FETÖ/PDY davası kapsamında Eylül 2016’da tutuklanıp Kasım 2016’da tahliye edilen ve tutuksuz olarak yargılanan Tuğba Kuruyemiş’in sahibi Ahmet Tonkul, savunmasında 17-25 Aralık sürecinden sonra Bank Asya ile ilişkisinin devam ettiğine ilişkin verdiği savunmada bankanın oyunlarını ve kendisini nasıl tehdit ettiğini anlattı. Tonkul “Diğer bankalarla olduğu gibi Bank Asya ile de 2012, 2013 ve 2014 yıllarını kapsayan 3 yıllık bir anlaşmamız vardı. Bu anlaşma uyarınca fabrikamızdaki işçilerin maaş ödemeleri Bank Asya üzerinden yapılacak ve şirket ortaklarının şahsi mevduatları da Bank Asya’ya yatırılacaktı. Bunun karşılığında banka POS cihazından yapılan işlemlerin parasını ertesi gün şirket hesabına yatacak, POS cihazlarından banka komisyon, EFT ve havalelerden masraf almayacaktı. 2012 yılında bu anlaşma yürürlüğe girdi. Bu arada da başka bankalarla çalışmalarımız devam ediyordu. İşçi maaşlarının ödenmesinin ve diğer bankacılık işlemlerimizin üçte biri Bank Asya’da geri kalan üçte ikisi de diğer bankalardaydı. 17-25 Aralık sonrası şirket ve şahsi hesaplarımızı kapatmak istediğimizde Bank Asya çok büyük tepki gösterdi. Anlaşma gereği 3 yıl devam etmemiz gerektiği aksi takdirde bizden geçmiş döneme ilişkin POS komisyonu, havale ve EFT masrafı olarak 1 milyon lira civarında para alacaklarını söylediler. Bu nedenle Bank Asya ile bankacılık faaliyetlerimizi tamamen kesemedik. 18 Mart 2014 tarihinde zorluk çıkarmalarına rağmen 1 milyon 900 bin TL paramızı Bank Asya’dan alıp Halk Bankası Aydın şubesine yatırdık” diyerek ilgili işlemlerin dekontlarını içeren belgelerin dosyalarda mevcut olduğunu söyledi.
“Bizden habersiz katılım hesabı açmışlar ertesi iş günü kapattırdık”Bank Asya’daki 1 milyon 900 bin lira parayı 17-25 Aralık sürecinde FETÖ’nün ‘Bank Asya’ya para yatırın’ çağrısını yaptığı dönemde ihtiyaçtan dolayı değil 17-25 Aralık sürecinde devletin yanında olmak için çekip Halk Bankası’na yatırdığını ifade eden Ahmet Tonkul, bankanın kendilerinden habersiz nasıl katılım hesabı açtığını da anlattı. İşadamı Ahmet Tonkul, iddianamede yer alan katılım hesabına ilişkin, “15 Ağustos 2014 Cuma gün bizim bilgimiz dışında Bank Asya bizim adımıza katılım hesabı açmış. Mesai bitiminde olduğu için muhasebemiz pazartesi günü bunu fark etti. Ve fark ettiğimiz 18 Ağustos Pazartesi günü bu hesabı kapattırdık” ifadelerine yer verdi.
1980 yılından bu yana kuruyemiş işi ile uğraştığını kaydeden Tuğba Kuruyemiş Firmasının sahibi Ahmet Tonkul, FETÖ ile hiçbir bağlantısının olmadığını ve firmasının önemli miktarda reklam bütçesi olmasına rağmen FETÖ’nün yayın organlarına reklam dahi vermediğini söyledi. Ülkenin değişik illerinde mağazaları olmasına rağmen Türkçe olimpiyatlarına da hiç sponsor olmadığını ve 30 Mart yerel seçimlerinde FETÖ’nün ‘AK Partiye oy vermeyin’ diye propaganda yaptığı dönemde AK Parti Adayı Mustafa Savaş’ı fabrikasında ağırlayıp yüzlerce çalışanı ile tanıştırdığını ifade eden Tonkul, firma olarak ihtiyaç sahiplerine yaptığı yardımı FETÖ aracılığı ile değil bizzat kendilerinin yaptığını, son 7 yılda 1 milyon 150 bin TL’yi aşan miktarda sigorta yaptırdığını bunun 1 TL’sini bile FETÖ’nün sigorta kuruluşuna yaptırmadığını söyledi.
“Her zaman devletimin yanında oldum”
Bir gizli tanığın 15 Temmuz ve hemen öncesinde Aydın’da bir yerde düzenlenen toplantıya katıldığına ilişkin iddialara da cevap veren işadamı Tonkul, darbe gecesi şehir dışında olduğunu belirterek kalkışmayı da sokaklarda ve meydanlarda çalışanları ile karşı durduklarını ifade etti. Firmasında yaklaşık 1000 çalışanı olduğunu ve hiçbir çalışanının FETÖ soruşturmasında adının geçmediğini belirten Tuğba Kuruyemiş Firması’nın sahibi Ahmet Tonkul, her zaman devletin yanında olduklarını belirterek sürekli istihdam oluşturma ve milli ekonomiye katkı sağlama gayreti içersinde olduğunu söyledi. Tonkul ASİAD üyeliği ile ilgili iddiaya da “Ben bu derneğe üye olmadım. Dernek binasına hiç gitmedim, dernek binasının yerini dahi bilmiyorum. Derneğe üyelik için herhangi bir form imzalamadım, herhangi bir şekilde yardım ve aidat ödemesi yapmadım. Gelecek kayıtlarda derneğe üye görünmem halinde derneğe üyelik giriş formalarının ve aidat-bağış belgelerinin celbiyle belgelerdeki imzaların benim olup olmadığının belirlenmesini talep ediyorum” diyerek iddianamede yer alan yurt dışı gezilerinin tamamını da 17-25 Aralık sürecinden önce ticari amaçlı olduğunu söyledi.
Duruşmaya tutuklu bulundukları cezaevinden SEGBİS (Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi) ile katılan Mustafa Ancın ve Abdülkerim Tikbaş, Ahmet Tonkul’un cemaat içerisinde ve herhangi bir toplantıda görmediklerini söylediler.
Duruşma evrakların tamamlanması ve eksiklerin giderilmesi için ileri bir tarihe ertelendi.
İBRAHİM KILINÇ