Konya’da yaşayan 70 yaşındaki Zemine Yıldız evinde yatmak isterken hareketlerinde bir tuhaflık olduğunu ve vücudunu kontrol edemediğini fark etti. Bir süre sonra bilincini kaybeden Zemine Yıldız’ın sağ tarafına felç indi. Yakınları tarafından zaman kaybedilmeden Medova Hastanesine getirilen ve hastaneye geldiğinde konuşamaz, hareket edemez durumda olan Zemine Yıldız damardan uygulanan trombolitik (damar açıcı) tedavi ile üç saat içerisinde kendine gelerek normale döndü.
Felç inme anını anlatan Zemine Yıldız, “Yattığım zaman kendimi toparlayamadım. Sonra bilincimi kaybettim. Ağlamışım, çocuklar fark etti. Hemen hastaneye getirmişler. Sonrasını biraz hatırlıyorum. Hemşire bana dokunarak kalkmamı söylüyordu. Tekrar uyandığımda hem vücudum hem de dilim açılmıştı. Herkese teşekkür ediyorum. Şu an hiçbir sorunum yok. Gayet iyiyim, yürüyebiliyorum” dedi.
Tedaviyi gerçekleştiren Nöroloji Uzmanı Dr. Aysun Hatice Akça Karpuzoğlu ise hastanın kendilerine geldiğinde hiç konuşamadığını ve sağ tarafının felçli olduğunu belirterek, hastanın hastaneye çok hızlı getirilmesinin, damar açıcı bu özel tedaviyi uygulayabilme şansını arttırdığını söyledi. Kardiyolojik incelemelerin ve diğer tüm tetkiklerin hızlıca yapılmasının ardından, yoğun bakım şartlarında ameliyatsız, damardan uygulanan özel bir tedavi yöntemiyle hastanın hızlıca iyileştiğini ve üç saat gibi kısa bir sürede normale döndüğünü belirten Dr. Aysun Hatice Akça Karpuzoğlu, erken müdahalenin önemine dikkat çekti.
Dr. Aysu Hatice Akça Karpuzoğlu, “Hastanın tetkiklerinde beyninin sol tarafındaki konuşma merkezinde bir damar tıkanıklığı olduğu tespit ettik. Buna bağlı konuşamama ve sağ tarafında felci vardı. Çok hızlı bir şekilde diğer tetkikleri ve kardiyolojik değerlendirmesi yapıldı. Hastamıza damardan, beyindeki damarı açıcı tedavimizi uyguladık. Trombolitik (damar açıcı) tedavi, her hasta grubuna uygulanan bir tedavi değil. Hastaneye hızlı bir şekilde müracaat etmiş, tahlil ve tetkik sonuçları tedaviye uygun olan seçilmiş bir hasta grubuna uygulanabiliyor. Tedaviyi uyguladıktan sonra yaklaşık yarım saat içerisinde hastada konuşma ve güçte düzelme başladı. Üç-dört saat içerisinde de konuşması tam olarak düzene girdi ve hasta yürüyebilir, kolunu, bacağını kullanabilir hale geldi. Damar tıkanıklığına bağlı felçlerde, erken müdahale ile Trombolitik tedavi ile tama yakın düzelme elde edebiliyoruz” diye konuştu.
"Beyin felci, damar tıkanıklığı ya da kanama olduğunda ortaya çıkar"
Erken müdahale için hasta ve yakınlarının beyin felcini fark etmelerinin önemine değinen ve beyin felcinin belirtilerine de dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Aysun Hatice Akça Karpuzoğlu, “Eğer ani bir şekilde bir tarafta kısmi felç, güç kaybı, konuşma ve dengede bozulma durumu olursa bu durum beyin felci kaynaklı olabilir. Beyin felci iki durumda ortaya çıkar, damar tıkanıklığı ya da kanama olduğunda. Bizim hastamızda kanama vardı. Damar açıcı tedaviyi, damar tıkanıklığı durumlarında uygulayabiliyoruz. Bu hasta grubu özeldir. Çünkü tansiyon ve şeker gibi değerlerinin iyi olması, kalp açısından bir sıkıntısı olmaması, yakın zamanda bir kalp krizi ya da mide kanaması geçirmemiş olması lazım. Beyin MR’larının hızlıca çekilerek, bu MR’larda damar tıkanıklığını görmemiz lazım. Bu hasta grubunda çok hızlı hareket edilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Erken müdahale ile tedavi edilen beyin felçlerinde, hastanın hem vücut fonksiyonlarının erken düzeldiğini, hem de rehabilitasyon ve günlük yaşama dönebilme sürecinin kısalarak iş gücü kaybının önlendiğini ifade eden Karpuzoğlu, “Hastamız, konuşma kabiliyetini yitirmiş ve sağ tarafı tamamen felçli, elini dahi kaldıramayacak bir şekilde gelmişti. Üç saat içerisinde düzeldi. Şu anda konuşabiliyor, derdini sıkıntılarını anlatabiliyor. Yürüyebiliyor ve kolunu bacağını rahatlıkla oynatabiliyor. Bu tedavi uygun hastaya, uygun hastane şartlarında ve multidisipliner bir çalışma ile yapılmalıdır” şeklinde konuştu.
Barış Gök - İsmail Bulut
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com