Fetullahçı Terör Örgütü'nün yargı yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan eski savcı Turhan Turunç’un 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan yargılanmasına başlandı.
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Turhan Turunç cezaevinden getirilirken, sanık avukatı da salonda hazır bulundu. Turunç’un eşi de duruşmaya geldi. Duruşmada sanık Turhan Turunç, 30 sayfalık yazılı savunma hazırladığını ve özetleyeceğini belirtti. Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) savunma yapan Turunç, örgütle 1994 yılında staj döneminde tanıştığını söyleyerek, “Örgüt okullarında okumadım. Hiçbir sosyal paylaşım sitesinde örgüt adına paylaşım yapmadım. Örgüt içinde kod adı kullanmadım. Eşimle kendim tanışıp evlendim, katalog evlilik yapmadım. Örgüt elemanlarının çocuklarıma isim koymasına izin vermedim. Işık evlerinde yetişmedim. Hiçbir mahrem toplantıya katılmadım. 1994 yılında girdiğim hakimlik sınavlarını kendim kazandım” dedi.
“Dini duygularla bu yapıda bulundum”
“Bylock’un sadece örgüt üyeleri tarafından kullanılan bir program olduğunu bilmiyordum” diyen sanık Turhan Turunç, “Örgütün izleyeceği yol haritasına dair dokümanların bulunduğu usb belleğini avukatım aracılığıyla dosyaya sundum. Örgüt mensuplarının yakalanmasına elverişli bilgileri, maddi bilgileri dosyaya sundum. Üyesi olduğum iddia edilen bu yapının, devleti ele geçirmeyi amaçladığını bilmiyordum. Hiçbir zaman suç işlemek amacıyla bu yapıyla yan yana gelmedim, dini duygularla bu yapıda bulundum” şeklinde konuştu.
“Bu yapının devleti ele geçirme amacını 15 Temmuz’da anladım”
Sanık Turhan Turunç, FETÖ’nün gerçek yüzünü 15 Temmuz’da gördüğünü söyleyerek, “15 Temmuz'da sosyal medyada darbe karşıtı paylaşımlar yaptım. Eşim ve kızımı üzmemek için meydanlara inmedim. Örgüt 15 Temmuz'a kadar dolaylı cebir ve şiddet kullandığından ben de 15 Temmuz'a kadar göremedim. Bu yapının devleti ele geçirme amacını 15 Temmuz'da anladım. Bu yapıyla yan yana geldiğim için kendimi defalarca sorguladım, çok pişmanım. Bu örgüt benim de dini duygularımı kullandı. Ben yapının Türkiye'ye, Türkçe'ye hizmet ettiğini sanıyordum. Ben bunun bedelini çok büyük ödedim. Mesleğimi ve itibarımı kaybettim. Maddi ve manevi yıkıma uğradım” ifadelerini kullandı.
“FETÖ temsilci ve yöneticilerine lanet olsun”
“Benim bu durumuma neden olan FETÖ temsilci ve yöneticilerine lanet olsun” diyen Turunç, “Son derece pişmanım, bildiğim tüm bilgilerle beraber bu yapının işlediği suçlarla ilgili belgeleri sundum. Bu belgeler başka FETÖ yargılaması dosyalarında kanıt olarak değerlendirilmiştir” dedi.
Bunun üzerine sanık avukatı söz alarak, müvekkilinin tahliyesini istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Turhan Turunç’un tahliyesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli savcı Turhan Turunç'un, 1988 yılından bu yana terör örgütünün hiyerarşik yapılanması içerisinde bilerek ve benimseyerek yer aldığı, görev yaptığı her yerdeki silahlı terör örgütü FETÖ/PDY'nin yargı yapılanması içerisindeki hakim ve savcılarla düzenli olarak bir araya gelerek silahlı örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in vaazlarını dinledikleri anlatılmıştı.
İddianamede, şüphelinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyelerinin 2014 HSYK seçimleri öncesi oluşturduğu gizli haberleşme ağıyla kendi mensubu olan hakim ve cumhuriyet savcılarını tespit ederek, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeliğine aday olan sözde bağımsız adayların alacağı muhtemel oyları hesaplamak ve seçimlerde üyelerinin kendi talimatları doğrultusunda oy kullanmasını ve örgüt içi iletişimi sağlamak amacıyla kullandıkları ByLock uygulamasını kullandığının tespit edildiği anlatılmıştı. İddianamede, sanık Turhan Turunç’un 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan cezalandırılması talep edilmişti.