Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm güvenlik güçlerime sesleniyorum, terörle ve teröristlerle yürüttüğünüz mücadelede devletiniz de, milletiniz de sonuna kadar sizin yanınızdadır" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen Kızılay Genel Kurulu’nda terörle mücadeleye ilişkin önemli mesajlar verdi. Erdoğan, Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan olayların ardından Türkiye’nin dost ve kardeş Azerbaycan’a olan desteğini ifade ederek, kayıplardan dolayı Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Azeri halkına taziyelerini iletti. Erdoğan, bölücü terör örgütünün bölge ve Türkiye üzerinde hesabı olan herkes için elverişli bir malzeme olmanın ötesinde hiçbir karşılığı, itibarı, anlamı olmayan "kullan at" türü bir araca dönüştüğünü söyledi. Türkiye’deki her vatandaş gibi Kürt vatandaşların da bu gerçeği gördüğünü belirten Erdoğan, "Buradan tüm güvenlik güçlerime sesleniyorum, terörle ve teröristlerle yürüttüğünüz mücadelede devletiniz de, milletiniz de sonuna kadar sizin yanınızdadır. Güvenlik güçlerimizi canları pahasına yürüttükleri bu mücadeleden dolayı eleştirmeye, tahkir etmeye, tehdit etmeye kalkanlar karşılarında önce şahsımı ve ardından milletimi bulurlar, bunu bilmeleri lazım" dedi.
Geçmişteki bir takım yanlışları, hataları ve eksikleri bugün yürütülen mücadeleye teşvil etmeye çalışanların art niyetli olduğunu söyleyen Erdoğan, bu kişileri terör örgütünün değirmenine su taşımakla suçladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ahlak, vicdan ve elbette hukuk sınırları içinde mücadele yürüten her bir güvenlik görevlisi benim öz kardeşim, öz evladım mesabesindedir, canımdan bir parçadır. Bunun böyle bilinmesi lazım. Bu çerçevede güvenlik güçlerimizin görevlerini gönül huzuruyla yürütebilmeleri için ihtiyaç duyulan düzenlemelerin de süratle hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu vesileyle operasyonlarda hayatlarını kaybeden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Operasyonlarda yaralanan güvenlik görevlilerimize Rabbim’den şifa niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı.
"KİMSE BU MİLLETE O PAÇAVRALARI BAYRAK DİYE DAYATAMAZ"
"Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" ilkesini yineleyen Erdoğan, "Kimse bu millete o paçavralarını bayrak diye dayatamaz. Bunu çok iyi bilmemiz lazım. İşte Avrupa’da bize dost görünmeye çalışanlar uluslararası toplantıyı yaptıkları yerin yanında terör örgütü olarak ilan ettikleri örgütün paçavrasını ve teröristlerin resimlerini, kurdurdukları çadırda sergiliyorlar. Ondan sonra da ’dostuz’ diyorlar. Nasıl dostuz? Eğer dostsak terör örgütü olarak ilan ettiğin bir örgütün paçavrasını orada sen nasıl dalgalandırırsın, nasıl onlara müsaade edersin, o teröristlerin resimlerini orada nasıl sergilersin? Bu nasıl dostluk?" diye konuştu.
"Bu vatanda kimse operasyon yapamaz" diyen Erdoğan, "Bizim tek devletimiz var, Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Başka bir devletimiz olamaz. Yok paralel devlet yapılanmasıymış, yok şu devletmiş yok bu devletmiş, asla ve kat’a. Böyle bir şeye yeltenenler karşılarında bizi bulacaklardır. Ve şu andaki mücadele paralel devlet yapılanmasıyla aynı istikamette devam ediyor diğerleriyle de aynı istikamette. Bu kutlu yolda mücadele yürüten tüm kahramanlarımıza muvaffakiyetler diliyor, Allah yüreklerine, bileklerine güç, kuvvet versin diyorum" dedi.
"SAYIN ALİYEV KARDEŞİMİZLE O MUANAKAMIZ ASLINDA DÜNYAYA BİR MESAJDI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Kızılay’da 37 vatandaşın hayatını kaybettiği bombalı saldırının ardından Azerbaycan’da gerçekleştirilecek Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) V. Toplantısı’na gidemediğini hatırlattı. Avrupa’daki saldırıların ardından başsağlığı için oralara koşan liderlerden hiçbirinin Türkiye’ye kadar gelme zahmetinde bulunmadığına dikkat çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Yaşanan elim olay üzerine Azerbaycan ziyaretimiz mümkün olmayınca kardeşim Cumhurbaşkanı Aliyev, ’Siz gelmeyin, ben Türkiye’ye geliyorum’ demiş ve kendisi Türkiye’ye gelmişti ve acımızı burada paylaştı. Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantımızı burada yaptık. Türkiye-Azerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantımızın ardından yaptığımız basın toplantısında Sayın Aliyev kardeşimizle o kardeşçe, oradaki bizim o muanakamız, o birbirimize sarılışımız dünyaya aslında önemli bir mesajdı. Kendisiyle Amerika’da Nükleer Güvenlik Zirvesi sırasında da görüşmemiz oldu, orada dertleşme fırsatı bulduk. Tabi henüz ülkeye dönmeden Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki olaylar patlak verdi. Kendisine başsağlığı diledik. Bu saldırıda da yine hayatlarını kaybeden Azerbaycan askerlerine Allah’tan rahmet, dostum Aliyev’e ve Azerbaycanlı kardeşlerimize başsağlığı diliyorum. Çünkü bugün de yine yoğun bir mücadele, yoğun bir savaş orada devam ediyor."
"ALEVLER SİZDE İSE KÖZÜ BİZDEDİR, SİZDEKİ YARANIN ÖZÜ BİZDEDİR"
"Türkiye, Karabağ meselesinde en başından beri Azerbaycan’ın yanındadır, yanında olmaya da devam edecektir. Karabağ’da yaşanan işgalin ve girişilen katliamların acısı Türk milleti olarak bizim de yüreğimizi yakıyor" ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Karabağ’ın işgal edildiği günlerde, 1992 yılında rahmetli Abdurrahim Karakoç ağabeyimiz bu konuda duygularını nasıl dile getirmiş biliyor musunuz? ’Kendimizden koptu, kendi bağrımız, zulüm girdabında yandı bağrımız, hedef tahtasına döndü bağrımız. Alevler sizde ise közü bizdedir, sizdeki yaranın özü bizdedir’ diyor. Biz de bugün Azerbaycanlı kardeşlerimize aynısını söylüyoruz, közü bizdedir. Hayatını kaybeden her Azerbaycan askeriyle bizim de bağrımızdan bir parça koptu. Zulüm ilelebet devam etmez, Karabağ bir gün yeniden mutlaka asli sahibine geri dönecek, Azerbaycan’ın olacaktır, buna inanıyorum. Neredeyse çeyrek yüzyıldır vatanlarından uzak yaşayan Karabağlı kardeşlerimiz bir gün mutlaka yurtlarına, evlerine döneceklerdir. Bir kez daha dost ve kardeş Azerbaycan’a olan desteğimizi ifade ediyor, kayıplarından dolayı kendilerine taziyelerimi iletiyorum."
"KIZILAY’I EL BİRLİĞİYLE DAHA İLERİYE TAŞIYACAĞIZ"
Yaşanan her hadise, her acı ve her mağduriyetin, dökülen her gözyaşının Türk Kızılayı’nın önemini çok daha farklı gösterdiğine işaret eden Erdoğan, "Yaralı askerlerimizin tedavisiyle başlayıp ’karagün dostu’ ünvanını hak eden, geniş bir hizmet ağına ulaşan Kızılay’ı el birliğiyle daha da ileriye taşıyacağız. Kızılay, afetten kan ihtiyacına, göç meselesinden uluslararası yardım operasyonlarına, eğitimden araştırma, geliştirmeye kadar her konuda kendi alanının marka kurumu haline dönüşmelidir. Bu çalışmaları yaparken bu kongreyle birlikte inşallah yeni seçilecek yönetimin 30 dönüm arazi üzerindeki yeni merkeziyle inanıyorum ki dünyaya çok daha farklı mesajları olacaktır ve yeni projelerle inşallah Kızılayımız çok ciddi bir sıçramayı da gerçekleştirecektir" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Kızılayı Olağan Genel Kurulu’nun Kızılay camiasına, Türk milletine ve dünya mağdurlarına hayırlı olmasını dileyerek sözlerini tamamladı.
SURİYELİ ÇOCUKLARDAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A EL EMEĞİYLE HAZIRLANAN TÜRK BAYRAĞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a günün anısına Türk Kızılayı’nın toplum merkezlerinde Suriyeli çocuk ve kadınlar tarafından el emeğiyle hazırlanan Türk Bayrağı hediye edildi.
(İHA)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen Kızılay Genel Kurulu’nda terörle mücadeleye ilişkin önemli mesajlar verdi. Erdoğan, Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan olayların ardından Türkiye’nin dost ve kardeş Azerbaycan’a olan desteğini ifade ederek, kayıplardan dolayı Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Azeri halkına taziyelerini iletti. Erdoğan, bölücü terör örgütünün bölge ve Türkiye üzerinde hesabı olan herkes için elverişli bir malzeme olmanın ötesinde hiçbir karşılığı, itibarı, anlamı olmayan "kullan at" türü bir araca dönüştüğünü söyledi. Türkiye’deki her vatandaş gibi Kürt vatandaşların da bu gerçeği gördüğünü belirten Erdoğan, "Buradan tüm güvenlik güçlerime sesleniyorum, terörle ve teröristlerle yürüttüğünüz mücadelede devletiniz de, milletiniz de sonuna kadar sizin yanınızdadır. Güvenlik güçlerimizi canları pahasına yürüttükleri bu mücadeleden dolayı eleştirmeye, tahkir etmeye, tehdit etmeye kalkanlar karşılarında önce şahsımı ve ardından milletimi bulurlar, bunu bilmeleri lazım" dedi.
Geçmişteki bir takım yanlışları, hataları ve eksikleri bugün yürütülen mücadeleye teşvil etmeye çalışanların art niyetli olduğunu söyleyen Erdoğan, bu kişileri terör örgütünün değirmenine su taşımakla suçladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ahlak, vicdan ve elbette hukuk sınırları içinde mücadele yürüten her bir güvenlik görevlisi benim öz kardeşim, öz evladım mesabesindedir, canımdan bir parçadır. Bunun böyle bilinmesi lazım. Bu çerçevede güvenlik güçlerimizin görevlerini gönül huzuruyla yürütebilmeleri için ihtiyaç duyulan düzenlemelerin de süratle hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu vesileyle operasyonlarda hayatlarını kaybeden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Operasyonlarda yaralanan güvenlik görevlilerimize Rabbim’den şifa niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı.
"KİMSE BU MİLLETE O PAÇAVRALARI BAYRAK DİYE DAYATAMAZ"
"Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" ilkesini yineleyen Erdoğan, "Kimse bu millete o paçavralarını bayrak diye dayatamaz. Bunu çok iyi bilmemiz lazım. İşte Avrupa’da bize dost görünmeye çalışanlar uluslararası toplantıyı yaptıkları yerin yanında terör örgütü olarak ilan ettikleri örgütün paçavrasını ve teröristlerin resimlerini, kurdurdukları çadırda sergiliyorlar. Ondan sonra da ’dostuz’ diyorlar. Nasıl dostuz? Eğer dostsak terör örgütü olarak ilan ettiğin bir örgütün paçavrasını orada sen nasıl dalgalandırırsın, nasıl onlara müsaade edersin, o teröristlerin resimlerini orada nasıl sergilersin? Bu nasıl dostluk?" diye konuştu.
"Bu vatanda kimse operasyon yapamaz" diyen Erdoğan, "Bizim tek devletimiz var, Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Başka bir devletimiz olamaz. Yok paralel devlet yapılanmasıymış, yok şu devletmiş yok bu devletmiş, asla ve kat’a. Böyle bir şeye yeltenenler karşılarında bizi bulacaklardır. Ve şu andaki mücadele paralel devlet yapılanmasıyla aynı istikamette devam ediyor diğerleriyle de aynı istikamette. Bu kutlu yolda mücadele yürüten tüm kahramanlarımıza muvaffakiyetler diliyor, Allah yüreklerine, bileklerine güç, kuvvet versin diyorum" dedi.
"SAYIN ALİYEV KARDEŞİMİZLE O MUANAKAMIZ ASLINDA DÜNYAYA BİR MESAJDI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Kızılay’da 37 vatandaşın hayatını kaybettiği bombalı saldırının ardından Azerbaycan’da gerçekleştirilecek Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) V. Toplantısı’na gidemediğini hatırlattı. Avrupa’daki saldırıların ardından başsağlığı için oralara koşan liderlerden hiçbirinin Türkiye’ye kadar gelme zahmetinde bulunmadığına dikkat çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Yaşanan elim olay üzerine Azerbaycan ziyaretimiz mümkün olmayınca kardeşim Cumhurbaşkanı Aliyev, ’Siz gelmeyin, ben Türkiye’ye geliyorum’ demiş ve kendisi Türkiye’ye gelmişti ve acımızı burada paylaştı. Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantımızı burada yaptık. Türkiye-Azerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantımızın ardından yaptığımız basın toplantısında Sayın Aliyev kardeşimizle o kardeşçe, oradaki bizim o muanakamız, o birbirimize sarılışımız dünyaya aslında önemli bir mesajdı. Kendisiyle Amerika’da Nükleer Güvenlik Zirvesi sırasında da görüşmemiz oldu, orada dertleşme fırsatı bulduk. Tabi henüz ülkeye dönmeden Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki olaylar patlak verdi. Kendisine başsağlığı diledik. Bu saldırıda da yine hayatlarını kaybeden Azerbaycan askerlerine Allah’tan rahmet, dostum Aliyev’e ve Azerbaycanlı kardeşlerimize başsağlığı diliyorum. Çünkü bugün de yine yoğun bir mücadele, yoğun bir savaş orada devam ediyor."
"ALEVLER SİZDE İSE KÖZÜ BİZDEDİR, SİZDEKİ YARANIN ÖZÜ BİZDEDİR"
"Türkiye, Karabağ meselesinde en başından beri Azerbaycan’ın yanındadır, yanında olmaya da devam edecektir. Karabağ’da yaşanan işgalin ve girişilen katliamların acısı Türk milleti olarak bizim de yüreğimizi yakıyor" ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Karabağ’ın işgal edildiği günlerde, 1992 yılında rahmetli Abdurrahim Karakoç ağabeyimiz bu konuda duygularını nasıl dile getirmiş biliyor musunuz? ’Kendimizden koptu, kendi bağrımız, zulüm girdabında yandı bağrımız, hedef tahtasına döndü bağrımız. Alevler sizde ise közü bizdedir, sizdeki yaranın özü bizdedir’ diyor. Biz de bugün Azerbaycanlı kardeşlerimize aynısını söylüyoruz, közü bizdedir. Hayatını kaybeden her Azerbaycan askeriyle bizim de bağrımızdan bir parça koptu. Zulüm ilelebet devam etmez, Karabağ bir gün yeniden mutlaka asli sahibine geri dönecek, Azerbaycan’ın olacaktır, buna inanıyorum. Neredeyse çeyrek yüzyıldır vatanlarından uzak yaşayan Karabağlı kardeşlerimiz bir gün mutlaka yurtlarına, evlerine döneceklerdir. Bir kez daha dost ve kardeş Azerbaycan’a olan desteğimizi ifade ediyor, kayıplarından dolayı kendilerine taziyelerimi iletiyorum."
"KIZILAY’I EL BİRLİĞİYLE DAHA İLERİYE TAŞIYACAĞIZ"
Yaşanan her hadise, her acı ve her mağduriyetin, dökülen her gözyaşının Türk Kızılayı’nın önemini çok daha farklı gösterdiğine işaret eden Erdoğan, "Yaralı askerlerimizin tedavisiyle başlayıp ’karagün dostu’ ünvanını hak eden, geniş bir hizmet ağına ulaşan Kızılay’ı el birliğiyle daha da ileriye taşıyacağız. Kızılay, afetten kan ihtiyacına, göç meselesinden uluslararası yardım operasyonlarına, eğitimden araştırma, geliştirmeye kadar her konuda kendi alanının marka kurumu haline dönüşmelidir. Bu çalışmaları yaparken bu kongreyle birlikte inşallah yeni seçilecek yönetimin 30 dönüm arazi üzerindeki yeni merkeziyle inanıyorum ki dünyaya çok daha farklı mesajları olacaktır ve yeni projelerle inşallah Kızılayımız çok ciddi bir sıçramayı da gerçekleştirecektir" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Kızılayı Olağan Genel Kurulu’nun Kızılay camiasına, Türk milletine ve dünya mağdurlarına hayırlı olmasını dileyerek sözlerini tamamladı.
SURİYELİ ÇOCUKLARDAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A EL EMEĞİYLE HAZIRLANAN TÜRK BAYRAĞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a günün anısına Türk Kızılayı’nın toplum merkezlerinde Suriyeli çocuk ve kadınlar tarafından el emeğiyle hazırlanan Türk Bayrağı hediye edildi.
(İHA)