Psikoterapist/Aile Çift ve Evlilik Terapisti Uzmanı Psikolog Naciye Tokaç, "İlişkilerin genellikle sevgi, aşk ile başlasa da evlilik sonrası aşkın ilk hissedildiği gibi olmadığından, zamanla azaldığından, hatta çiftlerin uzak kaldığında birbirlerini özlemediklerinden bile bahsedilebilir" dedi.
İlişki yaşayan birçok kişinin sadece fiziksel çekiciliğe ve aşık olup olmama durumuna baktığını dile getiren Psikolog Tokaç ancak en önemli noktalardan birisinin çiftlerin ortak zevk aldığı faaliyetler olduğuna dikkat çekti. İlişkinin ilerlemesi veya evlilik yaşamıyla birlikte kişinin, birlikte olduğu kişiye alışması ve o kişinin ilk andaki büyüsünü kaybetmesinin olası olduğunu belirten Psikolog Tokaç "Böyle bir durumda çiftlerin birlikte zaman geçirmelerini, paylaşımda bulunmalarını sağlayacak faaliyetler çok işe yarayacaktır. Bir konsere birlikte gidebildiği, birlikte spor yapabildiği, izlemek istediği tiyatroya eşlik edebilen, hoşlandığı doğa yürüyüşlerine eşlik edebilecek birisini kim istemez ki? İlişki yaşayacağınız veya evliliği düşündüğünüz kişilerde ortak zevk alınabilen alanların olmasında ilişkinizin geleceği açısından fayda olduğunu hatırdan çıkarmamak gerek. Aşkın sürekliliğini sağlamanın yollarından bir diğeri ise; eşinizin duygu düşüncelerine özen göstermeyi ve onunla ilgilenmeyi ihmal etmemenizdir. Burada ‘birisiyle de daima ilgilenilmez ki’ dediğinizi duyar gibiyim. İlgi ile özen göstermeyi aynı anda söylemem burada önem kazanıyor. İlgilenmek dediğimizde daima onu heyecanlandıracak ve onu sevindirebilecek şeyler yapmanızdan bahsetmiyorum. Eşinizin herhangi bir konudaki fikirlerini, duygularını önemsemeniz, dikkatinizi çekebilmesi, onu dinleyebilme özenini göstermenizden bahsediyorum. Onun başarı, beklenti, hayatla ilgili düşünceleri, hayalleri, gitmek istediği kurslar, öğrenmek istediği yeni beceriler gibi konularda sizin de fikirlerinizle ona katılmanızdan, düşüncelerinizi paylaşmanızdan bahsediyorum. Bu eşinize ona önem verdiğinizi gösterirken; hem de ilgilendiğinizi hissettirecektir." diye konuştu.
’Sadece benim isteklerim doğru’ anlayışından sıyrılın
Hayatın başlı başına zorluğunu yaşayan birçok kişinin evlilik ile bu zorlukları paylaşabileceği, artık sorun, dert, sıkıntılarında yalnız olmadığını hissedebileceği beklentisiyle evlendiğini vurgulayan Psikolog Naciye Tokaç, "Evlilik sonrası yaşamı devam ettirmek; herhangi bir hayali gerçekleştirmek, maddesel varlık sahibi olmak, işsizlik, hastalık, sosyal paylaşım yapabileceği birisinin olması gibi birçok sorun olabilecek konularda destek alabileceği birisi olmak kişinin evliliğini daha da sahiplenmesini sağlayacaktır. Yaşamsal konularda aynı zamanda eşinizin sorumluluğunu da aldığınızı hissettirmeniz onun size daha fazla güvenmesine ve bu yuvada kendi ailesinde olduğu kadar rahat olmasına neden olacaktır. Bu da eşini sahiplenmesini sağlarken; aynı zamanda evliliğin uzun sürmesinde büyük rol oynamaktadır. Evlilikte sevginizin, aşkınızın devamına katkı sağlayan önemli bir unsur ise; ’sadece benim isteklerim doğru’ anlayışından sıyrılarak, ’biz’ fikrinin oluşabilmesi ve eşinizle bir uyum tutturabilmenizdir. Evlilikte fedakarlık yapmanın uygun olmadığını, bunun yerine eşlerinin isteklerini de önemseyerek bazı konularda uyum sağlaması gerekliliğinden bahsetmekteyim. Uyum sağlamak sizi kişiliksizleştirmez; ama fedakarlık yapmak; istemediğiniz bir şeyi sadece başkası için zorla yapıyor olma hissi uyandırır ve birgün bunu öfkeyle belirtmenize yol açar. Böylece de eşinizi hiç istemediğiniz halde incitmiş olursunuz. Çünkü o sizin yaptınız fedakarlıkları yıllarca fark etmemiş ve size bunun karşılığında yeteri kadar değer vermemiştir. Bu nedenle öfkelenmekte kendinizi haklı görebilirsiniz. Ancak uyum sağlamaya siz kendiniz karar verirsiniz; tüm duygularınız ve mantığınız bunun gerekliliğine ikna olur. Evlilikte aşkı canlı tutabilmek ve sürdürebilmek için özellikle bir çaba göstermekten daha önemlisi, doğal olabilmek ve bekli de evli olduğunuza kendinizi ikna edebilmiş olmanızdır." ifadelerini kullandı.
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com