda israfının önlenmesi için ürünlerin doğru şekilde muhafaza edilmesi önem taşırken, etilen gazı salgılayan elma, kayısı, üzüm, şeftali, nektar, kavun, incir gibi meyvelerin, bu gazdan etkilenen muz, armut, erik, domates, lahana, havuç, salatalık ve taze fasulyeden ayrı tutulması gerekiyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) iş birliğiyle yürütülen Gıdanı Koru Kampanyası kapsamında tüketicilerin de gıda israfı konusunda farkındalığının artırılması sağlanacak.
Söz konusu kampanya dokümanlarında tüketicilere yönelik önerilerde bulunuldu. AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, "daha fazlası daha ucuz" diye, "yanında bedava ürün var" diye veya ihtiyaçla doğrudan ilgisi olmayan sebeplerden dolayı plansız alışveriş yapılmamalı. Bu nedenle alışverişe gitmeden önce ihtiyaçların listelenmesi ve ihtiyaç kadar alınması önem taşıyor.
Soğukta saklanması gereken gıdaların, buzdolabı dışında geçirecekleri süreyi kısa tutmak için alışverişin en sonunda alınması önerilirken gıda etiketlerinin dikkatlice okunması ve ürünlerin etikette belirtilen koşullarda saklanması tavsiye edildi.
Gıdalar doğru koşullarda saklanmalıİsrafın önlenmesi için gıdaların doğru koşullarda muhafaza edilmesinin önem taşıdığı vurgulanan dokümanlarda yer alan önerilerin bazıları şöyle:
"Mikroorganizmaların çoğalmasını yavaşlatmak, daha uzun süre taze ve güvenilir tutmak için bazı gıdalar buzdolabında saklanmalı. Çiğ et, tavuk ve balıklar kısa süre içinde tüketilmeyecekse -18 derecede dondurulmalı.
Pirinç, un ve bulgur serin, kuru ve karanlık ortamlarda muhafaza edilmeli. Patates, sarımsak, kuru soğan, yer elması ve bal kabağı gibi kök sebzeler buzdolabına konmamalı. Bu sebze ve meyveler delikli kaplarda, direkt güneş ışığına maruz bırakmadan serin bir ortamda saklanmalı.
Elma, kayısı, üzüm, şeftali, nektar, kavun, incir gibi bazı meyveler olgunlaşma hormonu olarak bilinen etilen gazı salgıladığından, muz, armut, erik, domates, lahana, havuç, salatalık, taze fasulye gibi sebze ve meyveler bu gazdan etkilenerek daha hızlı çürüyebiliyor. Dolayısıyla bu iki gruptaki ürünler birlikte muhafaza edilmemeli.
Buzdolabında gıda saklarken, 'ilk giren ilk çıkar' kuralı uygulanmalı, ilk alınan ürün önce tüketilmeli. Çiğ ürünler, pişmiş yemeklerin ve hazır yemeklerin altında ayrı bir rafa konmalı.
Kiler veya dolaplarıda hava giriş çıkışı olduğundan ve rutubet olmadığından emin olunmalı.
Gıdalar yerden ve eğer mümkünse duvardan 15 santimetre uzaklıkta depolanmalı. Gıdalar, su veya haşerelerin zarar veremeyeceği şekilde sağlam ve dayanıklı kaplarda saklanmalı."
Yemeği soğutmak ne kadar uzun sürerse, yemekteki mikroorganizma sayısının da o kadar çok artacağı aktarılırken mikroorganizmaların çoğalmasını engellemek için yemeklerin hızlı şekilde soğutulması önerildi. Tüketicilere "hızlı soğutma için büyük miktardaki yemekler daha küçük porsiyonlara ve küçük kaplara bölünmeli. 2 saatten fazla oda sıcaklığında beklemiş olan yemekler tüketilmemeli." tavsiyesinde bulunularak şunlar kaydedildi:
"Artan gıdalar mutlaka iki gün içinde kullanılmalı. Isıtılmış ancak tüketilmeyen yemekler tekrar muhafaza edilmemeli. Buzdolabında muhafaza edilen artan yemekler tekrar tüketilmeden önce hızlı şekilde pişirme sıcaklığına kadar ısıtılmalı. Çorba gibi sıvı yemekler kaynayana kadar ısıtılmamalı." .
Önceden paketlenmiş gıdaların çoğunda ya "son tüketim tarihi" ya da "tavsiye edilen tüketim tarihi" bulunduğu hatırlatılarak, "Bazı gıdalar, son tüketim tarihinden sonra bile bozulmamış görünebiliyor ama bu o gıdayı tüketmenin güvenli olduğu anlamına gelmez. Gözle fark edilemeyen mikroorganizmalar bulunabilir. Bu sebeple son tüketim tarihi geçmiş gıdalar asla tüketilmemeli." uyarısında bulunuldu.