Kültür Sanat

Eyyubi Mehmed Bey'in gün yüzüne çıkan güfte mecmuası klasik musikiye ışık tutuyor

Araştırma Görevlisi Harun Korkmaz, "Eyyubi Mehmed Bey'in mecmuasının ortaya çıkmış olması, elimizde zaten çok sınırlı olan belli başlı bestekarlara ait güfte mecmualarına bir yenisinin eklenmiş olduğu anlamını taşıyor." dedi.

Eyyubi Mehmed Bey'in gün yüzüne çıkan güfte mecmuası klasik musikiye ışık tutuyor
28-07-2021 17:56
Istanbul

İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Araştırma Görevlisi Harun Korkmaz, Eyyubi Mehmed Bey'e ait olduğu anlaşılan el yazması güfte mecmuasının ortaya çıkmasıyla bestekarlara ait sınırlı sayıda mecmuaya bir yenisinin daha eklendiğini söyledi.

Klasik Türk musikisi tarihi alanında çalışmaları bulunan, aynı zamanda eski musiki eserlerini seslendiren Korkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kısa süre önce bir müzayededen satın aldığı güfte mecmuasına ve klasik Türk müziği alanında yaptığı araştırmalara ilişkin bilgi verdi.

Korkmaz, Eyyubi Mehmed Bey'in, dini ve din dışı sahadaki hemen her formda eserler veren Türk musikisinin önemli bestekarlarından Hammamizade İsmail Dede Efendi'nin talebesi, ünlü bestekar ve musiki hocası Zekai Dede'nin ise hocası olduğunu dile getirdi.

Musikinin tarihiyle ilgili çalışmaların artarak devam ettiğinn altını çizen Korkmaz, "Henüz çok yeterli bir seviyede değil. Ama gün geçtikçe yeni belgeler ortaya çıkıyor, yeni bulgularla karşılaşıyoruz ve böylece müziğimizin tarihiyle ilgili daha fazla bilgiye ulaşabilme ümidini elde ediyoruz." diye konuştu.

Harun Korkmaz, güfte mecmualarının bir koleksiyon malzemesi olmasının ötesinde, araştırmalara kaynaklık etmesi bakımından da önemli ve heyecan verici olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Eyyubi Mehmed Bey'in mecmuasının ortaya çıkmış olması, elimizde zaten çok sınırlı olan belli başlı bestekarlara ait güfte mecmualarına bir yenisinin eklenmiş olduğu anlamını taşıyor. Eyyubi Mehmed Bey'in zihnindeki repertuvara bu şekilde tanıklık etmiş oluyoruz. Dede Efendi'nin yetiştirdiği, en önde gelen müzisyenlerden biri olduğu için Dede Efendi'nin talebelerine ne aktardığını da nasıl bir repertuvarla donattığını da yine bu vesileyle öğrenmiş oluyoruz."

"Mecmuada yapılacak araştırmalar pek çok bilgi sunacak"

Bu aktarımın önemli bir halkası olmasının Eyyubi Mehmed Bey'in kaydettiği bilgilerin güvenilirliğini arttırdığını, dolayısıyla mecmuasını da diğer pek çok mecmuadan ayrı bir konuma yükselttiğini kaydeden Korkmaz, "Bu mecmua üzerinde yapılacak detaylı araştırmalar bize daha pek çok bilgi sunacaktır. Özellikle Eyyubi Mehmet Bey'in mecmuasının yayınlanması ve içindeki eserlerden günümüze intikal edenlerin seslendirilmesi gerekmektedir. Eyyubi Mehmed Bey'in bestekarlığı ve musikideki yönü daha fazla vurgulanmalıdır. Dede Efendi'nin yetiştirdiği ve Zekai Dede'yi yetiştiren böyle değerli bir bestekarın daha fazla tanınması için çalışmaya devam etmemiz gerekmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Korkmaz, doktora tezinde güfte mecmualarını ele aldığını, uzun zamandır hem basılı hem el yazması olarak tespit edilmiş güfte mecmualarını topladığını aktararak, şu bilgileri verdi:

"Güfte mecmuası, notanın kullanılmadığı devirlerde, klasik Türk musikisi çerçevesinde beste yapan ve musiki icrasında bulunan müzisyenlerin, besteli eserlerin sözlerini yazdıkları defterlerdir. Bunlar şahsi kullanım için tertip edilmiş olduklarından pratik maksada hizmet ediyorlar. Müzisyenler, melodisini ezbere bildikleri eserleri bu defterlere bakarak hatırlıyor, bu şekilde hafızalarındaki repertuvarı canlı tutuyorlar."

Her müzisyenin böyle bir mecmuaya ihtiyaç duyduğunu, bu nedenle binlerce örneğin bugüne ulaştığını sözlerine ekleyen Korkmaz, "Yurt içinde ve yurt dışında kütüphanelerde, özel koleksiyonlarda, arşivlerde bu mecmuaları bulmak mümkün." ifadelerini kullandı.

Eyyubi Mehmed Bey'in mecmuasının ilk defa ortaya çıktığına işaret eden Korkmaz, "Bundan kısa bir zaman önce bir müzayededen satın aldığım bu mecmuada hocası Dede Efendi'nin ve kendi repertuvarının bir toplamını görüyoruz. Eyyubi Mehmet Bey, Dede Efendi gibi klasik musikinin en önde gelen bestekarlarından birinin talebesi ve Osmanlı'nın son devrinde yetişmiş olan en büyük bestekar olarak kabul edilen Zekai Dede'nin hocası ve kendi de aynı zamanda bestekar, farklı türlerde eserleri var. Onun zihnindeki musiki dünyasını güfte mecmuasında buluyoruz." dedi.

"Klasik musikide mühim bir bestekar vasfıyla yer alıyor"

Harun Korkmaz, bestekar Eyyubi Mehmet Bey'in 1850'de vefat ettiğini belirterek şöyle devam etti:

"Musikinin klasik tarafıyla meşgul olmuş yani dini musikiyle çok sınırlı bir meşguliyeti var. Eğlence müziğiyle çok ilgilenmemiş, müziğin klasik ve ciddi tarafıyla meşgul olmuş. Pek çok eseri hocalarından öğrenmiş, ezberlemiş ve kendi de elimizdeki kaynaklara bakılırsa 40 civarında eser bırakmış. Bu eserlerden önemli bir kısmını, son derece zor makam ve usulleri kullanarak yapmış.

Kendi zaten klasik musikide mühim bir bestekar vasfıyla yer alıyor. Bir diğer vasfı ise hocasıyla talebeleri arasında bir köprü olması ve klasik repertuvarı aktaran insanlardan biri olması. Bu mecmua ise onun repertuvarını yansıtması bakımından son derece değerli. 'Zihnindeki klasik eserler hangileriydi? Hocalarından neler aldı?' Bunları burada görebiliyoruz."

Korkmaz, Eyyubi Mehmet Bey'in, öğrencisi Zekai Dede'yi, kendi hocası olan Dede Efendi'ye de götürdüğünü belirterek, beraber ders yaptıklarının altını çizdi.

Satın aldığı mecmuanın Eyyubi Mehmed Bey'e ait olduğunu sonradan anladığını söyleyen Korkmaz, şöyle devam etti:

"İlk önce çok kısa süre görme şansım olmuştu ama bu mecmuayı almam gerekiyor diye düşündüm. Çünkü çok fazla örnek gördüm. Özellikle benim incelediğim yazmaların, buna benzer güfte mecmualarının sayısı 600'ü buldu. diyebilirim. İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, Topkapı Sarayı Kütüphanesi, İstanbul'da daha belki onlarca kütüphane ve şahsi koleksiyonun dışında başta Londra, Paris, Berlin, Hollanda, Hindistan, Pakistan, İran, Mısır, Suriye ve pek çok muhtelif ülkenin kütüphanelerinde bu yazmaları bulmak mümkün. Dolayısıyla çok örnek gördüm. Bir mecmuayı gördüğüm zaman ehemmiyetine dair bir tahminim olabiliyor. Bunu tahmin ettiğim için çok da üzerinde düşünmeden bu mecmuayı satın almaya karar verdim ve bir online müzayededen bunu satın aldım."

Harun Korkmaz, Eyyubi Mehmed Bey'in bugüne kadar bilinen hiçbir mecmuasının bulunmadığını, Zekai Dede'nin mecmualarının ise bugüne ulaşmadığını kaydederek, "Burada eserlerin güftelerinden başka, makamları, usulleri ve bestekar bilgileri yazıyor. Tarihten intikal etmiş eserlerin melodileri elimizde fakat bilgilerinde bazı bozukluklar olabiliyor. Buraya bakarak bunları düzeltmemiz mümkün olabiliyor." dedi.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER