İstanbul
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Osman Kavala'nın da "casusluk" suçundan tutuklandığı soruşturma kapsamında alınan bir tanığın ifadesinde, dosyanın şüphelisi eski CIA danışmanı Henri Barkey'le ilgili dikkati çeken beyanlar yer aldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, şüpheli Henri Barkey ile 17 kişinin 15 Temmuz 2016 akşamı kaldığı Büyükadada'ki otel görevlisi A.U'nun 25 Şubat'ta tanık olarak ifadesi alındı.
Tanık A.U, bahse konu şahıslar içerisinden sadece Henri Barkey ile kısa bir süreliğine resepsiyonun önünde muhabbetinin olduğunu belirterek, şunları söyledi:
''Kendisi orada bana bu olan olaylarla ilgili 'Ne oluyor falan' der gibi konuştu. Henri Barkey ile kısa bir süreliğine resepsiyonun önünde muhabbetim oldu.
Kendisi bana bu olan olaylarla ilgili 'Ne oluyor falan' der gibi konuştu.
Daha sonra İstanbul'a 3 kere geldiğini, ilkinde HSBC bankasında patlamalar ve ikincisinde Gezi Parkı eylemleri olduğunu, üçüncüsünde böyle bir olayın başına geldiğini söyledi. Bunları bana şaşırmış gibi yaparak söyledi."
Darbe girişimi akşamında Barkey'in hareketlerinden çok stresli olduğunu, sanki bir şeyler olacakmış gibi hareket ettiğini sezdiğini anlatan tanık A.U, yanında bulunan diğer kişilerin ise aksine rahat bir şekilde oturduklarını gördüğünü, aralarında ne konuştukları duymadığını söyledi.
Tanık A.U, 15 Temmuz 2016 akşamında saatini tam olarak hatırlamadığı bir zamanda Barkey'in arkasını dönerek bara doğru yöneldiğini anlatarak, şöyle devam etti:
"Yaklaşık bir dakika sonra tekrar yanıma gelerek 'CNN'den Amerika'dan beni arayacaklar, onlarla bağlantı kuracağım, sessiz bir yer var mı? Beni arıyorlar fakat ulaşamadıklarını söylüyorlar.' dedi.
Ben de telsiz telefonu ona verdim ve bununla konuşabileceğini söyledim. Telsiz telefon elindeyken aranmayı bir süre bekledi ancak bağlantı kuramadı ve telefonu resepsiyona teslim etti. Ondan sonra ben işim gereği terasa çıkıp dışarıdaki masaları kontrol ettim ve resepsiyona geri döndüm.
Barkey'in elindeki cep telefonuna bir sim kart yerleştirmeye çalıştığını gördüm. Bunları gerçekleştirirken biraz telaşlı olması nedeniyle tam olarak sim kartı takmayı beceremiyordu. Fakat ben onun bölgesinde sürekli bulunduğum için sim kartı elindeki telefona taktığını ve konuştuğunu gördüm.
Telefonla bir sağa bir sola gidip gelip konuşuyordu, bu esnada çok hareketliydi. Ne konuştuğunu hiç duymadım. Bu telefon görüşmeleri darbeden yaklaşık 1,5 saat sonra gerçekleşti.
Ne konuştuğunu açık ve net duyamadım ancak telefonu kapatıp yanıma tekrar geldiğinde ona 'Ne olacak bu durum sizce?' diye sorduğumda 'Bu bir oyun, bu bir düzmece, böyle bir şeyin olacağına ihtimal vermiyorum.' dedi."
Tanık A.U, Henri Barkey ve yanındaki iki kişinin darbe gecesi barda geç saatlere kadar oturduklarını, sürekli kendi aralarında istişare yaparak önlerindeki dizüstü bilgisayarla gündemi takip ettiklerini, özellikle Henri Barkey'in sürekli bilgisayarla bir şeyler yazdığını ifade ederek, bu esnada sıkıntılı ve endişeli göründüklerini anlattı.
''Pensilvanya'' yazılı zil
Bu bahsedilen 17 kişilik grup otelden ayrıldıktan sonra resepsiyonda olduğu sırada masanın üzerinde yan taraftaki zili fark ettiğini anlatan tanık A.U, zili eline alıp baktığında "Pensilvanya" yazısını görünce çok şaşırdığını ve bunu doğrudan otelin pazarlama işleri müdürüne götürerek teslim ettiğini, zilin otele gelen 17 kişilik grup tarafından bırakıldığını düşündüğü aktardı.
Bu olayların meydana gelmesi nedeniyle bu gruptan şüphelendiğini ve evde kendince bunlarla ilgili internette araştırma yaptığını, Henri Barkey'in o gece Amerika'da yayın yapan Amerika'nın Sesi isimli bir kanalda canlı bağlantı yaptığını gördüğünü dile getiren tanık, biraz daha dikkatli baktığında bağlantının yapıldığı yerin çalıştığı otel olduğunu fark ettiğini kaydetti.
Tanık A.U, fotoğraflardan, 15 Temmuz ve 17 Temmuz 2016 tarihleri arasında otele gelen kişileri teşhis etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com