Şaşırdınız değil mi? Haberi doğrulatmak için epeydir bekliyorduk Ümit Akdemir’le.
Bana ilk söylediğinde “Hadi canım, bu kadarı da olamaz” dedim. Ümit “Ağabey bundan her şey beklenir, bu adamı tanıyorum ben, inan bana” diyordu her seferinde.
Nihayet dün aradı beni “İşlem tamam, çünkü gerçekten evleniyor” diye.
Nasıl bir ruh hastası ile karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha idrak ettim. Kararını nasıl yakın çevresine bildirdiğini ve gelişimini biraz sonra anlatacağım. Ama önce evlenme takıntısının nörotik kişiliğinin üzerinde neden baskı oluşturduğunu 6 Ekim 2016 tarihli yazımdan yeniden hatırlatayım size:
EVLİLİK TAKINTISININ SEBEBİ
Şakibaşı, bir ara mesaj yayınladı ve “Ben 99 yaşına kadar yaşayacağım, Türkiye’ye döneceğim, Türkiye’nin bütün illerini dolaşacağım, evleneceğim çocuklarım olacak” dedi.
Bu lafları peşine taktığı zavallıların hepsi işitti. “Evleneceğim ve çocuklarım olacak” ifadesi çok önemli. Müptezelin bunu neden söylediğini daha önce anlatmıştık. Çünkü Said Nursi Emirdağ lahikası sayfa 208’de çok çarpıcı öngörülerde bulunarak âdeta onu tarif ediyor ve şöyle diyordu:
“Büyük dairede onun gibi dehşetli cemaatler ve bu süfyan siyasi islamiyeye, şeair-i islamiyeye darbe vuracağından, 12-13-14 ve 16 tarihlerinde tokatlar yiyecekleri ihtar edildi.” Ancak bu öngörünün devamında gelen bir tespit daha var ki Fetullah'ı tam canevinden vuruyordu. Ne diyordu Said Nursi burada: “Bertaraf edilecek olan bu şahıs ebter (soysuz ve çocuksuz) olacaktır.”
“BERTARAF EDİLMİŞ EBTER” OLMA KORKUSU
İşte Fetullah bu tespitten kurtulmak için “Evleneceğim, çocuklarım olacak” diyerek etrafına “Said Nursi’nin işaret ettiği ben değilim” izlenimi vermeye çalışmaktaydı. Bu da Fetullah’taki evlenme takıntısını yeniden ortaya çıkardı.
Said Nursi’nin bertaraf edilen kişinin soysuz ve çocuksuz bir ebter olacağını işaret etmesi onu canevinden vuruyordu. 15 Temmuz’da da bertaraf edilmişti ve Türkiye’ye de Makam-ı Mahmud, yani “Mehdi” olarak gelmek yerine tutuklu getirileceği korkusu sarmıştı her yanını.
Tek ümidi ABD’nin onu gözden çıkarmayacağıydı. Darbe girişimi başarılı olsaydı yukarıda anlattığımız üzere Türkiye’ye gelip halifeliğini ilan ettikten sonra evlenecekti.
“MESELEYİ” İLK ÖNCE CEVDET TÜRKYOLU’NA AÇTI
Ama 15 Temmuz başarısız olunca, FETÖ elebaşı, aynı zamanda yeğeninin eşi ve kendi yerine geçecek kişi olarak tayin ettiği Cevdet Türkyolu’nu yanına çağırarak niyetini dile getirdi. Fetullah Gülen, her zaman olduğu gibi uzun şizofrenik konuşmalar yaptıktan sonra “Şu meseleyi de artık daha fazla ertelemeyelim” dedi.
Cevdet Türkyolu’nun daha sonra yakın çevresine verdiği bilgilerden öğreniyoruz ki kendisi de ilk evvela Fetullah’ın ne dediğini anlayamadı.
Ne evliliği, kimin evliliğiydi? Aklından bin çeşit düşünce geçerken Fetullah dilinin altındaki baklayı çıkardı:
“Türkiye’ye döndükten sonra hizmet hareketinin gönüllü erlerine gerçekleştirmeyi vadettiğim evlilik meselesi...”
Şaşkınlıkla Fetullah’ın yanından çıkan Cevdet Türkyolu bu “sırrı” kimseye söylemedi.
Özellikle “Böyle bir ortamda işitilirse tabandan bir nefret yükselebilir” endişesi taşıyordu. Hatta mollalara da açmaktan kaçındı konuyu. Fetullah’ın yakın çevresinde bilindiği üzere 15-20 adet molla denilen adam bulunur ve yaklaşık 10 yıl civarında orada kalırlar.
Fetullah onları yetiştirir ve daha sonra da “Oldun” diyerek bölgelere gönderir. Dolayısıyla da Cevdet Türkyolu bu molla takımına meseleyi açmak zorundaydı bir istişare mekanizması oluşturması bakımından.
EŞ ADAYI 6 AY ÖNCE BELİRLENMİŞ
Denildiğine göre Fetullah darbenin yüzde 100 başarılı olacağına inandığı için eş adayını da 6 ay öncesinden belirlemiş. Şimdi, darbe başarısız olunca kutsi diye nitelediği sürüsünün gözündeki değerini düşürmemek ve “bertaraf edilmiş bir ebter” olarak anılmamak için dünyaevine girmeye hazırlanıyor.
Ümit Akdemir’in elde ettiği bilgilere göre hazırlıklar çoktan başladı. ABD’de seçim sonuçları istediği gibi çıkar Hillary Clinton başkan olursa seçimden sonra dünyaevine girecek. Aksi takdirde, sürgün edileceği ülkede evlenecek.
Eh bir de şöyle ya da böyle tüp bebek de yaptırırsa artık “Bertaraf edildim ama soysuz değilim” diyebilir ve hastalıklı muhayyilesiyle yeni tezgâhlar kurgulayabilir.
Not: Bu bilgi canı sıkılan eski FETÖ’cü bölge imamı tarafından bir başka ülke abisine aktarıldı. Onun yardımcısı da bilgiyi Ümit Akdemir’e sızdırdı. Şimdiye dek ondan gelen bilgileri bu köşede yayınladım. FETÖ’cülerin darbe hazırlığı yapmasından, MHP içindeki FETÖ’cü oluşuma dek.
Hepsi doğru çıktı. Bu yüzden Ümit’e güveniyorum.
Kaynak: IHA, Fuat Uğur'un yazısı, Türkiye Gazetesi'nden...
dikGAZETE.com