Op. Dr. Bülent Cihantimur, “Estetik revizyon operasyonları en fazla zorlandığımız ameliyatlar arasında. Estetik cerrahide en fazla hatanın olduğu bölgeler ise göğüs, burun ve dudak operasyonları” dedi.
Estetik cerrahiyi güzelleşmek, yaşlanmamak ya da ihtiyaçlar dahilinde kusurları tedavi ettirmek amacıyla tercih ediliyor. Fakat bazen yapılan hatalar hastanın bedeninde ve en önemlisi iç dünyasında derin yaralar açabiliyor.
Estetik cerrahinin mutlaka sanatsal bir bakış açısıyla yapılması gerektiğinin altını çizen Op. Dr. Bülent Cihantimur, en sık karşılaşılan üç estetik operasyon hatasını şöyle anlattı: “Estetik revizyon operasyonları en fazla zorlandığımız ameliyatlar arasındadır. Öncelikle hasta aşırı derecede bozuk bir psikolojiyle gelmiştir ve hayal kırıklıklarıyla doludur. Hataların neden kaynaklandığını irdelediğimizde ise, genel olarak, hasta ve cerrah arasındaki iletişimsizliği gözlemleriz. Söz gelimi en sık karşılaştığımız hatalı göğüs büyütme operasyonlarında, hastalar küçük göğüslerinden bıktıkları için, kendi beden proporsiyonlarına bakmadan, çok daha büyük göğüs talebinde bulunmuşlardır. Oysaki göğüs estetiğinde en önemli konu, irilik değil, diriliktir. Eğer hastanızı bu konuda ikna edemez ve sağlıklı düşünmesini sağlayamazsanız, katı bir cisim gibi duran göğüslere sahip olurlar. Hasta zaman içinde illaki bu büyüklükten rahatsız olacaktır, protezler takılırken dokuya zarar verecektir ya da asimetri sorunu yaşanacaktır.”
BURUN ESTETİĞİNDE CİNSİYETE DİKKAT
Estetik cerrahide en fazla karşılaşılan ikinci hatanın burun estetiğinde gördüklerini söyleyen Op. Dr. Bülent Cihantimur, hastanın cinsiyetine ve yaşına uygun olan burunların tasarlanmasının şart olduğunu söyledi. Cihantimur, “Burun revizyon cerrahisi için gelen hastalarımızdan hep aynı ifadeleri duyarız. Burunların kendilerine yakışmadığını, sanki kendisine ait olmadığını, operasyonun anlaşıldığı gibi şikayetlerde bulunurlar. İşte burada en önemli konu hastanın cinsiyetidir. Eğer siz her hastanıza aynı burun tasarımını yaparsanız, doğallığı yakalayamazsınız. Erkekler anatomik olarak daha sert bir ifadeye sahiptir. Alınları kadınlara nazaran çok daha kemiklidir. Ayrıca zaman içinde yer çekimine bağlı olarak herkesin burnunda bir miktar düşüklük yaşanır. Eğer hastanızın yaşını ve cinsiyetini göz önünde bulundurmadan bir burun tasarımı yaparsanız, yüzüyle uyumlu olmayan bir görüntü elde edersiniz. Hatta bazı vakalarda, burun kıkırdakları ya da kemikleri çok fazla törpülendiği için ciddi sorunlar yaşayan hastalarımıza, mecburen bedeninin başka yerlerinden kemik ya da kıkırdak takviyesi yapmak zorunda kalıyoruz” diye konuştu.
DUDAKLARA YAĞ ENJEKSİYONU
Dudakların yüz güzelliğinin en önemli parçalarından birini oluşturduğunu belirten Op. Dr. Bülent Cihantimur, “Dudaklara doku yapılırken en büyük hata kullanılan yapay dolgu malzemelerinden kaynaklanıyor. Yapay dolgu malzemeleri hem dudağın renginin solmasına, sağlık açısından sorun yaşanmasına hem de doğal olmayan, fazlaca şiş görüntülerin çıkmasına sebep oluyor. Dudak dolgunlaştırmada yağ enjeksiyonunu tercih ediyoruz. Hastanın kendi bedeninden alınan kök hücreden zenginleştirilmiş yağ dokusu, dudaklara enjekte edildiğinde bu sorunların hiç birisiyle karşılaşılmıyor” ifadelerini kullandı.
(İHA)