TBMM
CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında dış politikada işlerin, her zamandan daha kritik noktaya geldiğini savundu.
ABD'de tutuklu bulunan Rıza Sarraf dosyasının ilerleyişi, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı, Cumhurbaşkanı'nın korumaları ve eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a ilgili hukuki gelişmelerin yanı sıra AB ülkelerinin Türkiye'ye yönelik açıklamalarının gündemde olduğunu dile getiren Yılmaz, Türkiye'nin destek alabileceği ülke sayısının iyice azaldığını, Türkiye'nin yalnızlaştırıldığını öne sürdü.
Türkiye'nin yanı başında da çok kritik süreçlerin yaşandığını dile getiren Yılmaz, Irak ve Suriye'deki gelişmelerin Türkiye için beka sorununa dönüştüğünü iddia etti.
"Referandumla ilgili AK Parti'den doğru dürüst bir açıklama gelmedi"Yılmaz, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde (IKBY) planlanan referandumla ilgili AK Parti'den doğru dürüst bir açıklama gelmediğini, sadece kağıt üzerinde bir kınama yapıldığını öne sürerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Referandumun olması halinde ne yapılacağına ilişkin açıklama yok. Bir taraftan Irak'ın toprak bütünlüğüyle ilgili aynı müphemlikte açıklama yapılıyor, samimiyet yok. Bu kadar önemli konuda Sayın Cumhurbaşkanı, yüksek perdeden bir açıklama yapmıyor. Hükümet, bunu geçiştiriyor. Biz Türkiye'nin, hükümetin bu konudaki tutumunu net görmüyoruz, daha net bir tutum bekleriz. Biz, referandum yapılarsa sonuçlarını tanımayacağımızı, gayrimeşru olacağını söyledik. Bu yapılırsa Pandora'nın kutusu ayın 26'sından sonra açılacak. Bunu Araplar, Türkmenler kabul etmiyor. Bölgesel çatışmalar riski iyice artıyor. Ne Bağdat ne Tahran ne de bölgesel aktörlerle temas var. Barzani'nin ülkelere gönderdiği referandumu kabul etsinler heyetinin çalışmaları, Dışişlerinin aksi yöndeki çalışmalarının, iki üç kat önüne geçmiş durumda."
"Astana, Cenevre süreci oyalamacadır"Yılmaz, Suriye'de Beşşar Esed'in Afrin'e hakim olması isteniyorsa Rusya ve Esed ile birlikte çalışmak gerektiğini belirtti.
Suriye konusunun, bölünmeye doğru gittiğini öne süren Yılmaz, mutlaka Esad ile bir bağ kurulması gerektiğini savundu. Yılmaz, bunun, Türkiye'nin güney sınırında oluşabilecek yapının veya yapıların engellenmesi için artık bir tercih değil zorunluluk olduğunu ifade ederek, "Eğer bu bağ kurulmazsa, Esad ile doğrudan görüşme yapılmazsa, Türkiye'nin desteklediği muhalifler, Esad'ın ordusuyla bir şekilde iş birliği yapıp, ülkenin toprak bütünlüğünü sağlamada ortak adım atmazsa Suriye'nin geleceği Irak'tan daha beter olacak. Astana, Cenevre süreci oyalamacadır. Yer almayalım demiyorum ama hiçbiri beka sorununa merhem olmayacaktır." diye konuştu.
Muhabir: Meltem Öztürk
dikGAZETE.com