GAZZE - MUSTAFA HABBUŞ
İsrail ablukası altındaki Gazze'de balıkçılar, geçimlerini sağlamak için bir yandan zor ve yorucu olan mesleklerini icra ederken, diğer yandan da İsrail güçlerinin kurşunlarına ve tacizlerine maruz kalıyor.
Yaklaşık 2 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi'ni 2006'dan bu yana kara, hava ve denizden abluka altında tutan İsrail, Oslo Anlaşması'na göre Filistinlilerin herhangi bir müdahaleye maruz kalmadan Gazze Şeridi'nin 20 mil açığına kadar serbest hareket edebilme hakkını hiçe sayıyor.
Filistinli balıkçılara 6 mil avlanma mesafesini dayatan İsrail, zaman zaman bunu 3 mile kadar düşürüyor. Bununla yetinmeyen İsrail güçleri, avlanma mesafesini aştıkları iddiasıyla sık sık Gazzeli balıkçıların üzerine ateş açıyor, gözaltına alıyor veya teknelerine el koyuyor.
Denizden rızkını çıkarmaya çalışan balıkçılar, özellikle kış aylarında havaların soğumasıyla daha da zorlaşan mesleklerini, bir de can korkusuyla icra ediyor.
Öğleden sonra teknelerle açılıp sabaha karşı dönen balıkçılar, uzun saatler denizde kalıyor. Özellikle kış aylarında soğuk hava,çalışmalarını oldukça zorluyor. Filistinli balıkçılar, soğuğun iliklerine kadar işlediğini bunun da bel ve eklem ağrılarına sebep olduğunu ifade ediyor.
Bunun yanı sıra balıkçılar, İsrail deniz kuvvetlerinin kendilerine yönelik saldırılarının da çalışmalarını sekteye uğrattığını dile getiriyor.
Ekmeğini denizden çıkaranlarUzun yıllar balıkçılık yaptıktan sonra ilerleyen yaşı nedeniyle ava çıkmayı bırakan ve sahile çekilen Filistinli Ahmed en-Neda (68) da abluka altında yıllarca ekmeğini denizden çıkardığını ifade etti.
Kayık sırtında geçirdiği 50 yılın izi yüzündeki ve elindeki çatlaklardan okunan Neda, AA muhabirine yaptığı açıklamada çalışma alanlarının, doğa koşulları ve İsrail askerlerinin saldırıları arasında tehlikelerle dolu olduğunu belirtti.
Kayığını ve balıkçılığa ilişkin varlığını evlatlarına bırakan ve artık kıyıda ağları onarıp, oğullarına tecrübesini aktaran Neda, balıkçılığın kolay bir meslek olmadığını söyledi.
Balıkçılık yaparken yaşadığı birçok anının zihnine kazındığını aktaran Neda, avlanma esnasında İsrail askerlerinin saldırılarının da bunların bir parçası olduğunu dile getirdi.
İsrail'in sık sık balıkçıları taciz ettiğini vurgulayan Neda, kendisinin de bunlara maruz kaldığını, ava çıktığı karanlık ve yağmurlu bir gecede İsrail askerlerinin hücum botu ile karşılaşmasının başına gelen kötü hatıralardan biri olduğunu ifade etti.
Filistinli balıkçı, o gece İsrail askerlerinin üzerine yağmur gibi ateş açmasıyla, öleceğini düşünerek ezberindeki sureleri okumaya başladığını anlattı.
İsrail askerlerinin birden saldırıyı kestiğini ancak kendi kayığının da battığını söyleyen Neda, başka bir Gazzeli balıkçının kendisini denizden çıkararak hayatını kurtardığını kaydetti.
Neda, o saldırıdan yara almadan kurtulduğunu ancak, balıkçılık için gerekli ekipmanını da kaybettiğini ifade etti.
60'lı yaşlarındaki Cemal Muhammed de 15 yaşından bu yana balıkçılık yaptığını, balıkçılığın hayatının büyük bir parçasını oluşturduğunu belirtti.
Balıkçılığın zor bir meslek olduğunu ve vücudunda ağrılara neden olduğunu belirten Muhammed, ava çıktıktan sonra çektiği acı ve ağrılara rağmen mesleğini bırakmayacağını ifade etti.
İsrail'in kurşunlarının da mesleği zorlaştıran etkenlerden biri olduğunu söyleyen Muhammed, ilerleyen yaşına ve sıkıntılarına rağmen geçimini temin etmek amacıyla bu zorlu işi sürdürdüğünü dile getirdi.
Balıkçılığın ailesi için tek rızık kapısı olduğunu aktaran Muhammed, 3 oğlunun üniversite mezunu olmasına rağmen Gazze'de iş bulamadığını anlattı.
Gazze'de 50 bin kişinin geçimi balıkçılığa dayanıyorGazze'deki Balıkçılar Sendikası verilerine göre, bölgedeki yaklaşık 50 bin kişinin geçimi, 4 bin balıkçı tarafından sağlanıyor.
Filistin Kurtuluş Örgütü ile İsrail arasında 1993'te imzalanan Oslo Antlaşması'na göre, Filistinliler, herhangi bir İsrail müdahalesine maruz kalmadan Gazze Şeridi'nin 20 mil açığına kadar serbest hareket edebilme hakkına sahip. Ancak, İsrail yönetimi, Filistinli balıkçıların bu hakkına engel oluyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
